Hekimler Rümeysa için sokakta: Daha kaç hekimin ölmesi gerekiyor?
36 saatlik nöbetin ardından trafik kazası geçiren Dr. Rümeysa Berin Şen için meslektaşları ayakta. Türkiye'nin pek çok yerinde eylem yapan hekimler, "üzgünüz, öfkeliyiz" dedi.

Nöbet sonrası trafik kazasında hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Berin Şen için Türkiye'nin birçok yerinde eylemler yapıldı. Yapılan açıklamalarda Asistan hekimlerin yaşadığı sorunlara dikkat çekilirken talepler sıralandı.

ANKARA ŞEHİR HASTANESİ ASİSTAN HEKİMLERİ İŞ BIRAKTI

Ankara Şehir Hastanesinde Rümeysa’nın meslektaşları bir anma gerçekleştirdikten sonra alkışlı protestolarla Sağlık Bakanlığına yürüdü.

Anmada konuşan Ankara Tabip Odası Başkanı Ali Karakoç, “Acımız çok büyük ama bir yandan çok öfkeliyiz. Hiçbir sağlık çalışanının, genç asistan hekim arkadaşlarımızın çalışma ortamı güvenli değil. Çalışma koşulları çok kötü. Yıllardır bunu dile getiriyoruz. Arkadaşlarımız haftada en az 32 saate kadar nöbet tutuyorlar. Hafta sonu 24 saat nöbet tutuyorlar. Polikliniğe girip en az 100 tane hasta bakıyorlar. Artık bütün enerjisi bitmiş, tükenmiş bir hekimin 110. hastası olmak ister misiniz” diye sordu.

Anma’nın ardından hekimler alkışlı protesto ile Sağlık Bakanlığını'na yürüdü. Yürüyüşün ardından iş bırakan asistan hekimler Kadın Doğum Hastanesi önünde oturma eylemine başladı.


İSTANBUL’DAN HEKİMLER SESLENDİ: ÇIĞLIĞA DÖNÜŞEN SORUNLARIMIZ DUYULSUN!

Nöbet sonrası trafik kazasında hayatını kaybeden Dr. Rümeysa Berin Şen için İstanbul Tıp Fakültesi önünde yapılan eylem saygı duruşu ile başladı. Eylemde TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı "Bu çalışma koşulları ile daha fazla böyle sürdüremeyeceğimizi söylüyorduk. 36 saat aralıksız çalıştıktan sonra hastaneden çıkan ve sonra iş cinayeti ile karşı karşıya kalan Dr. Rümeysa Berin Şen ile bunu bir kez daha gördük. 2 hafta önce bu hastanede genç meslektaşlarımız şiddete maruz kaldılar. Meslektaşlarımız tükeniyor, intihara sürükleniyor, ülkeyi terk ediyor ya da istifa ediyor. Sağlığa zararlı bu ortamda bizi çalıştıranlara karşı birlikte olmak zorundayız” dedi.

Ardından İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Rukiye Eker Ömeroğlu söz aldı: " Sağlıkta dönüşüm ölüm getiriyor. Yakın zamanda muayene süresini 5 dakikaya indirdiler. 5 dakikada bir hastanın muayenesi mümkün olmuyor ve hastanın problemleri de çözülmüyor. Çözülmediği için hasta tekrar tekrar hastaneye geliyor. Samatya Eğitim ve Araştırma Hastanesine bir yılda 252 kere gelen hasta var çünkü derdi çözülmüyor. Yanlış ilaçlar, yanlış teşhisler hastayı ölüme götürüyor. Günde 100-150 hasta bakan hekim tükeniyor, ya istifa ediyor ya da Rümeysa Berin gibi uzun çalışmadan sonra ölüme gidiyor. Bu çocuklar geleceğimizdir, onların bu şekilde tükenmesine izin vermeyeceğiz".

Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde Asistan Hekim olarak çalışan Tahsin Çınar ise yaşadıklarını anlattı.

"Büyük hayaller ile başladığımız uzmanlık eğitimi; çalışma koşulları ve maruz kalınan mobbing ile hayal kırıklığına dönüşüyor. Aralıksız 36 saate varan çalışma süreleri, ücretli nöbet ertesi izin hakkının yok sayılması, görev tanımının dışındaki angarya işlerle uğraşmanın" sorunlarının bir kısmı olduğuna dikkat çeken Çınar taleplerini sıraladı:

• Çığlığa dönüşen sorunlarımızın duyulmasını,
• Nöbet sayılarının insani sınırlara çekilmesini,
• Koşulsuz nöbet ertesi izin verilmesini,
• Eğitim sürecimizin performans sistemine kurban edilmemesini,
• Sağlıkta mobbingin son bulmasını, bu konuda bütün meslektaşlarımızın üzerine düşen görevi yerine getirmesini,
• Mobbinge karşı şikâyet, denetleme ve cezalandırma mekanizmalarının uygulamaya sokulmasını,
• Tıp eğitimini yaralayan üniversite özerkliğine müdahale ve sözleşme

Hazırlanan ortak açıklamayı İstanbul Tabip Odası Asistan Hekimler Kolundan İlyas Kavak okudu.
"Yıllardır çalışma şartları bizi öldürüyor diyorduk ama hiçbir düzenleme yapılmadı" diyen Kavak, "Melike Erdem, Ece Ceyd Güdemek, Emre Bakırlı, Mustafa Yalçın ve maalesef Rümeysa Berin Şen ve adını bile duymadıklarımız hayatlarının baharında mesleklerine hevesle başladıkları zamanlarda birer birer yaşamlarını yitirdiler" ifadelerini kullandı.

"Asistan hekimlerin çalışma şartlarının düzeltilmesi için daha kaç meslektaşımızın ölmesi gerekiyor" diye soran Kavak son olarak şöyle seslendi: "Biz asistan hekimler nöbet ertesi dinlenmeden mesaiye devam ettiğimiz gibi bir de gün aşırı nöbetler tutuyor, neredeyse ayın yarısında evimize gidemiyoruz. Maksimum ne kadar çalışacağımız hiç konuşulmazken maksimum ne kadar ücret ödeneceği ise her yerde karşımıza çıkıyor. Bu çok net ki ucuz iş gücü olarak görülüyoruz. Performans sistemi nedeniyle ücret kesintisi yapılacağı zaman akla ilk gelenler hastanenin iş yükünü sırtlayan asistan hekimler oluyor. Hekimlik yaparken dayatılan insanlık dışı çalışma saatleri nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok!"

‘KAZA DEĞİL CİNAYET’

Dr. Rümeysa Berin Şen için Türk Tabipler Birliği Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu, Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde açıklama yaptı.

Açıklamayı okuyan Asistan Dr. Berkay Ünlü nöbet sistemine değinerek “Rümeysa Şen’in gün aşırı tuttuğu yorucu nöbetlerin ardından geçirdiği kaza görüntüleri bunun bize bir kaza değil çalışma koşullarının sebep olduğu bir cinayet olduğunu gösterdi. Yıllardır çalışma şartlarımız bizi öldürüyor dedik, ancak hiçbir düzenleme yapılmadı” dedi.


İZMİRLİ HEKİMLER: KÖLE DEĞİL ASİSTAN HEKİMİZ

İzmir Katıp Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi sağlık emekçileri de hastane önlerinde açıklama yaptı.

Açıklamayı DEÜ Asistan Hekim İnisiyatifinden Dr. Ali Rıza Karabulut okudu: “Bir asistan hekimin mesai süresi ayda 360 saati buluyor. Çoğu branşta 36 saate varan sürelerde çalışıyoruz. Hekimler uykusuz, yorgun geçen gecenin ardından polikliniklerde 100’e yakın hasta muayene ediyor, gözleri uykudan kapanmak üzereyken ameliyata giriyor. Biz asistan hekimler artık yeter diyoruz. İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını, adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz. Köle değil asistan hekimiz. Yorgun hekim, uykusuz hekim, tükenmiş hekim sağlığa zararlıdır.”

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi Çalışanları ise yemekhanede 1 dakikalık saygı duruşuyla yaşamını yitiren Dr. Rümeysa Berin Şen’i andı. Siyah kokart takan sağlık emekçileri adına SES İzmir Şube Yönetim Kurulu Üyesi Hülya Ulaşoğlu konuştu.

“12 saat üzeri çalışma yasaklansın ve asistanlar nöbet izni kullansın” çağrısında bulunan Ulaşoğlu, işyerindeki çalışan sağlığı kurulları ve kalite sisteminin hep kağıt üzerinde olduğu, hastanelerdeki insanlık dışı çalışmaya dikkat çekti.


ADANALI HEKİMLER: NÖBET SONRASI ÜCRET KESİNTİSİ OLMADAN İZİN İSTİYORUZ!

Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik önünde de bir açıklama gerçekleşti. Eylemde konuşan Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Selahattin Menteş: “Ne zaman bu düzene dur demek için sorumluluk almaya başlayacaksınız? İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz! Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz” diye konuştu.

MERSİNLİ HEKİMLER: BİR ARKADAŞIMIZI DAHA KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK!

Mersin’de Türk Tabipler Birliği Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu’nun düzenlediği açıklamaya Sağlık Emekçiler Sendikası (SES) ve diğer sağlık çalışanları da destek verdi.

Mersin Tabip Odası adına basın metnini okuyan Mehmet Antmen, “Bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok, çalışma şartlarımız bizi öldürüyor” dedi.

Antmen, tahammüllerinin kalmadığını söyleyip asistan hekimlerin taleplerini şu şekilde sıraladı:

• Uzmanlık eğitimi almak için geldiğimiz kliniklerde asıl görevimizin öğrenmek olduğunu hatırlatıyor, nitelikli eğitim istiyoruz.
• İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz.
• Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz.

Fotoğraflar Evrensel

İlgili haberler
Asistan hekimler iş yükünün yanında tacizle de müc...

36 saatlik nöbetler, hasta yoğunluğu, dosya işleri, eğitim çabasına ek kadın oldukları için yok sayı...

Pandemide kadın asistan hekim olmak

Pandemide en zor koşullarda çalışan kadın asistan hekimlerin 8 Mart talepleri: Branş seçiminde ve ça...

Aile Hekimliği çalışanları iş bıraktı: "Ceza sözle...

Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanı sağlık emekçileri temmuzda yürürlüğe giren Aile Heki...