DİSK’li kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla İstanbul Kadıköy'de yaptığı açıklamada, iktidarın kadın politikalarını eleştirirken, çalışma yaşamında şiddet ve tacize karşı ILO 190 sayılı Sözleşme'nin onaylanması talebini yineledi. Mirabel Kardeşler’in direniş mirasına sahip çıktıklarını belirten kadınlar, yaşamın her alanında süren şiddet ve eşitsizliğe karşı tek çözümün sendikalı ve örgütlü yaşam olduğunu vurguladı.

İstahdam politikası değili güvencesiz çalışma 

Kadınların evde, işte ve sokakta şiddetin her türlüsüyle karşı karşıya kaldığına dikkat çekilen açıklamada, siyasi iktidarın kadınları korumak yerine "aile yılı" ilan ederek kadınları yeniden itaat ilişkilerine hapsetmeye çalıştığı ifade edildi. Açıklamada, kadın emeğinin "istihdam politikası" adı altında esnek ve yarı zamanlı çalışma biçimleriyle güvencesizleştirildiği belirtilerek şu ifadelere yer verildi. 

İktidarın kadınların mücadeleyle kazandığı haklara saldırmasına ilişkin şu ifadeler kullanıldı: "Medeni haklarımız tartışmaya açılıyor, nafaka hakkımıza, boşanma özgürlüğümüze, yaşam tarzımıza, bedenimize ve irademize el uzatılıyor. Devletin kurumları, yasaları, bütçesi, eğitimi ve yargısı kadınların lehine düzenlenip uygulanmıyor, tam tersine kadınların kazanılmış haklarını tırpanlamanın aracı haline getiriliyor. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılıyor, 6284 sayılı Yasa etkisizleştiriliyor."

DİSK’li kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla İstanbul Kadıköy'de açıklama yayımladı: Eşit, şiddetsiz ve tacizsiz bir yaşam için ILO 190 onaylansın.https://t.co/xdNpkbUfwV pic.twitter.com/w3PYMlswqq

— Ekmek ve Gül (@ekmekvegul1) November 25, 2025

ILO'yu fiilen uyguluyoruz

DİSK’li kadınlar, Türkiye hükümeti ILO’nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’ni henüz onaylamasa da, sendikalı olmanın gücüyle bu sözleşmeyi işyerlerinde fiilen uyguladıklarını duyurdu. "Bizim için bu hükümler birer 'iyi niyet' maddesi değil, ILO 190’ın hayata geçirilmiş halidir" denilen açıklamada, DİSK’e bağlı sendikaların imzaladığı toplu iş sözleşmelerindeki (TİS) kazanımlar şöyle sıralandı:

◼Şiddete Karşı Koruma: İşyerinde şiddet ve tacize karşı psikolojik destek, idari yaptırım ve tazminatsız fesih hükümleri.

◼Şiddet Failine Yaptırım: Eşine şiddet uygulayan erkek işçiye yönelik mali yaptırımlar ve disiplin cezaları.

◼Kadın İşçiye Güvence: Şiddet, taciz ve mobbing vakalarında gizlilik, koruma ve ücretli izin hakkı.

◼Kadın Denetimi: İşyerinde şiddet ve taciz kurullarının kadınlar tarafından işletilmesi ve denetlenmesi.

◼Cinsiyet Eşitliği: Çalışma süresinden sayılan toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri ve risk değerlendirmelerine cinsiyet eşitsizliğinin dahil edilmesi.

◼Kota ve İstihdam: İşe alımlarda kadın kotası ve kadın istihdamının en az yüzde 30’a çıkarılması hedefi.

Şiddetsiz ve sömürüsüz bir yaşam için talepler net

Kadına yönelik şiddetin toplumsal bir sorun olduğu ve çözümünün örgütlü mücadeleden geçtiği vurgulanan açıklamada, 25 Kasım talepleri şöyle sıralandı:

◼İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Yasa etkin bir biçimde uygulanmalıdır.

◼ILO’nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi Türkiye Hükümeti tarafından derhal onaylanmalıdır.

◼Kadın cinayetlerinde ve şiddet davalarında "iyi hal" ve "tahrik" indirimlerine son verilmelidir.

◼Esnek çalışma yerine kadınlar için tam zamanlı ve güvenceli istihdam sağlanmalıdır.

◼Kreş ve bakım hizmetleri, herkesin ücretsiz yararlanabileceği bir kamu hizmeti olarak sunulmalıdır.

◼Çalışan ebeveynlere dönüşümlü ve eşit ücretli izin hakkı tanınmalıdır.

DİSK’li kadınlar açıklamayı, "Hayatın her alanında şiddete, tacize ve gericiliğe karşı birlikte direniyoruz. Emeğin örgütlü gücünü savunmaya devam edeceğiz" sözleriyle noktaladı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül