Mahsa Amini’nin öldürülmesinin ardından geçen bir yıl: Mücadele şifremiz güncel, direnişimiz baki
Jina hareketinin birçok kazanımla birlikte İran’da ve dünyada kadın hareketi için bir mücadele deneyimi ve mirası bırakacağı ortada.

Sınırın az ötesinde bir yıldır yaşananları duymayan kaldı mı? İran’da yaşananları. Bize yazılı olarak ulaşamayan, arada telefonla ulaşabildiğimizde gelen ilk seslerin ve yanıtların birikimiyle ilerleyeceğiz bu yazıda.

— Alo

— A-l-l-o-o…

— İnternet yine mi çekmiyor? İyi misiniz?

— Le.. Tut..landı. Burası karışık…

Kim? Nerede? Yine niye tutuklanmış? Öldü mü? Sorularının saatlerce cevapsız kaldığı bir sene geçirdik. İnternetin bağlanmasını saatlerce bekleyip içeriden haber almanın yollarını denemek, gururlanıp, üzülüp, mücadeleye sarılmak yaşadığımız duygu geçişlerinin minik bir yansıması.

Kadınların saç telleri ne kadar da ihtişamlı bir süreci birbirine ördü. Sokaklarda başörtülerinin savrulması, “Kadın, yaşam, özgürlük” sloganının tüm ülkede yankılanması başlı başına İran rejiminin sınırları içinde görkemli bir hareket olsa da Mahsa (Jina) Amini isyanı ve hareketi çok ötesine geçti.

Jina, 16 Eylül’de ahlak polisi tarafından başına aldığı darbe sonucu hayatını kaybetti. Peki nasıl mücadelemizin şifresi oldu? Şimdi bu mücadele nerede?

Jina’nın annesi Mojgan Eftekhari geçtiğimiz hafta kızına hitaben “Herkes başlattığın yolun sonunu merakla bekliyor” demişti. Bu doğru. Hareketin sokaktaki sönümlenmiş hali fokurdamaların üzerini örtse de hareketin, rejimin baskılarına karşı güç tazelemeye, nefes alıp tekrar ayağa kalkmaya çalıştığı ortada.

Aslında Mojgan bize kendimizden olan birçok kadını hatırlatıyor. İran devriminin ilk yıllarından itibaren hiç şüphesiz tüm hareketler sürecinde en önemli unsurlardan biri evlatlarını kaybeden annelerdi. Jina hareketine yön veren örgütlenmelerin biri de “ilerici anneler” oldu. Tutuklu aileleriyle dayanışmayı ören, öldürülenlerin ailelerini hareketi ilerleten unsurlar haline getiren ilerici annelerin önemli etkilerinden bahsetmek gerek.

‘KORKMAYIN, BİZ HEPİMİZ BİRLİĞİZ’

— Bir daha görmeyeceğim! Gözümden ne istediler?

İran rejimi hep isabetli ateş eder. Sokak eylemlerinde en çok karşılaştığımız, kadınların gözüne doğru açılan ateşlerdi. Birçok kadın bu süreçte gözlerini ve görme yetisini kaybetti. Ama mücadele durmasın diye “Gözümüz, gönlümüz yapacağımız devrimde” dediler.

Sağlıkçı kadınların bu süreçte dayanışma ağlarının örülmesindeki öneminden ne kadar bahsetsek az. İran rejimine karşı ve rejime rağmen canı pahasına taşıdığı ilk yardım çantasıyla yaralılara yardım eden kadınlar bu sürecin en önemli parçalarından biriydi. Sağlıkçı kadınların bir kısmının İran rejimi tarafından öldürüldüğü bir sürece de şahit olduk.

‘BALTALADIKÇA ÖLMEDİK, YEŞERDİK’

— Atlamadı. Hayır kendini öldürmedi. Öldürüldü.

İran rejimi eylemler esnasında özellikle daha küçük yaşlarda olanları takibe alarak inşaatı tamamlanmamış binalara sürükledi. Binalardan aşağıya doğru itilen birçok kadın hayatını kaybetti. 17 yaşındaki Nika, tıp öğrencisi Aylar gibi… İran rejimi bu süreci “intihar etti” diyerek yönetti ama halk adım adım ne olup bittiğinin farkındaydı.

Sadece binalardan atılanlar değil günlerce kaybolup sonra otoban kenarında ölü bulunan kadınlar ve kız çocukları, günlerce gözaltında işkenceye, tacize, tecavüze maruz kalıp serbest bırakıldıktan birkaç gün sonra kendini öldürenlerin sorumlusu da İran rejimidir.

