Şiddet gördüğü eşini ölmemek için öldürmek zorunda kalan Serap Avcı’nın yargılandığı davanın 6. Duruşması bugün Küçükçekmece Adliyesi’nde görüldü. Mahkeme heyeti, meşru savunma kapsamında ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti. Serap Avcı tahliye edildi. 

Avcı’nın davasını takip eden Serap için Feministler, duruşmanın ardından yaptıkları açıklamada, “O gün balkondan atılmadığı, bir “şüpheli ölüm” istatistiği olmadığı, yani hayatta kaldığı için hapiste olan Serap Avcı’nın karar duruşması az önce sona erdi. Geçen hafta bugün savcı, Serap’ı haksız tahrik altında kasten öldürmekten cezalandırmak için mütalaa vermişti. Tanık beyanlarını, adli tıp raporunu, Mor Çatı’nın yazdığı raporu görmeden iki buçuk sayfalık bir mütalaa yazmıştı. Öyleyse mütalaada Serap’ın neden meşru müdafaaya başvurmadığına dair bir tek cümle yoktu, Serap’ın o gece neden bunu yaptığına dair tek bir kelime sarf edilmemişti? Biz buna itiraz ettik. Bugün heyetin oybirliğiyle verilen karar savcının mütalaasına rağmen Serap’ın meşru müdafaada sınırın aşılması nedeniyle cezaya yer olmadığı yönünde oldu ve tahliyesine karar verildi. Bugün ilk defa Serap, hayatta kaldığı için hapiste olmayacak” ifadelerine yer verdi. 

İlk duruşmadan itibaren süreç şöyle anlatıldı: “İlk duruşmadan itibaren Yasin Avcı’nın ona sistematik bir biçimde şiddet uyguladığını, ailesiyle ve çocuğuyla tehdit ettiğini, olay gecesi çocuğunun zarar görmesinden, öldürülmekten korktuğunu anlattı Serap. Kocasının ailesinin erkekleri için şiddetin normalleştiğini anlattı. Serap’ın yaşadığı şiddeti en iyi bilen ama sürekli ifadelerini değiştirip mahkemelerde çelişkili konuşmalar yapan aile üyeleri de aslında defalarca Serap’ın gördüğü şiddeti kabul etti. ‘Yasin Avcı tokat attıktan sonra karısına çiçek alırdı’ dediler. Bugün duruşmada Serap,'Kayınvalidem, ‘benim oğullarımın eli havada, kendi babaları gibi’ derdi’ diye anlattı. O havadaki elin ne için indiğini biz çok iyi biliyoruz. 1987’de dayağa karşı sokağa çıktığımız günden beri yüksek sesle söylüyoruz. Bugün Serap’ın özgürlüğüne sevinirken yüreğimizde 7,5 yıl boyunca yaşadığı şiddetin, yalnızlığının, o gece balkondan atılmaktan korkmasının ağırlığı var.”

Savcılık mütalaasında ceza istemine gerekçe olarak Serap Avcı’nın şikayetçi olmaması gösterilmesine karşın Serap için Feministler sunu söylediler: “Savcının mütalaasında, ceza istemine gerekçe olarak Serap’ın polise şikayette bulunmaması olduğunu gördük. Sanki kadınların uzaklaştırma kararlarına rağmen erkekler tarafından öldürüldüğü ve bu bilginin birçok kadını haklarını kullanmaktan alıkoyduğu bir ülkede yaşamıyormuşuz gibi. Destek mekanizmalarının etkin işlemediğini bilen, çocuğuna ve ailesine zarar vermekle, çocuğunu göstermemekle tehdit edilen bir kadının nasıl bir çıkmaza girdiğini göz ardı ederek! Biz ise, daha birkaç ay önce yine burada Küçükçekmece’de öldürülen Ayşe Tokyaz’ı arayan kız kardeşinin, karakolda yaptığı şikâyetin anında polisler tarafından katil Cemil Koç’a sızdırıldığını unutmadık. Şiddete uğrayan kadınların,’“ne olacak ki zaten’ diyerek polise gitmekten vazgeçtiğini, gittiklerinde de polis tarafından caydırıldığını biz biliyoruz. Şiddet sonrasında polise gitmemek ‘hayatın olağan akışına aykırıdır’ diye mütalaa yazan savcı da biliyor, eminiz. Kadınlar için ‘hayatın olağan akışının’ sıklıkla şiddeti sineye çekmek, sessiz kalmak, şiddetin bitmesini ummak olduğu bu düzeni değiştirmek için mücadele ediyoruz.”

Fotoğraf: Serap Hayatta Kaldığı İçin Hapiste