Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı 8 Kasım 2025 tarihinde Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde faaliyet gösteren Ravive Kozmetik fabrikasında meydana gelen patlamaya dair idianameyi hazırladı. İddianamede, meydana gelen patlama ve ardından çıkan yangında aralarında çocuk işçilerin de bulunduğu 7 işçinin ölümüne neden olan ihmal ve kusur zinciri açıklandı. Henüz çocuk yaşta olan 15 yaşındaki Nisanur Taşdemir ve Cansu Esetoğlu ile 17 yaşındaki Tuğba Taşdemir’in yanı sıra 31 yaşındaki Esma Gıkan, 48 yaşındaki Tuncay Yıldız, 52 yaşındaki Hanım Gülek ve 59 yaşındaki Şengül Yılmaz yaşamını yitirdi.
Üretim hattında etil alkolün IBC tankından kazana aktarımı sırasında oluşan statik elektrik boşalması veya elektriksel kontak deformasyonu sonucu parlama meydana geldiği belirtilen iddianamede yapının kaçak ve ruhsatsız olduğu, işletmeye verilen ruhsatın ise binanın adresiyle uyuşmadığı tespit edildi. Kamu görevlilerinin kusurlarına dair ayrı dosya kapsamında dava açıldığı öğrenilirken iş yerinde İSG önlemlerinin kağıt üstünde yapıldığı tespit edildi.
Bölgede yaşayan yurttaşlar tarafından çocuk yaştaki kadın işçilerin kayıtsız ve sigortasız şekilde çalıştırıldığı, Cimer'e yapılan şikayetler ile bildirilmişti. Patlama yaşanan işletmenin yanında İŞKUR ofisi bulunmasına rağmen şikayetlere adres bilgisi olmadan denetleme yapamayacağı cevabını veren SGK, savcılık tarafından 'zarar görenler' arasında sıralandı.
Yapı kaçak, ruhsat yanlış denetim yok
Savcılık makamı, işletme sahiplerini "olası kastla" suçlarken, denetim görevini yapmayan kamu görevlileri ile kaçak yapıyı kiraya veren mülk sahiplerinin de faciada payı olduğunu belirledi. İddianameye giren bilirkişi raporunda Dilovası Belediyesi ve SEDAŞ yetkilileri kusurlu bulundu. Rapora göre Dilovası Belediyesi, fabrikanın üretim yaptığı üst katın kaçak olduğunu tespit ederek yapı tatil tutanağı düzenledi ve yıkım kararı aldı; ancak ekonomik koşullar ve operasyonel güçlükleri gerekçe göstererek bu kararı uygulamadı.
Zabıta ekiplerinin fiili üretim alanı ile ruhsat adresi arasındaki farkı sahada zamanında tespit edememesi ve kaçak kullanımın engellenmesindeki gecikme, belediyenin denetim zafiyeti olarak değerlendirildi. SEDAŞ yetkilileri ise iskanı bulunmayan ve kaçak olan yapıya geçici elektrik bağlantısı sağlamak ve kullanım süresi dolmasına rağmen elektriği kesmemekle suçlandı. Savcılık, kamu görevlilerinin yargılanması için gereken özel izin prosedürleri nedeniyle belediye ve SEDAŞ yetkilileri hakkındaki dosyayı tefrik ederek ayırdı.
İşletme sahipleri “olursa olsun” diyerek çalıştırdı
Ravive Kozmetik'in sahipleri İsmail Oransal ve Altay Ali Oransal ile gizli ortak oldukları iddia edilen Lykke Kozmetik yetkilileri Gökberk Güngör ve Aleyna Oransal hakkında "olası kastla öldürme" suçundan dava açıldı. Savcılık, bu kişilerin imalathane içerisindeki yüksek riskleri bilmelerine, iş yerinin ruhsatsız ve teknik uygunluktan yoksun olduğunu görmelerine rağmen "olursa olsun" mantığıyla hareket ettiklerini vurguladı. Şüphelilerin, patlayıcı kimyasallarla üretim yapılmasına rağmen yangın merdiveni, havalandırma ve gaz algılama sistemleri gibi hayati önlemleri almayarak 3’ü çocuk 7 işçinin ölümüne neden oldukları belirtildi.
Mülk sahipleri riskli yapıyı kiralamaya devam etti
İddianamede, fabrikanın bulunduğu binanın eski ve yeni sahipleri de kusurlu bulunarak "bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Eski mülk sahibi Güven Demirbaş'ın, üst katın kaçak olduğunu ve elektrik tesisatının uygunsuzluğunu bilmesine rağmen yapıyı bu haliyle kiraya verdiği tespit edildi.
Olaydan kısa süre önce binayı satın alan Özzade Yapı yetkilileri Caner Özgür Yıldırım, Özkan Yıldırım ve Özcan Yıldırım'ın ise satın aldıkları yapının kaçak olduğunu ve üretim alanı olarak kullanıldığını bilmelerine veya araştırmaları gerekmesine rağmen kullanımı durdurmadıkları, mühürleme veya güvenlik önlemi talep etmedikleri ifade edildi. Mülk sahiplerinin, tehlikeyi öngörmelerine rağmen önlem almayarak kazanın oluşumuna katkı sağladıkları sonucuna varıldı.
Sigortasız çalışmayı denetlemeyen SGK, 'zarar görenler' arasında yer aldı
İddianamede öne çıkan bir diğer nokta ise Sosyal Güvenlik Kurumu’nun suçtan zarar gören olarak yer alması oldu. Sosyal Güvenlik Kurmu’nun bu işyerini faaliyet sürdürdüğü 4 yıl boyunca hiç denetlenmediği ve yapılan şikayetleri dikkate almadığı ortaya çıkmıştı. İşyerinde sigortasız işçi çalıştırıldığı yönünde CİMER’e yapılan başvuruya yanıt veren SGK İl Müdürlüğü işyerindeki sigortasız çalışanların kimliklerinin ve bilgilerinin şikayeti yapan yurttaş tarafından belirtilmesini istediği ve şikayetleri dikkate almadığı da ortaya çıkmıştı. Ayrıca bilirkişi raporunda işyerinde çalışan 13 kişiden sadece birinin sigortalı çalıştırıldığı da belirtilmişti.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN






















