Yüzde 8’lik ücret artışına karşı eylem yapan ve işten atılan Esenyurt Migros depo işçisi kadınlar, çalışma koşullarını, taleplerini ve örgütlü mücadele etmenin hissettirdiklerini anlattı.

Batıkentli Kadınlar, Ergazi Mahallesi’nde bulunan Migros market önünde açıklama yaparak herkesi Migros Depo işçilerinin direnişine destek vermeye, Migros’u boykot etmeye çağırdı.

Esenyurt Kadın Platformu, katledilen kadınlar için sokağa çıkarak haykırdı: Katledilen bütün kadınlar için isyandayız!

Esenyurt’tan ev emekçisi bir kadın pandemi sürecinde yaşadıklarını anlatıyor: ‘Pandemiden önce bir sürü günlük temizlik işi olurdu ama son bir yıldır toplasanız 10 kez anca gidebildim işe.’

Esenyurt’tan Aycan yazdı: ‘Kadına değer vermeyen, kadının çalışmayıp evde oturup çocuğa bakmasını isteyen, haklarımızı her geçen gün tırpanlayan bir destekçi buluyor patronlar kendilerine…’

Aylarca zorla mesaiye bırakıldılar, çocuklarının yüzünü bile göremediler. Uğradıkları taciz önemsenmedi. Esenyurt’tan depo işçisi kadınlar anlatıyor.

Bu düzen ellerimizle değişecek. Ve bu ülkenin kanayan yarası Pınar Gültekinler, Emine Bulutlar, Özgecanlar daha nice kadının anıları, kadınların mücadelesinde yaşayacak...

Esenyurt İstiklal Mahallesi semt pazarında kadınlara pazar fiyatlarını sorduk. Aldıklarını gösteren kadınlar serzenişte: 'Alıyoruz ama poşetlerin yarısı zaten boş.'

Artan fiyatlara tepki gösteren kadınlar, soluğu Esenyurt’ta Kadın Meclisinin açtığı çerçi pazarında aldı.

‘Koronavirüs sürecinde bence en acil ihtiyaç şu an için, güvenilir hastane ortamı ve psikolojik destek. Halk olarak topluca ruh ve beden sağlığına ihtiyacımız var, AVM’ye değil.’

‘Hepimizi açlık ve ölüm arasında bırakıyorlar. İnsanlar açlıktan korktuğu kadar ölümden korkmuyor. Ben de öyle, işsiz kalmaktansa ölüm riskini göze alıp gidiyorum işe, çünkü ihtiyacım var.’

Esenyurt Belma Barut İlköğretim Okulu’nda yaşanan istismar olayı 3 gündür sonuçsuz kalınca, veliler okul önünde basın açıklaması yaparak, okul idaresini istifaya çağırdı.

Ekonomik yoksunlukların tetiklediği uyuz vakası; aylarca atlatmak için uğraştığımız domuz gribi, doğum kontrol hizmeti, depresyon... 2020 yılında Esenyurt’tan 19. yüzyıl manzaraları…

Esenyurt’ta emekçi kadınlar kahvaltıda bir araya gelerek 25 Kasım öncesi şiddeti konuştu.

İşten tazminatsız çıkarıldığı için eylem yapan ve patron tarafından saldırıya uğrayan Meya Kara, ‘İşverenler; işçilerin, kadınların haklarının kısıtlı olduğunu biliyor, gücü buradan alıyor’ dedi.

Cihan Tekstil'de çalışırken tazminatsız işten atılan Meya Kara işyeri önünde basın açıklaması yaparken patron Şükrü Üner'in saldırısına uğrayıp taşla başından yaralandı.

‘Kadının işi eve yorgun gelen kocasına bakmak, ona hizmet etmek olarak görülüyor. Eşitsizlik sadece burada da değil sokakta, işte, eğitimde sosyal alanların hepsinde baş gösteriyor.’

Geçim derdinden, fazla mesailerden, yoğun çalışma koşullardan çok bunaldığını anlatıyor kadın işçiler. Bunların üstüne bir de tatil yapamamak ve yıllık izinleri kullanamama sıkıntısı ekleniyor.

Düşündüm, aynı acıları metrobüsteki bu çocuk da yaşamıştı. O çocuğun bir anlık kendisini aynada bir star, şarkıcı veya ünlü biri olarak görme hayali bu acıların üstünü örtebilmiş miydi?

Kadınlar cebindeki 20 lirayı kameramıza gösterip “bununla ne alacağım” diye isyan ediyor. Bu yoksulluğun sorumlusunu da iktidar olarak görüyorlar.