DERGİMİZDEN
Mesela bir garsonluk ilanında normal ücret günlük 80 lira iken boyu 1.75 ve üzeri olanlar için 120 lira olabiliyor... Büyük memeli kadın da küçük memeli kadının iki katı kazanabiliyor misal!
İstanbul’daki deprem sonrası evleri hasar gören kadınlar yaşadıkları zorlu süreci anlattı: Mecburen yerin altına taşınmak zorundayım.
Hastanede hangi çalışan grubuna sorunlarını sorsanız “eleman eksikliği” cevabını alırsınız. Biz de mutfak çalışanları olarak eksik elemanla çalışıyoruz; eskiden 2 servise bakan şimdi 3 servise bakıyor
Gönül’ün anlattıklarıyla esnaf bir kadının 40 yaşından sonra nasıl işçileştiğini okuyacağız.
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden temizlik işçisi kadınlar toplanıp şiddeti konuştu. Kadınlar şiddete karşı taleplerini ve önerilerini sıraladı.
Yapılması gereken, erkek egemenliğinin baskın olduğu sendikalarda, bu engellerin ortadan kaldırılması için nasıl politikalar geliştirileceğini, hangi taleplerin öne çıkarılacağını ele almak olmalıdır.
Annemin verdiği tepki beni çok şaşırttı; ‘Kızım niye bağırmadın, kızım niye tokat atmadın, niye tepki vermedin’ Nasıl yani? Benim annem ‘Aman kızım sessiz ol, kimse duymasın’ demez miydi?
Genellikle kadın yurtlarının merkezden çok uzak, ıssız yerlerde yapılması; yurt yollarının ışıklandırılmasının zayıf olması... Hepsi dış dünyayı daha da korkunç hale getirmenin yollarından değil mi?
Aydın Üniversitesi’nden kadın öğrenciler, “Eğitim Hakkımız, Burs İhtiyacımız” kampanyasının kendileri için neden önemli olduğunu anlattı.
‘Hepimiz diğerimizin cesareti, yoldaşı, eli, kulağı ve yüreği olalım. Kapıyı çarpıp çıktığınızda dışarıda işsizlikten, fuhuştan, açlıktan ve ölümden korkmadığımız bir dünyayı birlikte yaratabiliriz.’
Yurt personelinin ve kat görevlilerinin insanca şartlarda çalışabilmelerinin sağlanması için bütün yurtlardaki görevlilerin ve biz öğrencilerin, bir arada durup ses çıkartması önemli.
İktidarın, iktidarın politikalarıyla beslenen erkeklerin kadınları eve hapsetmesine, kadınları ikinci sınıf görmesine karşı biz kadınlar sokağa çıkmaya, üretmeye, çalışmaya, ilerlemeye devam edeceğiz.
4 Kasım 2015’te 82 yaşında kaybettik Gülten Akın’ı. Dört yıl geçti, bu dört yılda onun kaleminden alıp diline yerleştirdikleriyle nice kadın kendinden “içinden geldiği gibi bir kadın” inşa etti.
Dergimizin bu sayısında ‘ölüm politikasına’ karşı haklarımızı ve hayatlarımızı savunmanın araçlarını, yol ve yöntemlerini tartışıyoruz.
Dayak. Taciz. Tecavüz. İstismar. Cinayet… Örtbas. Pişkinlik. Takipsizlik. Adaletsizlik…Öfke. Öfke. Öfke... Hayatımızın çetelesi böyle.
Emeğimizi, bedenimizi, haklarımızı, geleceğimizi kendi çıkarlarına dayanak haline getirmeye çalışanlara öfkeliyiz!
Şiddet ve kadın cinayetlerine ilişkin yaptığımız anketin sonuçları hiç de şaşırtmadı. Kadınlar devletin ve yasaların kendilerini korumadığını, şiddetin ekonomik sorunlar nedeniyle arttığını düşünüyor.
Kadınlardan aldığı destekle muhtar seçilen Sevgi Akyıldız mahallenin dertlerini anlattı; 'Kadınlar geliyor, dertlerini anlatıyorlar. O kadar farklı dertleri, sorunları var ki; aklınız hayaliniz almaz'
Sincan’da konuştuğumuz kadınların birçoğu evine sadece asgari ücretle geçindirdiğini dile getiriyor.
Konserve, kurutulmuş sebzeler, dondurulmuş gıdalar... Kış öncesi hazırlıklar sürüyor ama bu pahalılıkta kışlık hazırlık yapmak bile bütçeleri sarsıyor.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN










































