Paran kadar eğitim sistemi
‘Eğitim hakkının bu kadar paralı hale getirildiği bir ortamda hem kendi çocuğum hem öğrencilerim için çok kaygılıyım.’

Merhaba Ekmek ve Gül okurları. Ben İzmir'de öğretmenim, aynı zamanda veliyim. İlkokula giden bir kızım var. Çocuğunu büyütmeye çalışan bekar bir anneyim. Çocuğumun eğitim hakkını en temel şekilde kullanabilmesi için bile her dönem başında büyük zorluklar yaşıyorum.

Okullara yeterli ödenek ayrılmadığı için, klima, fotokopi kağıdı, yazıcı gibi en basit ihtiyaçlar bile velilerden karşılanıyor. Sözde kaldırıldığı söylenen “sınıf anneliği” uygulaması ise tam gaz sürüyor. Velinin veliden para toplaması üzerine kurulu bu sistem, bazen ödeme yapamayan öğrencilerin gruplarda ifşa edilmesine neden olarak çocukların onurunu zedeliyor.

Personel yetersizliğinden dolayı sınıfların temizliği bile velilerin tuttuğu sigortasız kadın işçilere yaptırılıyor. Ayrıca güvenlik görevlisi ve temizlik personeli ücreti, okul aile birliği bütçesinden karşılanıyor. “Kaynak kitap yok” deniyor ama kitaplar yetersiz olduğundan yıllık 2 bin liraları bulan kaynak kitaplar almak zorunda kalıyoruz.

Okul yemekhaneleri öğrencilerden aylık 6 bin lirayı bulan öğle yemeği ücreti talep ediyor. En kısa mesafedeki servis ücretleri bile 4-5 bin liradan başlıyor. Çalışan veliler için sunulan ücretli etüt sistemleri ise hem pahalı hem de ihtiyacı karşılamaktan uzak.

Okul kıyafeti dayatmasıyla binlerce lira ödemek zorunda kalıyoruz. Dönem başındaki kırtasiye giderlerine ek olarak her ay etkinlik adı altında bin lirayı bulan paralar isteniyor. Birçok okulda kayıt ücretleri 70 bin lirayı buluyor.

Eğitim hakkının bu kadar paralı hale getirildiği bir ortamda hem kendi çocuğum hem öğrencilerim için çok kaygılıyım. Eğitim, devletin sorumluluğudur; velilerin sırtına bindirilen bir ticari yük olmamalıdır. Hem öğretmen hem de veli olarak görüyorum ki eğitim kamusal olmaktan çıkmıştır. Paran kadar eğitimin olduğu bir sisteme dönüşmüş durumdadır.

Fotoğraf: Canva pro kolaj

İlgili haberler
Önce Kadınlar ve Çocuklar: Emekçi kadınların gerçeği

Bu hikayeler çamaşıra, tütüne, tarlaya giden hayatını 10 paraya ortaya koyan, çocuklarını güvencesiz bir halde bırakan kadınların hikayeleridir.

Bakanın çocuğu çocuk da bizimki ne?

‘Devlet okulunda okuyan halkın çocuğunun temizliğini ya veli yapıyor ya öğretmen. Bu durumda ne sağlıklı eğitim olur, ne de sorunsuz bir gün.’

Bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek için 2 Bakanlığa soru önergesi: Kayyım neden 'Bir Öğün Bizden' programını sonlandırdı?

EMEP’li İskender Bayhan, Şişli kayyımı sonrası iptal edilen “Bir Öğün Bizden” programını ve okullardaki hak ihlallerini Meclis gündemine taşıyarak çocukların beslenme hakkının gasbedildiğini vurguladı


Editörden