Pandemide kadınların yoksullukla imtihanı: ‘Bir yıllık menemeni küflü ekmekle yedim’
Milyonlarca işçi ve emekçi işten atılma ve ücretsiz izin dayatmasıyla yüz yüze kalırken yoksulluk daha da derinleşti, kadınların sırtına evi döndürme telaşıyla daha çok yük bindi.

Koronavirüs pandemisiyle derinleşen ekonomik kriz, bu süreçte canı pahasına çalışmak zorunda kalan işçi ve emekçilerin yaşam koşullarını hepten ağırlaştırdı. Milyonlarca işçi ve emekçi işten atılma ve ücretsiz izin dayatmasıyla yüz yüze kalırken yoksulluk daha da derinleşti. Yoksul hanelerin kadınlarının sırtına ise bu süreçte evi döndürme telaşıyla daha çok yük bindi… Emek Partisi Ankara İl Örgütü tarafından yapılan “Pandemi sürecinde kadınlar” anketi kapsamında Batıkent’in Kardelen Mahallesi’ndeki kadınlar yüz yüze kaldıkları bu süreci anlattı. İbret olsun diye yediği küflü ekmeğin fotoğrafını çekip saklayan Dilek, “Anca bu kadar yokluk olur!” diye yaşadıklarını ifade ederken, mahalle muhtarı Elif Ayyıldız ise ellerinde hala kendilerine yardım için başvuran yüzlerce hane halkı olduğunu söyledi.  

EL SANATLARI DÜKKANINDAN PAZARCILIĞA

Dilek o kadınlardan biri. Kendisiyle anket yaptığımız sırada, pazar tezgahında tanışıyoruz. Batıkent Pazarı’nın tek kadın pazarcısı Dilek. Almanya’da büyümüş, 20 küsür yıl önce evlenip Batıkent’e yerleşmiş. İki sene öncesine kadar el sanatları dükkanı işletiyormuş. Eşi işsiz kaldıktan sonra dükkânı kapatıp pazarcılık yapmaya başlamış. Abisinin çiftliğinden aldığı tavuk yumurtaları ile sarımsak ve kudret narı sattığı bir tezgâhın başında şimdi. Haftanın 5 gününü Yenimahalle’nin farklı mahallelerindeki pazarlarda çalışarak geçiriyor. Evinin kirasını ve yarı aç-yarı tok ayakta durabilecek kadar parayı çıkarttığı tezgâhının arkasında sohbete davet ediyor bizi.

‘ELEKTRİK, SU OLMADAN YAŞAMAYA ÇALIŞTIK’

Dilek, son bir yılın kendisi için ne kadar zorlu geçtiğini anlatarak başlıyor sohbete. Yoksullukları öylesi boyutlara ulaşmış ki kaldıkları evden kirasını ödeyemedikleri için atılmışlar. Evde elektrik, su olmadan yaşamaya çalışmışlar. Koronavirüs nedeniyle evlere kapanılmaya başlanılan süreçte tam taşınacakken o da mümkün olmamış. Ancak evi tutmuş olduğu için 3 ay boyunca iki evin kirası birden birikmiş… Bu süreçte kiralarından birini Kardelen Mahallesi Muhtarı Elif Ayyıldız ödemiş. Yumurtalarını sattığı tezgahın da kirasını almamış tezgah sahibi.


‘KÜFLÜ EKMEK YEDİM, OTURUP AĞLADIM’

Dilek o günleri “Anca bu kadar yokluk olur!” diye anlatıyor. Öfke ve heyecanla karışık bir yüzle bize bir fotoğraf göstermek istiyor. Fotoğrafta bir tabağın içinde az kalmış bir menemen ve yanında küflü bir ekmek var. Dilek anlatıyor: “Yokluktan bir sene önce yapılan konserve menemeni açıp yaptım bir gün. Eve baktım taze ekmek yoktu. Bir ekmek buldum, yedim. Tadı biraz garip geldi ama çok anlamadım. Menemen bitmeye yakın ekmeğin arkasını çevirdim. Baktım hep küf… O kadar zoruma gitti ki görünce, oturup ağladım. Sonra dedim ki ‘İbret olsun diye fotoğrafını çekeceğim’. Bu fotoğrafı çektim”.

‘DUŞ ALMAK İÇİN KEÇİÖREN’E GİDİYORUM’

Dilek bu süreçte birçok yere yardım başvurusunda bulunmuş. “Devletin 1000 liralık yardımı kimlere kimlere çıktı da bana çıkmadı” diyor. CHP’nin 150 liralık nakdi yardım ile gıda yardımında bulunduğunu söyleyerek “150 lirayı alayım da bari ekmek parası yapayım dedim” diyor. İlk evliliğinden olan oğlunu bu süreçte babasının yanına yollamak zorunda kalmış. “Evde yiyecek ekmek yok, su yok; genç bu çocuk, internet yok. Bak temmuz ayındayız, ben bu sıcakta duş almak için Keçiören’e arkadaşımın evine gidiyorum. Su için param yok!” diyor.

