Mersin Kadın Platformu'ndan idari para cezalarına itiraz: 'Hayali suçlarla kadın mücadelesini bastıramazsınız'

GÜNDEM

24 Kasım 2025 16:19

Mersin Kadın Platformu, gerçekleşmeyen bir eyleme katıldıkları iddiasıyla üyelerine para cezası verilmesine karşı basın açıklaması yaptı.

Mersin Kadın Platformu üyeleri, yapılmadığı iddia edilen bir eyleme katıldıkları gerekçesiyle kesilen idari para cezalarına karşı hazırladıkları itiraz dilekçelerini Mersin Adliyesi'ne sundu. Dilekçelerin teslim edilmesinin ardından adliye önünde basın açıklaması yapan kadınlar, cezaların hukuksuz olduğunu vurgulayarak "Hayali suçlarla kadın mücadelesini bastıramazsınız, bu gözdağı politikalarını boşa çıkaracağız" dedi. Açıklamayı platform adına Fatoş Sarıkaya okudu.

Ortada eylem yok ama cezası var

Sarıkaya, 16 Eylül 2025 tarihinde hiçbir biçimde gerçekleşmemiş bir eyleme katıldıkları iddiasıyla en az 17 kadına Kabahatler Kanunu'nun 32. maddesi kapsamında "mülki amirin emrine aykırı davranmak" gerekçesiyle idari para cezası tebliğ edildiğini belirtti. Bu uygulamayı "hukuki görünümlü bir saldırı" olarak nitelendiren Sarıkaya, cezaların kadınların kamusal alandaki mücadelesini bastırmaya yönelik siyasi bir baskı olduğunu söyledi.

Tebligatlarda geçen yer ve tarihte herhangi bir eylemin dahi yapılmadığını vurgulayan Sarıkaya, en çarpıcı örneğin ise Kayseri Bünyan T Tipi Kadın Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Nuriye Arslan'a aynı gerekçeyle ceza gönderilmesi olduğunu belirtti. "Bir kadının cezaevindeyken dışarıda eyleme katıldığının iddia edilmesi, idarenin gerçeklikten ne kadar koptuğunu ve hukukun kadınları sindirmek için araçsallaştırıldığını açıkça göstermektedir" dedi.

Sarıkaya, Mersin Kadın Platformu'nun yıllardır sürdürdüğü mücadele geleneği ve dayanışmanın bu tür baskıları boşa çıkardığını ifade ederek, "Kadınların ve LGBTİ+ların eşitlik, özgürlük ve adalet mücadelesi bu tip cezalarla engellenemeyecek" diye konuştu.

Avukatlarıyla birlikte tüm idari yaptırımlara itiraz edeceklerini açıklayan Sarıkaya, daha önce benzer keyfi cezalara karşı yürütülen hukuki mücadelelerde mahkemelerin kendilerini haklı bulduğunu, Anayasa Mahkemesi'nin de barışçıl toplanma hakkı yönünde platformun lehine kararlar verdiğini hatırlattı. "Bugün de aynı kararlılıkla, kadınların anayasal haklarına yönelik bu saldırıların karşısında duracağız" dedi.