Şimdi vakit varken dur diyelim
'Evlatları için fedakarlık yapıp emekli olduğu halde çocuklarını okutabilmek için hastalığına rağmen çalışmak zorunda bırakılan bir anne. Hasibe anne...'

Sevgili dost, bugün günlerden yine acı, yine hüzün, yine keder. En acısı da yine çaresizlik... Çaresizlik şu hayatta içinde bulunulan en kötü durum olsa gerek. Bir annenin çaresizliği ise en dayanılmaz olanı... Bir anne düşünün. Gençlik yıllarını bir fabrikada tüketmiş, zor şartlar altında çalışmış ve emekliliğinde rahat bir yaşam hayali ile yaşamış bir anne. Ama emekli olduğunda rahat bir yaşam bile ona hayal olmuş bir anne. Evlatları için fedakarlık yapıp emekli olduğu halde çocuklarını okutabilmek için hastalığına rağmen çalışmak zorunda bırakılan bir anne. Hasibe anne...  

Nasıl bir düzenin içinde yaşamak zorunda kaldığını düşünemeyecek kadar çaresizdi belki de. Sahi nasıl bir düzendi bu içinde bulunduğu? Doğrunun güç karşısında çaresiz kaldığı bir düzen miydi? “Kuru ekmek yiyebiliyorlarsa aç değillerdir” deme cesaretini gösterebilen bir milletvekilinin güçlü olduğu bir düzen içinde miydi? Bunu diyebilen milletvekili kendi yediği kebapların parasını bile temsil ettiği halka yükleme cesaretini kendinde bulan bir düzenin içinde miydi? Adaletin her zaman doğrunun yanında olması gerekirken güçlünün yanında yer aldığını gören bir düzenin içinde miydi? Bu soruların cevabını artık öğrenemeyecek bir anne düşün sevgili dost.

Sırf evlatlarına iyi bir gelecek oluşturmak için çalışmak zorunda bırakılan bir annenin çaresiz kaldığı bir düzendi bu. İnsanların çoğunun “Aman hazır işim var. Dışarıda bu kadar işsiz varken halime şükredeyim” demeye mecbur bırakılan bir düzendi bu. İnsanlar arasında maddi uçurumun her gün biraz daha arttığı bir düzendi bu.

Sevgili Hasibe anne, böyle bir düzenin içinde evlatlarını okutmak için çalışmak zorunda bırakıldığın için senden özür dileriz. Sağlığın yerinde olmadığı halde bu pandemi döneminde çalışıp bir virüse yenik düşürüldüğün için senden özür dileriz. Bu düzenin bir kurbanı da sen olduğun için geride bıraktığın evlatlarından özür dileriz. Bu dönen çark elbet bir gün tersine hareket edecek ve herkes elbet bir gün yaptıklarının hesabını verecek. Bu düzene dur diyebilecek herkese sesleniyorum. Şimdi vakit varken dur diyebilmeli insan. Diyebilmeli ki başka insanlar, yani bizler de aynı düzenin kurbanı olmayalım

İlgili haberler
İşçilerin darbedildiği Akar Tekstil’de Kovid-19 va...

İzmir Çiğli Atatürk OSB bulunan DERİTEKS Sendikasının örgütlü olduğu Akar Tekstil fabrikasında işyer...

Koronavirüs çıkan Akar Tekstil’de iş bırakan işçil...

İzmir Akar Tekstil işçileri, bir işçiye Kovid-19 teşhisi konması üzerine işbaşı yapmadı. Eli sopalı...

İnşaat işçisinin eşi: ‘Korona öldürmese de biz zat...

Hanima Kızıltaş’ın eşi inşaat işçisi. Bu süreçte ‘üç çocuğa nasıl bakacağız’ diye soruyor, ne kadar...