Mor Çatı: Adalet Bakanlığı gündem değiştirmesin
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı yaptığı açıklamayla cinsel suçlara karşı hadımı ve idamı önerenlere tepki göstererek çözümün bu suçlara karşı güçlü politikalar oluşturmak olduğunu söyledi.

Son dönemlerde artan cinsel suçlar ve cinsel istismar konusunda açıklama yapan Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, Adalet Bakanlığına seslenerek bu konuda güçlü politikaların oluşturulması gerektiğini dile getirildi.

“Bugüne kadar kadın hareketinin cinsel suçlarla mücadeleye dair etkili politika geliştirme önerilerine sırt çeviren kamu otoriteleri, ne zaman toplumu rahatsız eden bir cinsel şiddet, çocuk istismarı olayı basına yansısa, uygulama sorunlarını görmek ve bunları ortadan kaldırmak yerine en kolay yolu seçerek çözümden uzak ezberleri tekrarlıyor” denilen açıklamada, Hükümet yetkililerinin hadım ve idama dönük söylemleri eleştirildi. “Bu kez bunlara ek olarak cinsel istismar ile “zina” hakkında düzenleme yapılacağı söylenerek cinsel suç ile evlilik bağı olmayan kişiler arasındaki rızaya dayalı cinsellik aynı kefeye konuluyor. Acil önlem almanın yolu konuyu bu şekilde bulandırmaktan değil, öncelikle kadınlar ve çocukları merkeze alan bir sistem kurmaktan ve adalete erişimleri önündeki mevcut engelleri kaldırmaktan geçer.” denilen açıklamanın tamamı şöyle:

CİNSEL İSTİSMAR ÖRTBAS EDİLİYOR
Cinsel saldırı ve istismar suçları soruşturma, kovuşturma ve cezalandırma açısından en özensiz yürütülen, kadın ve çocukların adli süreçlerde ikincil haksızlıklara tekrar tekrar maruz kaldıkları bir suç tipidir.
Cinsel suçlar çoğunlukla yargı aşamasına gelmeden örtbas ediliyor. Şikayet edildiğinde, polis, savcı, mahkeme şikayetleri ciddiye almıyor, başvuruda bulunan kadına ve çocuğa ön yargılı bir yaklaşım sergiliyor, delil toplamıyor ve faili tutuklama tedbirini uygulamıyor. Çocuğun beyanı şüpheyle karşılanıyor, çocuk onu korumakla yükümlü olan aile, resmi kişi ve kurumlarca beyanından caydırılıyor. Delillerin açığa çıkmaması ve bunun sonucu olarak cezasızlık yeni cinsel suçları da teşvik edici bir mekanizmaya dönüşüyor.
Bu sorunlar yerine ceza artırımının konuşulmasıysa meselenin esasen ciddiye alınmadığını, fazlasıyla kamuoyu tepkisi toplayan bir konudan başka gündemler için faydalanıldığını gösteriyor. 
BAŞVURU MERKEZİ YOK
Cinsel suçlarla mücadele, etkili politikaları fiilen hayata geçirmek ile mümkün olur. İstanbul Sözleşmesi’ne ilk taraf ülke olan Türkiye, Sözleşme uyarınca açılması gereken cinsel şiddet kriz merkezilerinin kurulması için hala tek bir adım atmadı. Kadınların ve çocukların şiddete maruz kaldıklarında başvuracakları merkezler hala yaygın ve erişilebilir değil, ALO 183 telefon hattı, şiddet hattı olarak değil, sosyal yardım hattı olarak çalışıyor. Çocuğun istismara maruz kaldığını fark edip desteklemek isteyen ebeveynini, okulda durumu fark eden öğretmeni, sağlık kurumunda istismarı tespit eden sağlık çalışanını destekleyecek mekanizmalar yok. Mevcut mekanizmaların işleyişi ise şikayetlerin “başımıza iş açılmasın” diye örtbas edilmesi üzerinden işliyor.

