Avucundaki bozuk paralarla pazardan ne alabilirse!..
“Pazar nasıl?” demeye kalmadan, “Çok pahalı” cevabını veren genç kadın, avucunu açıp bozuk paraları göstererek, “Bu kadar. Bununla ne alabilirsem? Çalışmıyorum.”

Sincan ve Etimesgut ilçeleri sınırında kurulan cuma pazarındayız. Pazar oldukça hareketli ve kalabalık. Girişte, pandemi nedeniyle maske kontrolü yapan zabıtalar ve pazarcıların birbirine karışmış sesleri, gelenleri karşılıyor. Cuma pazarı, pandemi öncesi ve pandemi sürecinde yaşanan ekonomik koşullar nedeniyle işten atılanından tutun da tek gelirle geçinmek zorunda kalanına hatta hiçbir geliri olmayan göçmenine ya da ücretsiz izne çıkarılana kadar zor koşullarda yaşayanların bir fotoğrafı… 

YÜKSEK MARKET FİYATLARI, PAZARI CAZİP HALE GETİRDİ

Pazarın içine dalıp, pazara gelenlerle başlıyoruz sohbete. Genç bir kadın olan Emine, market fiyatlarının yüksekliğinden şikayetçi; “Pazar bütçemize göre ucuz değil ama marketlere göre daha uygun. Domates pazarda üç buçuk lira, markette sekiz lira. Marketler, salgını mı bahane etti fiyatları yükseltti yoksa gerçekten fiyatlar bu kadar arttı mı; anlayamadım. Pazara gelirken yüz liram vardı. Ama hepsini harcayamam. Yeşillik falan alacağım. Bugün pazara ilk defa geliyorum. Açıkçası, eşim de ben de işsiz kaldık. Marketlerde fiyatlar çok yüksek.”

‘AVUCUNDAKİ BOZUK PARALARLA NE ALINIRSA’

“Pazar nasıl?” demeye kalmadan, “Çok pahalı” cevabını veren genç kadın, avucunu açıp bozuk paraları göstererek, “Bu kadar. Bununla ne alabilirsem? Çalışmıyorum.”

Eşinin ücretsiz izine çıkarıldığını söyleyen genç kadın, “Eşim özel sektörde kamyon şoförü. Bu hastalıktan dolayı zor durumda kaldık. Hiçbir yerden maddi destek almıyoruz. Etraftan borç alarak günü birlik yaşıyoruz” diye anlatıyor.

Pazar alışverişi için elli lira ayırdığını söyleyen Birsen ise elindeki para neye yeterse o kadar alabileceğini söylüyor. “Pandemiden dolayı ekonomik zorluk çekiyor musunuz?” diye sorunca Birsen şöyle yanıtlıyor: “Evet. Çalışıyordum, işsiz kaldım. Eşim çalışmaya devam ediyor. Tek maaşa düştük. Buna alışmaya çalışıyoruz.”

‘FATURALARA DA MI VİRÜS VURMUŞ DA ZAM GELMİŞ?’

Birsen’le sohbet ederken yanımızdan geçen genç bir kadın sohbete dahil oluyor: “Her şey pahalı. Ucuz bir şey yok. Faturaları yükleyebildikleri kadar yüklüyorlar herkese. Korona elektriği, doğal gazı nasıl etkiliyor? Ben onu çözemedim. Onlara da mı virüs vurmuş da zam gelmiş?”

Ay sonunu getiremediklerini ise şu sözlerle ifade ediyor: “Maaşı alıyoruz, ev kirası, elektrik, su, faturalar, alışveriş bitti. Ben 45 gündür izindeydim. Devletten de yararlanamadım. Dört yüz küsur gün çalışmam gerekiyormuş. Sadece bin iki yüz lira maaş aldım. Kendi isteğimle izne çıkmadım, işyeri izne çıkardı. Gerçekten zor durumdayız.”

Ayşe ise “Her hafta fiyatlar değişiyor. Faturalar her zamankinden daha yüksek. İlk faturalar geldiğinde herhalde iki aylık diye düşündük. İkinci faturalar da yine yüksek geldi” diyerek görüşünü paylaşıyor.

‘HAYAT TÜRKİYELİYE DE ZOR MÜLTECİYE DE’

Kalabalık bir grup halinde pazara gelen kadınlara rastlıyoruz. İçlerinden biri, “Geçen hafta daha pahalıydı. Biz yabancıyız. Irak’tan geldik, Türkmeniz. Nasıl geçiniyoruz bilmiyorum. Hayat zor, herkese zor. Türkiyeliye de zor, yabancıya da zor.”

‘MASKELER BEDAVA OLMALI’

Eşi ile pazara çıkan genç bir kadın, maske fiyatlarının yüksekliğinden yakınıyor: “Pazar eskisine bakarak daha pahalı. Hastalıktan galiba. 50 lira ayırdım, başka da ayıramadım. Faturalar da çok yüksek geldi. Normalden yirmi lira, otuz lira fazla. Maskelerin kutusunu elli liradan satıyorlar, daha ucuz hatta bedava olmalı. Bir ailede beş kişi olsa hesaplayın. Bizim için çok para.”

İŞTEN ÇIKARILINCA KARDEŞİNİN YANINA YERLEŞTİ

Tekstil işçisi olduğunu belirten Sakine, pandemi öncesi ekonomik kriz nedeniyle işten çıkarılmış. “Çalışmayınca hayat zor. Tekstilde çalışıyordum. Pandemiden önce kriz döneminde işten çıkarıldım. Şimdi de iş yok. Eşim vefat etti, çalışmak zorundayım” diyor.

Evli kardeşi ile birlikte yaşamaya başladığını belirten Sakine şöyle anlatıyor: “Şu anda kardeşim sayesinde geçiniyorum. Kardeşimin yanına taşındım. Dayanışma. Yoksa dileneceğim. Pandemi geçsin iş bulurum. Tekstil sektörü adamlar iki-üç ay çalıştırıyor, bir bakıyorsun ertesi gün işten çıkarılmışsın. Tekstil böyle. Emeğin de karşılığını bulmuyor.”

Sakine ile birlikte pazara gelen yengesi devam ediyor sohbete: “Ben çalışıyorum. Eşim de işten çıkarıldı pandemi dolayısıyla. İstanbul’daydı, Ankara’ya geldi. Geçici günlük işlerde çalışıyor. Mesleği mobilyacı. Çalışmıyor gibi. Eve düzenli bir maaş giriyor. Sakine de bizimle birlikte. Allah yardımcımız olsun, hep beraber. Ne diyelim.”

İlgili haberler
‘Endişeli olsak da çalışmak zorundayız’

Ankara Yenimahalle’de bir hukuk bürosunda çalışan Sibel ve uzun zamandır işsiz olan Sevda pandemi sü...

‘Endişelerinizde yalnız değilsiniz, birlikte aşabi...

‘Virüsten önlemle korunabiliriz ama hayat şartlarımıza etkisinden nasıl korunacağız!’

‘Çileği alabilelim de kurdu içinde kalsın’

Bir market servisinden notlar: ‘İki poşetten fazlasıyla çıkabilene bir dönüp bakıyoruz. Çileği bulsa...