2022 yılında Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümünü kazandım. Bitirince atanmak umuduyla, kendimce bir çıkış kapısı olarak gördüğüm bu bölümü 3 yılda bitirdim. Eylül ayında eğitim bilimleri seti alarak KPSS'ye hazırlanmaya başladım. Yaklaşık 1 ay sonra KPSS sınavı kaldırıldı. Yerine AGS (Akademiye Geçiş Sınavı) getirildi. Eğitim bilimleri dersleri yeni sınavda yoktu. Çok şaşırdım, çok sinirlendim, çok üzüldüm ama yeni sisteme hemen ayak uydurmaya karar verdim. Online dersler aldım, kitaplar aldım. Gece gündüz bu sınava hazırlandım. Sınava hazırlanma tecrübesini bir kere yaşamış kişiler bunun nasıl bir stres olduğunu bilirler. Öğretmen Akademileri ile ilgili net bir bilgi yoktu; akademinin nerede açılacağı belli değil, nasıl bir eğitim alınacağı belli değil, bölümler nerelerde olacak hiçbir şey belli değil. Bunlara rağmen ben ve binlerce kişi ders çalıştık. Umudumuz, hayalimiz istediğimiz mesleği güvenceli ve daha insani koşullarda yapmaktı.

Tüm bu duygularla, belirsizliklerle sonuçların açıklanmasını beklerken bir haberle sarsıldık: Sahte diplomalar, dağıtılan sınav soruları, diploması olmayanların atanması, idareci olması... Üstelik Bakanın sınav sorularının dağıtıldığı ortaya çıktığında insanlara hakaret etmesi... İstifa olmaması... Sınavın yenilenmemesi... Bu düzenin ne zamandır bu şekilde devam ettiğinin araştırılmaması... İyi okulların geleneğinin, öğrenci profilinin, öğretmenlerinin değiştirilerek niteliksizleştirilmesi... Buradan kimlerin ne kârının olmaduğu, amaçlanan asıl şeyn ne olduğu... Hepsi belirsiz ve birileri halkın bunların unutmasını bekliyor.

Kafamdaki yüzlerce sorulardan bir kaçını samimiyetle Ekmek ve Gül okurlarıyla paylaşmak istiyorum:

-Öğretmen atamasında ihtiyaç yoksa neden binlerce kişi ücretli öğretmen olarak (taşeron) çalıştırılıyor?
-Eğitime önem verildiği söyleniyor. Ücretli öğretmenlik sistemi ile verimli bir sonuca ulaşmak mümkün mü?
-Yoksul insanların çocuklarının okuyarak bir meslek sahibi olma, statü sahibi olma, güvenceli koşullarda çalışması bu sistemde mümkün mü?
-Yoksul kesimlerde büyüyen çocukların bu sistemde gelecek hayali kurmaları mümkün mü?
-'Sıradan' insanların fabrikalarda ucuz iş gücü olmaktan başka bir seçenekleri var mı?
-Neden mezun olan hemen her meslek atanamıyor ve özel şiketlerde, fabrikalarda asgari ücret ile çalışıyor?
-Tüm bunlar aslında kast sistemi değil mi?
-"Sıradan" insanların hakim, savcı, vali, kaymakam vb. işleri yapmasının olanaksız olduğunu defarca gösterdiler. İnsanlarda bunları kabullenmiş görünüyor. "93 aldım hakimlik sınavını kazanamadım" diyen birine "insanlar torpilin yok muydu?" diye soruyor. Bu torpili olmayan, annesi babası işçi, emekçi, köylü olan "sıradan" insanların çocuklarına memur olmak, öğretmen olmak neden çok görülüyor?
-Baştan adaletsiz olan sistemde yarışan çocuklar merkezi sınavlarda bile neden hak ettiğini alamıyor?
-Bizim yaşam hakkımız neden adım adım elimizden alınıyor?

Fotoğraf: Freepik