‘KADIN PAZARCI OLMAK ÇOK ZOR’

Kadın pazarcı olmanın zorluklarını da anlatıyor Dilek. Taciz eden, sataşan, kılık kıyafetine laf söyleyen… “Bir gün biri sarkıntılık etti. Zabıtanın yanına gittim, sinirden ağladım karşısında. ‘Ben burada çalışmak zorundayım, ekmeğimi çıkarmak zorundayım’ diye ağladım. Başka bir gün adamın biri gelip tişörtümün boynu biraz açık diye vurdu, kalakaldım” diyor. Ancak o günden sonra kendisine destek olan pazarcıların olduğunu da eklemeden geçmiyor. “Şimdi çoğu yardımcı oluyor, saygı gösteriyor. Ama yine de kadın pazarcı olmak çok zor. Hele de tek kadınsanız!” diyor.

KADINLAR EKONOMİK PROBLEMLERLE YÜZ YÜZE GELDİ

Şüphesiz Dilek bu süreçten zarar gören tek kadın değil. Yürüttüğümüz anket çalışmasının sonuçlarına göre, Dilek gibi Kardelen Mahallesi’nde yaşayan birçok kadın bu süreçte ciddi ekonomik problemlerle yüz yüze geldi. Kardelen Mahallesi Muhtarı Elif Ayyıldız da pandemi sürecinde muhtarlığa aileleri ve kendileri için yardım başvurusunda bulunan birçok kadın olduğunu ifade ediyor.

‘GENÇ KESİMLER İÇİN YIKICI OLDU’

Muhtarlık binasında sohbet ettiğimiz Ayyıldız, pandemi sürecinin özellikle mahallenin daha genç kesimleri açısından yıkıcı sonuçlar yarattığını söylüyor. İşten çıkarılan, iş yeri kapanan, eşinden ayrılan birçok mahalleli olduğunu dile getiren Ayyıldız, “İnsanlar bunalıma girdi. 3 ay çok zorluk çekildi. Bu pandemi döneminde özellikle kadınlarımız çok zor bir dönemden geçtiler. Çünkü mutfakta kimler var, kadınlar var. Evi döndürme işi onlara kaldı” diyor.

‘YÜZLERCE HANE YARDIM İÇİN BAŞVURDU”

Pandemi sürecinde yardım için kendisine ulaşan yüzlerce kadın olduğunu ifade eden Ayyıldız, şimdilik bunların 150 kadarını kayda geçirebildiğini söylüyor. “Süreç hala devam ediyor. Gençler hala işsiz. Eşi hapiste olan, eşinden ayrılan ya da eşini kaybeden yalnız ve çocuklu kadınlarımız var; onların ihtiyaçları devam ediyor. Bana hala yardım için başvuran bir sürü insan var” diye ekliyor.

‘ELİMİZDE HALA SAYFALARCA LİSTE VAR’

Ayyıldız, muhtarlıkların ayrı bir bütçesi olmaması nedeniyle ancak kendisine gelen yardımları ihtiyacı olanlara yönlendirebildiğini söylüyor. Site başkanlarına ulaşarak, yardıma ihtiyacı olanları rencide etmeden teyit etmeye çalıştığını; ancak ondan sonra yardımları ulaştırdığını anlatıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yardım kampanyasının engellenmesinden sonra mahalle muhtarlıklarına yardımların geldiğini ifade ediyor. “Mahallemden güzel bir yardım geldi. Nakit olarak da, ayni olarak da ulaştırdık. Kiminin kirasını, kiminin faturasını ödedik; kiminin ihtiyaçlarını giderdik” diyen Ayyıldız, “Ancak hala elimde sayfalarca liste var” diye ekliyor.

KADIN GRUPLARI ÜZERİNDEN İHTİYAÇLAR KARŞILANDI

Ayyıldız, bu süreçte mahallenin kadınlarından oluşan yaklaşık 250 kişilik iki grup aracılığıyla da kadınların ve ailelerinin ihtiyaçlarını gidermeye çalıştıklarını anlatıyor. “Mahallelinin ihtiyaçları için bu grupları kullanıyoruz. Bebeğine mama alamayan, bez alamayan aileleri; hastası olanları, bir ihtiyacı bulunanları, eşya arayanları bu gruplardan öğrenip ellerinde bunlardan bulunanlardan alıp onlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Mahalleli de birbiriyle yardımlaşıp hemen bulmaya çalışıyor. Birazcık olsun insanların ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz” diyor.

İlgili haberler
Kadınlar yoksulluk denizinde boğuluyor: Temel ihti...

İkitelli’de çocuklarıyla birlikte hayatta kalma savaşı veren Fatmagül ve Sibel’in yaşadıkları, İzmir...

‘Pandemide kadınlar’ anketi: Artan sorunlara karşı...

Emek Partisi Ankara İl Örgütünün, karantina sürecinde Ankaralı kadınların yaşam koşullarının nasıl e...

Ev işçisi bir kadın: Çok zor ekmek derdi, yoksul i...

İzmir’de ev işçisi bir kadın korona sürecinde yaşadığı zorlukları anlattı: “Pandemi başladığında hay...