Aralansın dünyanın kapıları
Sırtımızı bir dağ gibi duran kadın dayanışmasına yaslıyoruz. ‘Güvenliğimizi’ bahane edip kendi iktidarını düşünenlere karşı, ‘Savaş değil barış istiyoruz’ diyor, barış içinde yaşamayı savunuyoruz.

Gazetecilerin işini yapmasının engellenerek darbedildiği, haber yapmanın suç sayıldığı, sokağa çıkmanın yasaklandığı, sokağa çıkan yüzlerce kadının ağır bir şiddetle, kadın mücadelesi verenlerin evlerine baskın yapılarak gözaltına alındığı bir ayı geride bıraktık.

Koskoca bir yılı derdiyle, kederiyle, neşesiyle, mücadelesiyle geride bırakıyoruz. Her yılın sonunda gelen yeni yılın bizlere daha fazla nefes aldırmasını diliyor, umut bulmaya çalışıyoruz.

Tüm yıl ilk günlerinden itibaren direnişlerle, mücadeleyle geçti desek yalan da olmaz hani. Daha ilk günlerde onlarca hak mücadelesi, ek zam talebiyle memleketin dört bir yanında direnişler oldu, kazanımla sonuçlananlar büyük bir umudun dalgası oldu. Kış mevsiminin teni yakan, iliklere işleyen soğuğunu yırtıp sardı dört bir yanı direniş sesleri, kış günlerinden baharı muştuladı. Yıl boyu süren direnişlerin en önünde olmaktan geri durmadı kadınlar da. Onca engele, polis yığınına, şiddete rağmen sokağa çıkan kadınların güçlü sesi içimizi kuşattı, çehremizi değiştirdi.

En çok da İranlı kadınların mücadelesi oldu çehremizi değiştiren, içimizde kelebekler uçuşturan. Ellerimiz ellere kavuştu, buraya kadarmış dediğimiz anda dayanışmanın sırtımızı dikleştiren gücünü hissettik. Bir sıcak çay eşliğinde içimizde birikenleri dökerken “Beni anlayan birileri var” duygusu, azıcık da olsa hafifletti üzerimize basa basa bizi kambur eden yükümüzü.

Şimdi kış bastırıyor evet, şartlar daha da zor, hayat daha çekilmez hal alıyor geleni düşündükçe ama “Ne yapabiliriz, nasıl değiştiririz, nasıl bir araya gelebiliriz”i de daha çok tartışıyoruz şimdi. Daha çok soru sorup, daha yüksekten dile getirmeye çalışıyoruz içimizde biriken öfkeyi. “Ohh be, kendim için bir şey yaptım” demenin olanaklarını yaratmaya çalışıyoruz yine. Haklarımız ve hayatlarımızdan vazgeçmeyeceğimizi üzerine basa basa söylüyoruz. Patronu, kocası, çoluğu çocuğu, zammı, işi, gücü, çalışma baskısı, açlığı üzerimize yürürken yine durmuyoruz. Sırtımızı bir dağ gibi duran kadın dayanışmasına yaslıyoruz. “Güvenliğimizi” bahane edip kendi iktidarını düşünenlere karşı, “Savaş değil barış istiyoruz” diyor, barış içinde yaşamayı savunuyoruz.

***

Bu ay 2022 yılının son dergisi olması hasebiyle de anayazımızda 2022 yılında neler yaşadığımızı hatırlıyoruz yine yeniden. “Sadece ekonomik talepler için mi mücadele etmeliyiz, yoksa haklarımıza, yaşamımıza, var oluşumuza topyekûn saldırılırken başka türlü bir yan yana gelişi mi mümkün kılmalıyız?” sorusunu tartışıyoruz.

Yine bir mücadele örneğini taşıyoruz sayfalarımıza. Sendikal bürokrasiye ve sendikaların erkek egemen yapısına karşı çıkarak sendika şube başkanlığına aday olan Nagihan Özcan’ın direnç hikayesi biz istersek “olmaz” denenin nasıl değişeceğini gösteriyor.

Asgari ücretin belirleneceği bu ayda sorunlarımızı konuşurken, beklentilerimizi, insanca bir yaşam ve insana yaraşır bir ücreti talebimizi de yine dile getiriyoruz yazılarımız ve mektuplarımızla.

Şiddete karşı kadın dayanışmasını hikayelerini okuyor, “Bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek haktır” kampanyasının yansımalarını görüyor, kadınlar olarak sağlığımıza göstermemiz gereken önemi konuşuyoruz bu ay dergi sayfalarımızda.

Bunca dert tasa arasında yüzümüzü güldüren hikayelerle kahkahalar atıyoruz.

Yine birbirimize dayanıp güç aldığımız, sesi duyulmayanların sesi olup çoğaldığımız, günbatımı manzaralı, dost sohbetli, kocaman, kalabalık sofralı dünyanın kapılarını araladığımız bir yıl olsun.

Görsel: Canva

İlgili haberler
Bölüne bölüne çoğalmıyoruz, yalnızlaştırılıyoruz

Bakırköy Belediyesinde işçiler yağmur çamur demeden greve çıkmış, 100 gün boyunca direnmişti. Peki ş...

2023 kadınların yılı olmalı!

Bizi açlıkla terbiye edip şiddetle bastıran, yaşam halkımızdan çalıp, sermayeye aktaranlara karşı ke...

Sendikal bürokrasiye çomak sokan Nagihan’ın inadı

Federal Mogul fabrikasında işten çıkarılan, sendika genel kurul delegeliği için seçilen Nagihan şimd...