Bir evin temelleri gibi çarpık bir sistemin kanayan sancılarını günbegün yaşıyoruz. Okullara temel ihtiyaçları gidermek için bile yeterli bütçe ayrılmıyorken mevcut sistemin getirdiği sorunlarla uğraşıyoruz. Bunlardan biri de sınıf anneleri...

Sınıf annesi nedir? Hangi eksiğin karşımıza koyduğu bir çözüm? Bütçe eksiğinin tabii ki. Ben bu yazıda hastalığı değil sözde ilacının yan etkisini anlatmak istiyorum. Sınıf annesi neredeyse öğretmen yardımcısı statüsünde. Pedagojik eğitim almamış birinin çocuğumun sınıfında ne işi var? Bu benim en rahatsız olduğum nokta. Çocukla iletişimi okul içinde öğretmeni yapar o değilse de onun yeterlilik seviyesinde olan yardımcı bir öğretmeni yapar. Benim çocuğum neden başka bir anne ile geziye gider ki? Nasıl o kişi çocuğumdan sorumlu olur? Kısacası sınıf annesinin elle tutulur, sağlıklı bir tarafı yok. Bir sınıfta alanında eğitim almamış bir velinin sınıf içi temasa bu kadar yakın durması sistemin en sorunlu yanlarından biri.

Bazı okullar inisiyatif kullanıp her ne kadar bu uygulamayı kısıtlamaya çalışsa da devletin ödeneksizliği karşısında direnemiyor yine aksak düzenin bir parçası oluyor.

Çocukların sağlıklı, adil, eğitim haklarını önce sistemin dayattıklarını kabul etmeyerek aramalı ve bulmalıyız. Çözüm sınıf annesi olamaz, olmamalı… Yama yaparak eğitimi dinamik tutmak çok zor. Buna veliler ve öğretmenler olarak ses getirmeli, taleplerde bulunmalıyız. Olacaksa da sınıf anneleri, bunları talep etmek, ses getirmek için olmalı. İşi sınıfta müdahale ya da para saymak değil, ona gerek kalmayacak koşulları sağlamak için birleşmek olmalı.

Sınıf anneleri yalancı öğretmen rüyasından uyanıp gerçek hayata, gerçek çözüme, gerçek taleplere dönmeli yüzünü. Hiçbir şey yapmasanız da ihtiyaç listelerinizi toplu bir şekilde paylaşıp kamuoyu oluşturabilirsiniz. Bu sistemin yan etkisi olmayı reddedin.

Fotoğraf: Freepik