‘İŞÇİ ÖĞRETMENİMİZ, SINIF ÖNDERİMİZ’

— Hak talebi etrafında birleşildi. Biz greve çıkıyoruz!

Özellikle öğretmen ve emekli kadınların işçi ve emekçi hareketinde önemli rol oynadığını söyleyebiliriz. Öğretmenlerin, öğrencilerinin yanında durması, okullarda protestolara katılanları kendi canları ve özgürlükleri pahasına kolluk kuvvetlerine teslim etmedikleri bir sürece şahit olduk. Öğretmenlerin hem kendi yaşam koşulları için hem Jina hareketinin bir parçası olarak grevler örgütlemesinin önemli bir kısmında kadınlar vardı.

Fabrikalarda yükselen eylemlerin ve grevlerin kısıtlı da olsa bir kısmı kadınların birliği ve dayanışmasından oluştu. Grev süreçlerinde fabrikalardaki işçilere yardımcı olmak için giysi, maske, kendini koruması için malzemeler, yiyecek ve içecek tedarikinde kadınların rolleri az değildi. Fabrikada başlayan ve sokağa taşan işçi eylemlerinde “İşçilerin çocuklarıyız, yanlarında yürüyoruz” dövizleri ve sloganlarıyla yürüyen kadınların sayısı yadsınamaz.

‘ULUSLAR SIRT SIRTA, DÜŞMAN ORTADA’

— Artık dil, ulus ve mezhep oyunları sonlandı. Bizlerin yüzü devrime…

Bu hareketin en önemli özelliklerinden biri Beluc ve Kürt kadınların harekete katılımı, Arap, Türk, Lor, Fars kadınlarının birbirine kenetlenmesi. Farklı bölgelerdeki dilleri kullanarak slogan atması, ezilen kadınların sesini yükseltmesi oldu.

Jina hareketi, ulusların ezilmişliğini teşhir eden, kadın mücadelesini ulus mücadelesine bağlayan önemli ve sonuç çıkarılması gereken bir yerde duruyor.

‘ÖZGÜRLÜK, ÖZGÜRLÜK, ÖZGÜRLÜK’

— Okullarda ders boykotu, sokaklarda en öndeyiz!

Bu sürecin bir ayağı da öğrenci hareketinin büyük illerde harekete verdiği yöndü. Özellikle üniversite kapılarının kapatılmasıyla içeride kalan öğrencilere açılan ateşler, kız yurtlarına yapılan saldırılar, kız liselerine yapılan kimyasal saldırılar bu süreçte kadın öğrencilerin ana hedeflerden biri olduğunu gösterdi. Eğitime ve toplumsal yaşama katılımıyla kadınlar bu süreçte hem öğrenci komitelerinin oluşması ve güçlenmesinde hem sokak hareketinin örgütlenmesinde etkili rol oynadı.

‘YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI’

— Bavulumu topluyorum. Tek bavulla çıkacağım…

Birçok kadın alacağı ağır hapis cezaları, işkence, sorgu sürecinde taciz, tecavüz ve kırbaç cezaları yüzünden ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Birçok süreçte uluslararası sözleşmelere dayanarak Türkiye, İran’da politik nedenlerle iltica etmek isteyenlerin ilk durağı olmak zorunda. Dolayısıyla İran’dan gelen kadınlarla Türkiye’de örülen dayanışma ağı sınırları aştı geçti.

Hareketin zaaflarının da olduğu göz ardı edilemez. Değişim için gerekli alternatifi tam anlamıyla ortaya koyamamasının, kitleye yön verecek örgütlerin oluşamamasının zayıflığını yaşıyor. Ancak Jina hareketinin birçok kazanımla birlikte İran’da ve dünyada kadın hareketi için bir mücadele deneyimi ve mirası bırakacağı ortada.

Fotoğraf: Sarkhat

İlgili haberler
Mahsa (Jina) Amini’nin ailesi ölüm yıl dönümü için...

Mahsa Amini'nin ölüm yıl dönümüne günler kala, Amini’nin annesi Mojgan Eftekhari paylaşımda bulundu:...

'Mahsa Amini isyanı zihinleri değiştirmeyi de amaç...

İranlı bir kadın olan M.F., Mahsa Amini'nin ahlak polisi tarafından öldürüldükten sonra İran'da başl...

Sıla yeni klibini Mahsa Amini’ye ithaf etti: “Kalk...

Sıla, ‘Kalksın Uyuyanlar’ şarkısının klibini İran’da başörtüsü yasasına uygun örtünmediği iddiasıyla...