DERGİMİZDEN
Kadınlar bulundukları her alanda hem mücadele deneyimlerini dile getiriyor hem de 1 Mayıs İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü için çağrılarını haykırıyorlar...
19 Mart’tan bu yana süren eylemlerde en önde yer alan genç kadınlar, maruz kaldıkları baskıya rağmen geri adım atmıyor. Kadınların alanlardaki varlığı, mücadeleye yön veriyor.
'Özgürlük' en çok bize dair: İstanbul Üniversitesi’nden genç kadınlar, arkadaşları Selinay için de mücadeleyi sürdürüyor.
‘Direniş sandviçleri fikri, Saraçhane’deki öğrencilerin köfte ekmek alamadıklarını gören bir arkadaşımızın duyarlılığıyla doğdu.'
Kazanımlarımız tek tek hedefte. Şiddete karşı koruma yerine baskı artıyor. Ama biz susmuyoruz, korkmuyoruz, birbirimizin sesiyiz.
Aynı iş merkezinde ama farklı firmada çalışan arkadaşım Sibel öğle arası koşarak geldi: ‘Kızzzz! Borsa düşmüş, niye düştü?’ Borsada az biraz parası var da. Başladım anlatmaya...
Çağla, zorlu hayat koşullarından sonra ayakları üzerinde durmaya, kızıyla ilgilenmeye ve yaşamaya çalışan bir kadın. Onun hikayesi, Türkiye’deki tüm işçi, emekçi kadınların hikayesi.
‘Tarih boyunca burjuvazi kendi hukuk sistemini dönemin koşulları ve kendi menfaatine göre düzenleme ihtiyacı duymuştur.'
10. Yargı Paketi, şiddet faillerine kapı aralarken kadınların güvenliğini, yaşam hakkını ve eşit yurttaşlığını tehdit eden düzenlemeleri yasalaştırmayı planlıyor.
'Sıra arkadaşları olarak Rojin için ses olmaya devam ediyoruz; unutmak da unutturmak da yok, mücadelemiz sürüyor.'
‘Kürt kadınlar uzattıkları çözüm elini geri çekmiyor. Yalnızca kadınlar değil bir halk güvenle topraklarında yaşamanın ne demek olduğunu anlamak istiyor, daha fazla genç cenazesi sırtlamak istemiyor.'
‘Anlayacağınız Türkiye’de işverenler kadınları ucuz iş gücü olarak görüyor ve sömürmek için de elinden geleni yapıyor. Bu politikalar özellikle hükümetin kadınlara biçtiği rollerle şekilleniyor.’
'Osteoartrit, eklemleri koruyan kıkırdak dokusunun zamanla aşınması ve eklem sıvısının azalması sonucu ortaya çıkan kronik bir eklem hastalığıdır.'
Bayramda pazar, market cep yaksa da halkın kenetlenmesi içimize su serpti…
‘Tekstil fabrikasında ve şarap fabrikasında çalışan kadınları ziyaret ettik. Kadın esnaflarla buluşmamızın yanı sıra ulaşabildiğimiz kadınlara ulaştık ve 8 Mart’ta yapılamaz denileni yaptık.’
‘Terk edilmiş bir binadaki tiyatro sahnesinde oyun içinde oyun sergiledi Sema Keçik. Her bir oyunun insanı gerçeklerle yüzleştirmesi ve özellikle kadınlara verilen mesajlar çok çarpıcıydı.’
Bir hafta işe gitmesek, okullara gitmesek, markete gitmesek hayat durur. Binayı ne ayakta tutuyor? Kolonlar. Biz halk da memleketin kolonlarıyız.
‘Sevdiklerini geride bırakıp büyük şehirlere göç ederek düşük ücretle, sosyal güvenceden yoksun, sendikasız, düzensiz çalışmak zorunda kalmanın adıdır gündelikçilik.'
Daralttığınız duvarları örgütlülüğümüz ile yıkacağız...
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, daha eşit ve adil bir gelecek için attığımız kararlı adımların simgesi olsun.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN









































