Psikolog doktor Müberra Yenişar ve Avukat Tuğçe Çelik Karademir’in kadına yönelik şiddete ilişkin sunumlar yaptığı etkinlikte kadınlar kendi hazırladıkları 2 tiyatro oyununu da sergiledi.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Filiz Tali şiddeti, “Yoksulluğu dayatan, hayatımızı pamuk ipliğine bağlayan sistematik ölüm politikalarına karşı isyan cümlemiz ‘ölmek istemiyoruz’ oldu. Yaşamak, hayatımızı daha yaşanabilir hale getirmek için birlikte olmalıyız. Birlikte olduğumuzda daha güçlüyüz” dedi.

Cemevi Kadın Kolları Başkanı Sevgi Başboğa ise, Mirabal Kardeşlerden bu yana kadınların mücadeleden hiç vazgeçmediğini vurgulayarak şöyle konuştu: “Kadınları öldürmenin, tecavüzün affı olmaz. Bu suçu işleyenlere karşı da yasalar tam olarak uygulanmalı, cezalar cesaretlendirmeyecek şekilde verilmeli. Emine Bulut’un çığlıkları hâlâ kulaklarımızda. Bir kadın daha eksilmeyeceğiz, hayatımızdan da haklarımızdan da asla vazgeçmeyeceğiz.”

BİRLİK OLMAZSAK KURTULAMAYIZ

Psikolog Müberra Yenişar da psikolojik şiddet, ailede kadınların maruz kaldığı şiddet ve toplumsal cinsiyet rollerine değinerek Panayırlı kadınların da her gün maruz kaldığı şiddet biçimlerini anlattı. Birçok kadının hikayesini paylaşan Yenişar, “Eğer birlik olmazsak bu şiddet cenderesinden kurtulamayız” dedi.

Etkinlikte söz alan kadınlarda biri kendi hikayesini, şiddet dolu evlilik yaşamını anlatarak “Eş baskısı, aile baskısı, mahalle baskısı, sistem baskısı birleşiyor ve kadınları şiddeti dört bir taraftan aynı anda yaşıyor” dedi.

6284 KALKARSA ŞİDDET KARŞISINDA GÜÇSÜZLEŞİRİZ

Avukat Tuğçe Çelik Karademir de 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi gibi kadınları şiddetten koruyan mekanizmaları ve bunlara yönelik saldırılardan bahsetti. Kadınların nafaka hakkının ve 6284 sayılı şiddetten koruma yasasının sınırlandırılmak ya da kaldırılmak istendiğini hatırlatan Karademir, “Böylesi bir düzende İstanbul Sözleşmesinin ya da 6284 sayılı yasanın olmadığı durumda şiddetle baş etme konusunda çok güçsüz kalırız” diye konuştu.

“Şiddet maalesef her alanda, her yerde. Kendi ayaklarımızın üzerinde durabiliyor olmamız, yaşam standartlarımızın iyi olması şiddete kapılarımızı kapatmıyor” diyen Karademir, mevcut düzenin bizi kendi çarkları içinde eritip yok edeceğini bilelim, bir komşumuza dahi yapılmış en ufak şiddete karşı sesimizi çıkartalım’ diyerek sözlerini sonlandırdı.

Kadınlar etkinliğin sonunda 25 Kasım Pazartesi saat 18.00’de Orhangazi Parkında toplanıp Fomara Meydanına yapaılack yürüyüş için de çağrı yaptı.