Korona sürecinde çocuklarımızın sınava girmesi biz velilere ne yaşattı?
Esenyalı’dan Çilem Tekalmaz, koronaya rağmen sınavlara girmek zorunda kalan çocuğuyla birlikte yaşadıklarını anlattı: ‘Kızım sınava girdi ama böyle bir ortamda yapılan sınavın sonuçları nasıl olur?’

Merhaba Ekmek ve Gül okurları, ben liseden yeni mezun olan bir öğrenci velisiyim. Kızımın 12 yıllık eğitim hayatı boyunca yanlış hatırlamıyorsam 4 defa müfredat değişikliği oldu. Bir anne ve veli olarak sizlerle yaşadıklarımı paylaşmak istiyorum.  

Bu yıl kızım mezun olacaktı ama koronavirüs salgını çıktı. Eğitim yılının başlarında sınava hazırlanması için dershaneye yazdırdım. “Hem okul hem dershane yorucu olacak nasıl yapacağız” diye düşünürken bir koşuşturma ile ilk dönemi atlattık. Mart ayının ikinci haftasında, bir gece yarısı Sağlık Bakanı ilk vakanın görüldüğünü açıkladı. Korona salgını artık ülkemize de ulaşmıştı. Önlem olarak okullar ve dershaneler kapandı. Yine bir gece ansızın yapılan açıklama ile uzaktan eğitim verileceğini öğrendik. Uzaktan eğitimin nasıl olacağı hakkında ne benim ne de kızımın daha doğrusu hiç kimsenin net bir bilgisi yoktu. EBA’ya internetten bağlanarak ya da televizyondan izleyerek dersleri takip edeceğimiz söylendi. O süreç gerçekten benim için çok zordu. Şimdi çoğunuzun “bizim için de” dediğini duyar gibiyim. Çocuğum televizyondan ve internetten takip etmeye çalışıyordu ama "zaten ilk dönemde biz bu dersleri gördük anne” diyordu. Her yer kapalı elimiz kolumuz bağlı "okullar tekrar açılır mı?" sorusunu tekrar edip durduk ve açılmadı. Hoş açılsa da bu güvensiz ortamda göndermezdim çünkü kızım astım hastası…

Eğitim uzaktan olunca kızımın mezun olduğunu mesajla öğrendik. “Virüs var ama sınav da var” dediler. Sınavı iptal etmediler. Önce temmuzun 25’ine ertelendiğini söylediler. Yeni sınav tarihini öğrenmemizin üstünden bir ay geçmeden tekrar 26- 27 Haziran’a geri çektiler. Zaten evden dışarıya çıkamayan öğrenci "sınava seksen gün var" diye bir nefes aralığına kavuşmuştu ki tarihi öne almalarıyla birlikte süre elli güne düştü. Bu açıklamalar zaten gelecek kaygısı yaşayan gençleri daha da kötü etkiledi. Haziran ayı ile birlikte hızlıca normalleşmeye, normalleşme ile birlikte günlük korona vaka sayıları da artmaya başladı. Vaka sayıları artarken sınava girecek toplam 4 milyon genç için nasıl bir önlem alacaklarını tüm öğrenciler ve veliler gibi merakla bekledim. Bu süreçte Milli Savunma Üniversitesi sınavına katılan bir öğrencinin korona olduğunu haberlerden öğrendik. Ateş ölçümleri mesafe ayarlamaları da lafta kaldı bir işe yaramadı.

Sınavın yapıldığı ilk gün gittiğimiz okulda koronaya dair hiçbir önlem alınmamıştı. Okul bahçesinde veliler, öğrenciler iç içeydik. Sosyal mesafe kuralından eser yoktu, denetleme de yoktu. Oturup nefes alacağımız, su dahi alacağımız bir yer yoktu.

Eve kapandığımız 3 ay boyunca koronavirüs salgınının yarattığı belirsizlik, kapalı kalmanın getirdiği bunalımın üstüne bir de gece yarıları alınan kararlar, sınavın ertelenmesi için sosyal medyada yapılan eylemlere tepkisiz kalınması gençlerde ve biz velilerde inanılmaz bir güvensizlik yarattı. Kızım sınava girdi ama böyle bir ortamda yapılan sınavın sonuçları nasıl olur? Bu gençler tekrar nasıl motive olur? Güvenleri nasıl tazelenir? Bu travmayı biz nasıl atlatırız? Böyle bir ortamda sağduyulu düşünüp çocuklarımızla daha çok vakit geçirmeli, birlikte hareket etmeliyiz. Daha çok okumaları, haksızlıklar karşısında susmamaları, soran sorgulayan, değiştirmek için sorumluluk alan ve kendine güvenen bireyler olmaları için gençleri desteklemeliyiz.

Daha güzel, daha yaşanılabilir bir dünya dileğimle sevgiler…

İlgili haberler
‘Çocuklarımızın kaderini sınavlar belirliyor’

Çocukların sınav sonuçları anneleri için de oldukça önemli. Üniversiteye yerleşebilme kaygısı bir ya...

Uzaktan eğitim çocukları yoran bir rutine dönüştü

Uzaktan eğitim ile sürdürülmeye çalışılan eğitim sistemi velileri çileden çıkarmış durumda, kısıtlı...

Veliler uzaktan eğitimi anlattı: Çocuklarımız için...

Koronavirüs nedeniyle uygulanan uzaktan eğitimin sağlıklı yürümediğini dile getiren anneler, çocukla...