
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) yönetiminin, YTÜ Kadın Çalışmaları Topluluğu, Sinema ve Tiyatro Kulübünün de aralarında bulunduğu en az 11 öğrenci kulüp ve topluluğu kapatarak, kulüplerin faaliyetlerini askıya almasına tepkiler sürüyor. Kulüplere iletilen gerekçeler ise kulübün ismine ve amacına uygun faaliyette bulunmaması.
YTÜ’de kapatılan kulüpler yaptıkları ortak açıklamayla, en az 11 kulüp ve topluluğun kapatıldığını veya 1 yarıyıl faaliyetlerinin pasife alındığına dikkat çekilerek “Bu kararı tanımıyoruz. Kulüplerin kapatılma sebeplerinin açıklanmasını istiyoruz” denildi. Üniversite yaşamının sadece derslere girmekten ibaret olmadığı, kulüp ve toplulukların üniversitenin vazgeçilmez bir parçası olduğu hatırlatılarak “Alınan kararların iptal edilmesini talep ediyoruz” çağrısı yapıldı. Öğrenciler de karara tepkili, kulüpler, katılma kararını memlekette her türlü muhalif sesin bastırılmasının devamı olarak nitelendiriyorlar.
40 yıllık kulübü kapattılar
Kapatılan Sinema Kulübünden D.E, kapatılan bütün kulüplere aşağı yukarı aynı gerekçenin gösterildiğini söyleyerek “Fakat bunlar hiçbir gerçekliği olmayan gerekçeler. Örneğin biz, Sinema Kulübü olarak bu okulun en köklü üç kulübünden biriyiz ve akademik yıl boyunca neredeyse her gün etkinlik yapıyoruz. Yani bizim eksik etkinlik yapıyor olmamız mümkün değil” ifadelerini kullanarak gerekçelerin geçersiz olduğunu söyledi.
‘Öğrenciler sindirilmeye çalışılıyor’
Kapatılan tüm kulüplerin politik olarak aktif olan kulüpler olduğunun altını çizen D.E, “Örnek olarak Cevizlibağ’da kız yurdunda yaşanan taciz olayına ilişkin ilgili kulüplerin yayımladığı ortak bildiri var. Bu bildirilerde imzacı olarak gördükleri kulüpleri aslında sessizleştirmeye, susturmaya ve sindirmeye çalışıyorlar. Tiyatro Kulübü de bizim gibi çok köklü bir kulüp. Bu kulüpler, okul için çok değerli. Sırf politik kaygılarla bu değerleri kapatıyorlar” tepkisini gösterdi.
‘Kadınların güvenli alanı yok ediliyor’
YTÜ Kadın Çalışmaları Topluluğu da kapatılan kulüpler arasında. Kulüp Üyesi S.T, kararın tam da okullar açılacakken ve kulüpler üye toplayacakken verilmesinin manidar olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle kadın öğrenci sayısının daha az olduğu ve geçtiğimiz dönemlerde çeşitli taciz vakalarının yaşandığı bir teknik üniversitede topluluklarının kadınlar için bir güven alanı olduğuna dikkati çekerek “Resmi bir topluluk olmamız daha fazla kişiye ulaşmamızı sağlıyordu. Yönetim, topluluğumuzu kapatmak için uzun zamandır bahane arıyordu. Kapatılan diğer kulüpler de olumsuzluklara karşı ses çıkaran, birlikte hareket ettiğimiz kulüplerdi” diye konuştu. Bu sorunun sadece Yıldız Teknik Üniversitesi ile sınırlı olmadığını söyleyen S.T. “Her üniversitede kadın çalışmaları toplulukları baskı altına alınıyor veya kapatılıyor. İstanbul Aydın ve Uludağ Üniversitesinde de benzer sorunlar yaşandı. Rektörlerin hepsi benzer yerlerden talimat alıyor gibi. Öğrencileri korkutmaya ve her muhalif sözü bastırmaya çalışıyorlar” dedi.
‘İfade özgürlüğü ve başarı kapatıldı’
Kapatılan Münazara Kulübünden M.R. ise, teknik bir üniversitede münazara yapmanın zaten zor olduğuna işaret ederek “Herkesin teknik veya kariyer kulüpleriyle ilgilendiği bir ortamda, kulübümüz hem sosyalleşme açısından önemli bir boşluğu dolduruyordu” dedi. Kısa sürede iki ulusal turnuva düzenlediklerini üçüncüsüne hazırlandıklarını belirterek M.R. “Öğrencilerin özgürce kendini ifade ettiği ve geliştirdiği kulübümüzün kapatılması Türkiye genelinde çabalarıyla başarı elde eden öğrencilerin de önüne engel çekilmesidir” dedi.
‘İrademize darbe vuruldu’
Kulüplerin kapatılmasını eleştiren YTÜ öğrencileri, kulüpleri kapatma kararının göz korkutma amaçlı olsa da öğrencilerin önemli bir bölümünün, kapatma kararına karşı ‘Şimdi bir şeyler yapmalıyız’ diye bir araya gelmeye çalıştığını söyledi. Keza öğrenciler bu kararı kendi iradelerine darbe olarak nitelendiriyor. Bu tablonun sadece YTÜ ile sınırlı kalmayacağını ifade eden öğrenciler, tüm okullarda öğrenci kulüplerinin ses çıkarması gerektiğini yoksa bu durumun tüm üniversitelere sirayet edebileceği endişesini taşıyor.
Uludağ Üniversitesi'nden E.B.: 'Kadınların güvenli alanları hedef alınıyor'
Yıldız Teknik Üniversitesi'nde 11 öğrenci kulübünün kapatılması, Türkiye'deki üniversitelerde benzer adımların atıldığı bir sürecin parçası olarak görülüyor. Daha önce Kadın Çalışmaları Topluluğu kapatılan Uludağ Üniversitesi'nden E.B. ile yaygınlaşan baskıyı, kadınların örgütlenme alanlarının hedef alınmasını konuştuk.
“Öğrencilerin bir araya geldiği tüm alanların hedefte olduğunu bir süredir tartışıyoruz. Ancak özellikle Kadın Çalışmaları toplulukları, geçmişte de kapatıldığında yeniden açılması en çok engellenen yapılar oluyor. Kadınların kendileri için oluşturduğu güvenli alanların bu şekilde hedef alınması, örgütlenme ve ifade haklarına doğrudan bir saldırıdır.” diyen E.B., “Kampüslerde tacize uğruyoruz, yurtlara giderken zorluklar yaşıyoruz, akademiyle sorunlar yaşıyoruz ve tüm bunlara karşı üniversitelerde yalnız kalıyoruz. Kadın Çalışmaları toplulukları, bu yalnızlığa karşı bir araya geldiğimiz en önemli alanlar. Bu toplulukları hedef almak, üniversitelerin, iktidarla birlikte kadınların yaşamını hedef alması anlamına geliyor.” vurgusu yaptı.
Tek çözüm birleşik mücadele
Öğrenci topluluklarını kapatmak artık olağan bir eyleme dönüştüğünü söyleyen E.B., “19 Mart eylemlerinde gördüğümüz gibi, gençliğin hayatı ortak bir şekilde hedefe alındığında, Türkiye'nin dört bir yanından ortak sesler yükselebiliyor. Bugün de karşılaştığımız tablo bu. Üniversitelerde sahip olduğumuz tek alanlar topluluklar ve öğrenci temsilcilikleri. Bu alanların hedef alınması karşısında tek çözüm, İstanbul'dan Ankara'ya, Ankara'dan Akdeniz'e uzanan bir dayanışma ağı kurmak, mücadele etmektir.” dedi.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.