Ekmek ve Gül dergisi Ekim 2025 sayısı

10 Ekim'de yitirdiğimiz Mesut Mak’ın eşi Evrim Mak’tan mektubumuz var: ‘Biliyorduk ki adalet arayışımız yalnızca bizim değil, gelecek nesillerin de davasıdır.’

‘Dünyanın gözünün Filistin’e çevrilmesi; Fransa, İspanya ve İtalya’da Filistin mücadelesinin sesinin yükselmesi kadınların mücadelesiyle çok ilgili, çok iç içedir.’

Konuştuğumuz her veli, beslenmenin ve güvenliğin en önemli meseleler olduğunun altını tekrar tekrar çiziyor. Devlet bu taleplere sırt çevirse de veliler, ‘Bizim pes etmememiz lazım’ diyor.

Konuştuğumuz veliler okulda kantin desteği veriliyor olmasına rağmen çocuğun beslenmesine yetişemediğini, özellikle sağlıklı bir beslenme imkanı sunamadığını ifade ediyor.

Ankara’da Başak Gürkan’ın katledilmesinin ardından Gürkan’ın yaşadığı mahalledeki kadınlarla konuştuk.

Kadınların öfkesi, 'yaşamak isteme' talebinden büyüyor. Konuştuğumuz her kadın, iktidarın değişmesi ve bu düzenin kadınlara biçtiği rolleri yıkmak gerektiğini dile getiriyor.

Zorbalara her şey müstahak… Tiranlara ölüm! Şiddeti benimseyen toplumlarda sessiz kalmak da suçtur. Sic semper tyrannis!

‘Kadın toplulukları iktidarın ve iktidarın sözcüsü rektörlerin ilk elden hedefi haline geliyor; çünkü onlar, kadınların örgütlü gücünü ve direniş potansiyelini büyüten alanlar.’

Üniversiteli kadınları önümüzdeki dönem neler beklediği, kadınların örgütlülüklerini artırmanın yollarını farklı üniversitelerin kadın toplulukları ile konuştuk.

Gülsuyu ve Gülensu Mahallelerinde yaşayan kadınlar, en yakıcı taleplerinden biri olan çocukların güvenli ve nitelikli bir biçimde okula ulaşabilmesi için kolları sıvadı!

‘Dünyanın neresinde olursa olsun bir kadının mücadelesi hepimizin mücadelesi.’

‘Devlet okulunda okuyan halkın çocuğunun temizliğini ya veli yapıyor ya öğretmen. Bu durumda ne sağlıklı eğitim olur, ne de sorunsuz bir gün.’

‘Sömürüyü normal gibi gösteren bu düzen değişmedikçe; öğretmen, emeğinin karşılığını alamayan, sesi kısılmış bir figür olmaya mahkum edilecektir.’

'Öğrenciler yarı aç yarı tok, birçok materyali eksik şekilde eğitim hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlar.'

‘Eğitim hakkının bu kadar paralı hale getirildiği bir ortamda hem kendi çocuğum hem öğrencilerim için çok kaygılıyım.’

Bu hikayeler çamaşıra, tütüne, tarlaya giden hayatını 10 paraya ortaya koyan, çocuklarını güvencesiz bir halde bırakan kadınların hikayeleridir.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN






















