GÜNÜN BİLANÇOSU: İstismardan ceza alan serbest, öldürmeye çalıştığı kadın ‘ölmediği için’ ceza düşürüldü
Esra Oymak’ın boğazını kesen Mikail Oymak, ağırlaştırılmış müebbet aldı, kadın ölmediği için cezası düşürülen sanık bir de iyi halden yararlandı. İstismardan ceza alan bir sanık ise tutuklanmadı.

Türk Ceza Yasası ve Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda kimi değişiklikler yapılmasını öngören ve AKP tarafından geçen hafta Meclise sunulan teklife dair tartışmalar sürerken Manisa’da eşini çocuklarının gözü önünde boğazını keserek öldüren ve müebbetle yargılanan Mikail Oymak iyi hal indirimi aldı.

Yalova’da ise çocuğa cinsel istismar suçundan yargılanan ve 10 yıl ceza alan B.P de ‘kaçma şüphesi olmaması’ gerekçesiyle tutuklanmadı.

EŞİNİN BOĞAZINI FALÇATAYLA KESEN EŞE ‘İYİ HAL’ İNDİRİMİ

Manisa’da 3 çocuk annesi Esra Oymak, geçen yıl 20 Kasım’da gündelik işlerde çalışan eşi Mikail Oymak’a boşanmak istediğini söyledi. Mikail Oymak, çocuklarının gözü önünde eşinin boğazını kesti. Boğazında 15 santimetrelik kesik oluşan Esra Oymak, anne ve babasının pencereden dışarı çıkartmasıyla ölümden kurtuldu. Oymak’ın boğazına 15 dikiş atıldı. Gözaltına alınan Mikail Oymak ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Soruşturmanın tamamlanmasının ardından Mikail Oymak hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan Manisa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Son 3 duruşmasına gizlilik kararı verilen davanın, geçen 17 Mart’ta görülen 8’inci duruşmasında karar çıktı. Mahkeme heyeti, Oymak’a önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Daha sonra suçun teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle cezayı 16 yıl hapse çevirdi. Ardından da duruşmalardaki iyi halini dikkate alıp, Oymak’a 13 yıl 4 ay hapis cezası verdi.

Takdiri indiriminde yapılacak düzenleme sorunları çözer mi? Emekli Hakim Murat Aydın yanıtlıyor…


13 YAŞINDAKİ KIZA CİNSEL İSTİSMARDAN 10 YIL HAPİS CEZASI ALDI, TUTUKLANMADI

Yalova’da ise 2019 yılında Ortaokul Öğrencisi B.N.G., B.P. tarafından cinsel istismara uğradı. B.N.G’nin annesi K.Ş’nin suç duyurusunun ardından B.P hakkında kasım 2020’de Yalova 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Olay tarihinde 18 yaşından küçük olduğu için tutuksuz yargılanan B.P, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, o tarihte 13 yaşında olan kız çocuğuna 2 kez cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan B.P’nin ‘yaşı küçük mağdura karşı zincirleme şekilde cinsel istismar’ suçundan cezalandırılmasını istedi. Savcının mütalaasını dikkate alan mahkeme heyeti, tutuksuz yargılanan B.P’ye, ‘birden fazla cinsel istismar’ suçundan 20 yıl hapis cezası verdi. Şüphelinin suçun işlendiği tarihte 18 yaşından küçük olması ve sabıkasız olması dikkate alınarak verilen ceza 10 yıla düşürüldü. Sanık avukatının itirazı üzerine karar istinaf mahkemesine gönderildi. Mağdur avukatının B.P’nin tutuklanması yönündeki talebi ise ‘kaçma şüphesi olmadığı’ gerekçesi ile mahkemece reddedildi.

TUTUKSUZLUĞA İTİRAZ

Karar Bursa Bölge İdare Mahkemesine giderken, mağdur avukatı sanığın tutuklanmaması yönündeki karara itirazda bulunacaklarını söyledi. Avukat Ilgın Dereli, müvekkilinin şüpheli tarafından tehdit almaya devam ettiğini, evinin etrafında motosikletler ve köpeklerle gezildiğini söylerken mağdur genç kız da sanığın tutuklanmamasından dolayı tedirgin olduğunu belirterek şunları söyledi: “Ben rahatça dışarı çıkamıyorum. Benim ailem rahatça dışarı çıkamıyor. Ailemden 1 sene sakladım tehditlerden dolayı. Dışarıya çıkamıyorum, çünkü evimizin etrafında arkadaşlarıyla birlikte motosikletlerle geziyor. Geceleri gördüklerinde laf atıyorlar. Üstümüze yürüyorlar, hakaret ediyorlar. Başıma bir şey gelmesinden korkuyorum.”

‘KIZIM BİR ÖZGECAN, BİR MÜNEVVER OLACAKTI’

Kızının can güvenliğinden endişe ettiğini söyleyen anne K.Ş. ise şöyle konuştu: “Ben hiçbir zaman kızımın elini bırakmadım. Adalet yerini bulsun. Çocuk 10 yıl ceza aldı ama maalesef şu an hâlâ dışarıda. Cezaevine girmesini istiyorum. Ben yandım, başka aileler yanmasın. Bu tarz şeyler yaşayan birçok kız vardır. Aileler, kızlarının elini tutsunlar, bırakmasınlar. Benim kızımın okul hayatı bitti. Korkusundan dolayı okula gidemiyor. Çünkü bu şahıslar da aynı okulda. Kızıma her türlü iftirayı atıyorlar. Okul çevresinde kızımın adını çıkardılar. Ben de psikolojisi bozulmasın, diye kızımı okuldan almak zorunda kaldım. Kaydını dondurdum. Kızımın en büyük destekçisi ben oldum. Kızım eğer olayları bana anlatmasaydı, kızıma destek olmasaydım, belki de kızım da bir Özgecan olacaktı, bir Münevver olacaktı.”

Haber: DHA

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Emekli hakim Aydın: Şiddete karşı ‘reform’ paketi...

Ceza artırımları şiddetle mücadeleye katkı sunar mı? Israrlı takip suçunun TCK’da yer alması etkili...

AKP’nin ‘şiddet’ atağında bugün: 2022 Yılı Faaliye...

Görünen o ki iktidar, şiddetin kaynağına dokunmadan göstermelik adımlarla kadınların gözünü boyamaya...

Kadına yönelik şiddete dair düzenleme ağızlara bir...

AKP’li milletvekillerinin TBMM Başkanlığına sundukları Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişikli...