Kadın mahpusların sağlık hakkı ihlal ediliyor: Kelepçeli muayene dayatması, iptal edilen randevular
Av. Sipan Cizreli kadın mahpusların sağlık hakkına erişiminin sistematik biçimde engellendiğini belirterek Sincan Kadın Hapishanesinde yaşanan hak ihlallerini anlattı.

Kadın mahpuslar, hapishane duvarlarının ardında yalnızca özgürlüklerinden değil, en temel haklarından biri olan sağlığa erişim hakkından da mahrum bırakılıyor. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şubesi Kadın ve Hapishane Komisyonu Üyesi Av. Sipan Cizreli kadın mahpusların sağlık hakkına erişiminin sistematik biçimde engellendiğini belirterek Sincan Kadın Hapishanesinde yaşanan hak ihlallerini anlattı.

Cizreli, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün 1 Ekim 2025 tarihli verilerine göre Türkiye hapishanelerinde 19 bin 290 kadın mahpus bulunduğunu hatırlatarak, “Hapishane sistemlerinde kadınların cinsiyete bağlı ihtiyaçları tamamen yok sayılmakta, toplum içerisinde maruz kaldıkları ayrımcılık hapsedilmeleri ile daha da yoğun bir şekilde devam etmektedir” dedi.

Mevzuat ve uygulamaların kadın mahpusların ihtiyaçlarının hesaba katılmadan oluşturulduğunu vurgulayan Cizreli, “Biçimsel kadın-erkek eşitliğinin ötesine geçebilen, kadınlara yönelik dolaylı ya da doğrudan ayrımcılığı önleyici düzenlemelerden bahsetmek mümkün değil. Bu durum, kadın mahpusların uğradığı ayrımcılık, baskı ve hak ihlallerinin gün geçtikçe artmasına sebep oluyor” diye konuştu.

Cizreli, hapishane koşullarının sürekli hastalık üretmekte olduğunu belirterek “Hapishanelerin fiziki yapısı, infaz koşullarının olumsuzlukları, özellikle pandemi bahanesiyle derinleşen tecrit uygulamasının fiziki ve psikolojik etkileri beslenme, hijyen, sağlığa ulaşım hakkı gibi en temel haklardan ve insani yaşam standartlarından yoksun bırakılan kadın mahpuslar daha çok etkileniyor. Bu durum ciddi sağlık sorunları yaşamalarına neden oluyor” dedi.

‘Cinsiyete özgü sağlık ihtiyaçları yok sayılıyor’

Sincan Kadın Hapishanesinde hak ihlallerine uğrayan mahpusların kendileri, vekilleri veya aileleri tarafından ÖHD Ankara Şubesi Hapishane Komisyonu’na yapılan başvurular neticesinde mahpuslar ile görüşmeler gerçekleştirildiğini belirten Cizreli “Tüm hapishanelerde olduğu gibi Sincan Kadın Hapishanesinde de özellikle son dönemde yoğun bir şekilde mahpusların sağlık hakkının ihlal edildiğini tespit ettik. Kadın mahpuslar, başta cinsiyete özgü sağlık ihtiyaçları olmak üzere, kapsamlı bir sağlık hizmetine erişimde büyük güçlüklerle karşılaşıyorlar” diye konuştu.

Cizreli, mahpusların uzman doktor ve tam teşekküllü sağlık hizmetlerine ulaşabilmek için dış hastanelere sevk edilerek teşhis ve tedavi aldığını hatırlatarak, “Ancak hastane sevklerinin yapılmaması, geç yapılması, sevkler sırasında yaşanan kötü muameleler ve ayrımcı tutumlar nedeniyle mahpuslar dış hastanelerden etkin bir şekilde faydalanamıyor” dedi.

Revire çıktıktan sonra tam teşekküllü bir hastanede tedavi edilmesi gereken hastaların randevularının idare tarafından alındığını söyleyen Cizreli, “Mahpusların randevu tarihlerinden önce ‘Dış güvenlikten sorumlu jandarma personeli yetersizliği’ gerekçesiyle randevuları iptal ediliyor. Hastaların hastanelere sevki yapılmıyor. Hastane sevk ve randevularının iptal edilmesi neticesinde sıfırdan bir sevk süreci başlıyor ve kadın mahpuslar, MR, tomografi, mamografi, endoskopi ve kolonoskopi gibi işlemler için en az 8 ay ila 1 yıl süreyle beklemek zorunda kalıyor” diye konuştu.

‘Sonuçlarını öğrenemeden tahliye oldu’

Farklı tarihlerde Sincan Kadın Kapalı Hapishanesi'nde mahpuslarla yaptığı görüşmeleri aktaran Cizreli “Sincan Kadın Hapishanesinde 1 Şubat 2025 tarihinde tahliye olan Rozerin Kurt’un Aralık 2024 tarihinde kampüs hastanesinde çektirdiği ultrason sonucu memesinde büyük bir kitlenin olduğu ve kanser riski taşıdığı tespit edilmesiyle dış hastaneye sevki yapıldı. Ancak 4 kere randevusunun iptal edilmesi sonucu 13 ay sonra ancak ultrason ve biyopsi işlemleri gerçekleşebildi. Rozerin Kurt bu gecikmelerden kaynaklı işlemlerinin sonuçlarını öğrenemeden tahliye oldu” dedi.

Cizreli, sözlerine şu şekilde devam etti: “Sincan Kadın Hapishanesinde kadın mahpuslar, cinsiyete özgü hijyen malzemelerinden yalnızca pede erişebilmekte olup tampon, menstrüel kap gibi malzemelere erişemiyor. Hijyen ve temizlik malzemelerinin ihtiyaca uygun çeşitlilik ve nitelikte ücretsiz bir şekilde karşılanmaması kadın mahpuslar bakımından önleyici sağlık tedbirlerinin alınmadığını ortaya koyuyor.”

‘Kelepçeli muayene dayatması nedeniyle muayene olamıyorlar’

Kadın mahpusların karşılaştığı bir diğer sorunun ise özellikle şehir hastanelerinde kelepçeli muayene dayatması ve hastanelerdeki mahpus odalarında kelepçeli tutulmaya zorlandıkları olduğunu aktaran Cizreli “Yapılan görüşmelerde birçok kadın mahpus kelepçeli muayene dayatması nedeniyle muayene veya tedavi olamadan hapishaneye dönmek zorunda kalıyor. Sincan Kadın Hapishanesinde bulunan Emine Abiş, şehir hastanesinde Rahim Duvarı Kalınlaşması ameliyatından sonra hastanede gözetim altında tutulması gerektiği için mahpus odasına götürüldü ancak anestezi kaynaklı vücudunda uyuşma olmasına rağmen yatağa kelepçelenerek tutulmaya zorlandığı için tedavisi sürerken hapishaneye dönmek zorunda kaldı” dedi.

Hasta mahpuslara diyet yemek verilmemesi, diyet yemek veren hapishanelerde ise hastalıklar dikkate alınmadan tek tip diyet yemek verilmesi Sincan Kadın Hapishanesinde de mahpusların sıkla karşılaştığı sağlığa erişim hakkı ihlallerinden biri olduğunu söyleyen Cizreli, “Sincan Kadın Hapishanesinde bulunan Semire Direkçi, kronik bağırsak hastalığından dolayı 9 kez ameliyat geçirdi, bağırsakları iki yıl dışarda kaldı, hekimleri tarafından kendisine tüketebileceği gıdaların listesi verilmiş olmasına rağmen hapishane idaresi tarafından “özel menü”ye girdiği gerekçesiyle listeye göre hareket edilmedi. Son dönemlerde diyet listesine göre verilen gıdalar ise yeterli beslenme koşulunu sağlamıyor” dedi

Cizreli, “Uzun süreyle hapishanede kalan kadınlar sağlık sorunları yaşamaya başlıyor. Hijyen ürünlerinin ücretsiz ve sürekli olarak sağlanmaması, kadınların ped ihtiyaçlarının ücretsiz sağlanmaması, yemeklerin mahpusların ihtiyaç duyduğu kalori miktarını sağlayacak şekilde ve hijyenik koşullarda verilmemesi. Mekan, aydınlatma, ısıtma, ortam sıcaklığı ve havalandırma gibi koşulların tecrit politikalarına göre dizayn edilmesi, hastane sevklerinin sağlık araçları ile değil ring araçları ile yapılması, kelepçeli muayene gibi sağlığa erişim hakkı ihlalleri kadın mahpusların sağlığını etkiliyor” dedi.

‘Kadın mahpusların şartlı tahliye hakkının engelleniyor’

Sincan Kadın Hapishanesinde ayrıca kadın mahpusların şartlı tahliye hakkının engellendiğini söyleyen Cizreli, “2021 yılından bu yana tespit edebildiğimiz kadarıyla 24 kadın mahpusun şartlı tahliye hakkı hukuksuz bir şekilde engellendi. Her ne kadar bazı kadın mahpuslar bihakkın tahliye edilmişse de hâlihazırda hapishanede en az 12 kadın mahpusun şartlı tahliye hakkı engellenmeye devam ediliyor. Bu durumun, hapishane koşullarının ve kapatılmanın kadınlar sağlığı üzerindeki etkileri düşünülerek bir sağlık hakkı ihlali olarak ele alınması gerekiyor. Nitekim tahliyesi engellenen kadın mahpusların bir kısmı 30 yılı aşkın süredir hapishanede olmaları dolayısıyla hem fiziki koşullardan hem de sağlığa erişim hakkının kısıtlanıyor oluşundan birçok kronik hastalık ile mücadele ediyor. Hukuka aykırı bir şekilde hapishanede tutulmaları koşullar nedeniyle bir yanıyla bu hastalıkları perçinlerken bir yanıyla da sağlığa erişimleri gecikiyor” dedi.

‘Tüm mahpuslara sağlığa erişim hakkının tanınması gerekmektedir’

Cizreli sözlerine şu şekilde devam etti: “Sonuç olarak hapishane sistemlerinde kadınların cinsiyete bağlı ihtiyaçları tamamen yok sayılmakta, toplum içerisinde maruz kaldıkları ayrımcılık hapsedilmeleri ile daha da yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu nedenle Kadın Hapishanelerinin, kadınların cinsiyete özgü ihtiyaçlarının karşılanabileceği bir biçimde yeniden düzenlenmesi, tüm mahpuslara eşit, ayrımsız ve insan onuruna uygun bir şekilde sağlığa erişim hakkının tanınması gerekmektedir.”

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
'Kadın hasta mahpuslar serbest bırakılsın!'

Hasta mahpuslar için Ankara ve İstanbul'da yapılan eylemlerde 25 Kasım kapsamında kadın hasta mahpusların durumuna dikkat çekilerek mahpusların serbest bırakılmaları istendi.

‘Hakları ihlal edilen mahpus kadınlar için harekete geçecek misiniz?’

Yeşil Sol Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan ve Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin soru önergesi verdi.

Aysel Tuğluk ve hasta mahpuslar için kadınların çağrısı büyüyor: Ölüm değil yaşam istiyoruz

Yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle cezaevinde kalması uygun olmayan ancak tüm çağrılara rağmen tahliye edilmeyen Aysel Tuğluk ve hasta tutuklular için kadınların çığlığı büyüyor.


  • EN SON
  • ÇOK OKUNAN
  • ÖNERİLEN

Editörden