Sağlıklı koşullarda eğitim vermek istiyoruz
Biz öğretmenler bir an önce okulların açılmasını, öğrencilerimize kavuşmayı, yüz yüze eğitim yapmayı istiyoruz. Fakat bu koşulların sağlıklı bir şekilde sağlanmasını da istiyoruz.

Merhaba,

Sincan’da öğretmenlik yapıyorum. Ankara’da küresel salgın tavan yapmışken biz öğretmenler için seminer dönemi başladı. Milli Eğitim Bakanlığı uzaktan eğitim sürecinde öğretmenlerin az çalıştığını düşünmüş olmalı ki; pek de anlam veremediğimiz online yapılabilecek seminer çalışmasını yüz yüze yapmaya karar verdi.

Biz de eğitim emekçileri olarak okulların yolunu tuttuk. Nelerle mi karşılaştık? Maalesef her fırsatta her şeyin planlandığını söyleyen Bakanımızın dediği gibi değildi iş yerlerimizin durumu. Her yer toz içindeydi. Boya, badana işleri daha yeni yapılıyordu. Az çok girilebilir duruma getirilmiş, toplantı için düzenlenmiş olan toplantı salonunda fiziki mesafe kurallarına uyarak sene başı öğretmenler kurulu toplantımızı yaptık. Okulun kendi imkanlarıyla aldığı ateş ölçer ile ateşimiz ölçüldü ve dezenfektan sıkıldı. Toplantıda önümüzdeki yıla dair planlama yaptık. Okul idarecilerine yönelttiğimiz, “21 Eylül’de okulların açılmasına dair okulda ne tür planlamalar yapıldı, maske, hijyen malzemesi gelecek mi, sınıflar nasıl düzenlenecek?” gibi pek çok sorumuz havada kaldı. İdarecilerimiz konuyla ilgili Bakanlıktan herhangi bir malzeme, ödenek, talimat vs. gelmediğini ifade etti.

KREŞ OLMADIĞINDAN ÇOCUKLARINI DA GETİRMEK ZORUNDA KALDILAR

Diğer günlerde okul binası uygun olmadığı için bahçede zaman geçirdik. Kadın öğretmenlerin bir kısmı çocuklarını getirmek zorunda kaldı. Çünkü 1 haftalık seminer için öğretmene çocuk bakım hizmeti veren bir kurum yok. Bu arada 1 haftalık seminerden sonra da öğretmenlerin okullara çağrılabileceği haberi geldi. Birçok arkadaşımızın anlattığına göre kreşlerin çoğu az öğrenci başvurusu olduğu için açılmamış. Bu sefer de arkadaşlar çocuklarını nereye bırakacaklarının kaygısına düştü. Kimi çocuklarını memleketine ailesinin yanına bırakmayı düşünüyor. Kimi yanında getirecek ya da yakınına bırakacak yani kendi imkanlarıyla çözecek. Çünkü kurumumuza ait kreş yok. Hâlâ 21 Eylül’e kadar ne olacağına dair net bir açıklama yapılmadı.

Bu arada bölgemizde birçok okulda öğretmenler arasında koronavirüs vakası oldu. Buna rağmen sadece testi pozitif çıkan öğretmen dışında diğer öğretmenler okula gitmeye devam etti. Hiçbir önlem alınmadı.

BAKAN HER ŞEY HAZIR GİBİ KONUŞUYOR AMA DURUM ÖYLE DEĞİL

Okuldaki temizlik elemanı durumuna gelirsek, iki kadrolu temizlik elemanı dışında eleman yok. İŞKUR’a bağlı çalışanların işine 21 Eylül’de başlanacağı söyleniyor. 21 Eylül’de okullar açılacaksa iki temizlik elemanıyla okul bu koşullarda nasıl hazır hale getirilecek? Biraz daha gelir düzeyi iyi semtlerde çalışan arkadaşlardan kayıt için velilerden A4 kağıdı yerine dezenfektan istendiğini duyduk.

Biz öğretmenler bir an önce okulların açılmasını, öğrencilerimize kavuşmayı, yüz yüze eğitim yapmayı istiyoruz. Fakat bu koşulların sağlıklı bir şekilde sağlanmasını da istiyoruz. Bakanın konuşmaları sanki her şey hazır gibi. Fakat bölgemizdeki okullarda böyle bir hazırlık yok. Bizim, öğrencilerimizin ve ailelerinin sağlığı için, her okula sağlık görevlisi, çalışanlar ve öğrenciler için yeterli sayıda koruyucu ekipman, bütün çalışanlara ve öğrencilere düzenli test, eğitime yeterli bütçe, insanca çalışma koşulları, çocuklarımızı bırakabileceğimiz güvenli ve sağlıklı kreşler istiyoruz.

İlgili haberler
Kadınların gülüşleri solup gitmesin diye…

Her köşesi katledilen kadınların isimleriyle dolu olan,’Ölmek değil yaşamak istiyoruz’ çığlığı atanl...

Gündelik ırkçılığa bir de böyle bakın

Siyahlar beyazlarla aynı hastaneye, kuaföre bile gidemiyor, aynı tuvaletleri kullanmaları yasak,beya...

GÜNÜN SERGİSİ: 'Git Üstüne Bir Şey Giy!'

'Git Üstüne Bir Şey Giy!' kadının bütünleşemediği kendi bedeninin her parçasına sahip çıkarak, kadın...