HADIM CİNSEL SUÇUN CEZASIZ KALMASIDIR
Hadım ve benzeri uygulamalar 1980’lerden beri tartışma konusu yapılmış, çeşitli tedavi yöntemleri adı altında uygulamalar hayata geçmiştir. Bu uygulamaların hiçbiri başarılı olmamış aksine olumsuz etkileri olmuştur.
Cinsel şiddet, çocukların cinsel istismarı, ne cinsel dürtülerin kontrol edilememesi sonucu oluşur ne de tedavi edilerek iyileştirilecek bir hastalıktır. Cinsel şiddet olayları “bazı kötü adamların” gerçekleştirdiği münferit olaylar da değildir. Basında görünür olduğu için duyulan ya da dört duvar arasında kaldığı için asla duyulmayan bu suçlar, çoğunlukla çocuğun/kadının tanıdığı ve yakını olan failler tarafından kasten, tasarlanarak işlenir. Cinsel suçlarla tedavi edilecek hastalıklar gibi mücadele etmeye çalışmak, faillerin cezai sorumluluğunu, devletin de cinsel saldırıyı önleme yükümlülüğünü ortadan kaldırmak demektir.
RIZAYA DAYALI CİNSELLİK SUÇ DEĞİLDİR, GÜNDEM DEĞİŞTİRMEYİN
Cinsel suç, tecavüz, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı gibi rızaya dayalı olmayan, kişilerin cinsel dokunulmazlığını tehdit eden suçlardır. Bir cinsel davranışın suç teşkil edip etmemesi rızanın olup olmamasına göre belirlenir. Rızaya dayalı cinsellik suç olarak kabul edilemez.
Ciddi suç eylemleri ile iki yetişkinin rızaya dayalı cinsel ilişkisinin “zina” kavramı üzerinden bir arada konuşulması, devletin cinsel suçları normalleştirme ve görmezden gelme çabasının bir ürünüdür; en hafif ifadeyle konuyu ve cinsel suçlara maruz bırakılanları açıkça istismar eden bir tartışmadır.

EVLİLİK DIŞI CİNSELLİĞİ YASA DIŞI İLAN
ETMEK KADINLARA KARŞI AYRIMCILIĞI BESLER
Birleşmiş Milletler nezdinde, hukuksal alanda kadınlara yönelik ayrımcılık konusunda kurulan çalışma komisyonu 2012’de devletlere evlilik dışı cinsel ilişkiyi suç olmaktan çıkarması konusunda çağrıda bulundu. Evlilik dışı cinsel ilişkinin suç olması kadınlara karşı ayrımcılık ve tehdit olarak uygulama alanı buluyor. Yapılan araştırmalar, “zina”nın suç olduğu ülkelerde ağırlıklı olarak kadınların cinsel ilişkileri nedeniyle soruşturmaya ve davalara maruz kaldığını, cezalandırıldığını ortaya koyuyor. Kadınların kendi bedeni ve cinselliğine ilişkin söz söyleme hakkına saldırıların olduğu toplumlarda bu düzenlemenin kadınlara yönelik şiddeti arttıracağı açıkça öngörülebilir.
ETKİLİ POLİTİKALARI HAYATA GEÇİRİN
Cinsel saldırıların ve çocuğun cinsel istismarının önlenmesi için şiddete maruz kalanların ikincil haksızlıklarla karşılaşmayacağı bir sistem oluşturulması, mevcut yasaların uygulanması ve özellikli sosyal hizmet sunan merkezlerin hemen oluşturulması gerekir. Cinsel istismara karşı koruyucu-önleyici kapsamlı cinsel sağlık ve cinsiyet eşitliği eğitiminin başta tüm çocuklar olmak üzere herkes için erişilebilir hale gelmesi ise en acil önlemlerdendir.
Bakanlıkların, cinsel şiddete maruz kalan çocuklar ve yetişkinlerin ses çıkarabileceği ve mevcut kanunların uygulanmasını sağlayacak koşulları yaratmasını talep ediyoruz.

Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı

İlgili haberler
Çocuk istismarının artışında mesele yasa değil, uy...

Evlilik yaşının 15’e düşürüldüğü tartışmaları yapılırken istismar olaylarında fiili cezasızlıkları h...

Çocuk istismarında çözüm göstermelik komisyonlar d...

Çocuk istismarını araştırmak için daha önce kurulan komisyonun bir tek önerisi bile gündeme alınmaz;...

İktidar çocuk istismarı tartışmasından idam ve zin...

Çocuk istismarına karşı somut adımlar beklenirken hükümet “idam ve zina” tartışması açtı. Böylece he...