Çileğin adını bilmeyen çocukların ülkesi
'Gelişim çağındaki çocukların temel ihtiyacı olan gıdaların tadına ve görüntüsüne yabancı olduğu koşullarda yaşamak zorunda bırakılanların ülkesi olmuş durumdayız.'

Yeni eğitim öğretim yılı derinleşen ve artan yoksulluğun gölgesinde en ağır koşullarda başladı. Çocukların çantası, kırtasiye malzemeleri, üniformaları ve servis ücretleri neredeyse asgari ücretin yarısından fazlası kadar tutuyor. Açlık sınırının altında ücretlerle geçinmeye çalışan emekçi ailelerde okulların açılmasıyla birlikte kadınların omuzlarındaki yük kat be kat artıyor. Derneğe, kırtasiye ve okul  yardımı için onlarca kadın dayanışma için başvurdu ve talepler her geçen gün şekil değiştirmeye devam ediyor. "Acaba çocuğumla aynı okulda okuyup elinde küçülmüş üniforması olanlar var mıdır?" sorusu bu dönem için en fazla karşılaşılan soruların başında geldi. Dahası birbirimizin külüne o kadar muhtaç hale gelmişiz ki "Benim çocuğum ortaokula geçti. Geçen yılın kıyafetlerini yıkadım, ütüledim. İlla ki birinin ihtiyacı olur" diye başka kadınların dertlerini, diğer çocukların ihtiyaçlarını düşünüyor artık kadınlar. 

'Defter mi alsam üniforma mı?'

Şöyle bir marketleri dolaşıp raflarda yerini almış kırtasiye malzemelerinin fiyatlarına bakarken sohbet ediyorum ayak üstü Songül ile; "Ateş pahası olmuş abla her şey. Önden bakayım fiyatlara dedim ama görmeseydim daha iyiydi. Kızım ikinci sınıfa geçti. Geçen yıldan elimizde bir şeyde kalmadı, defterin fiyatı olmuş 80 lira. Kaç tane isterler diye düşünmeden edemiyorum. Bir de abisi var o da beşinci sınıfta. Zaten ortaokul kıyafetini de alabilmiş değilim. Şimdi çocuğuma defter mi alsam yoksa üniforma mı alsam kara kara düşünüyorum" diyerek içinde kaldığı ikilemin verdiği çaresizliği bir çırpıda anlatıp aldığı bir paket makarnayla kasanın yolunu tutuyor. 

'Onlar bize söyletmekten bıkmadı ama biz de söylemekten bıkmayacağız'

Eşi tersane işçisi olan ve üç çocuk annesi olan Belgin’le sohbet ederken bir gün önce üçüncü sınıfa başlayan oğlu için yaptığı okul alışverişinin 3 bin 500 lira tuttuğunu, bunun içerisinde defter kalem dışında hiçbir şeyin olmadığını söylüyor ve ekliyor "Geçen yıldan kalan boya kalemlerini açtım. Kırık olanları bir şekilde düzelttim, cetveli, ıvır zıvırı da hepsini eskilerden kullanacağım. Kırtasiye malzemeleri çok pahalı, okul kıyafetleri çok pahalı. Ben üç çocuk annesiyim, evim kira olmamasına rağmen bütçemi zorladı. Büyük kızım liseye başladı, sadece okul kıyafetlerine 4 bin 500 lira verdim. Ortanca kızıma alabildiğim hiçbir şey yok. Ablasının geçen yıldan kalan kıyafetleriyle bu yıl idare edecek. Okulun anlaşmalı olduğu mağazadan alışveriş yapmak mümkün değil zaten. Ben bu haldeysem bir de kiracı olanları düşünemiyorum bile. Zaten eğitim sistemi de korkunç. Aşırı kaygılıyım ama çocuklarımın temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaktan başka bir şey düşünemeyecek durumdayız. Artık bu gidişata birinin dur demesi gerek. Her yıl kıyafete, deftere, kaleme bu kadar para vermek istemiyorum. Bir defter 70 lira olur mu ya! Yetkiler ısrarla sesimizi duymuyor, onlar bize söyletmekten bıkmadı ama biz de söylemekten bıkmayacağız."

Belgin çocuklarına beslenme hazırlamanın kaygısını da gütmeye başlamış. Kendi imkanlarıyla evde çocuklarına yiyecek bir şeyler hazırlarken diğer çocukların durumunu da düşünmeden edemeyen kadınlardan biri aynı zamanda: "Kantin fiyatları çok pahalı, evden bir şeyler hazırlarken fazla yapmaya çalışıyorum ki beslenmesi olmayanlarla paylaşsın çocuklarım. Bir poğaça, bir şişe suyla geleni görüyorum çünkü. Bir keresinde kızıma çilek koymuştum meyve olarak, akşam eve geldiğinde 'Anne arkadaşım bu meyvenin adını ve ne olduğunu bilmiyor' dediğinde yıkıldım."

Gelişim çağındaki çocukların temel ihtiyacı olan gıdaların tadına ve görüntüsüne yabancı olduğu koşullarda yaşamak zorunda bırakılanların ülkesi olmuş durumdayız.  

Servisler ve kırtasiye malzemeleri ücretsiz olsun

Eşi özel sektörde çalışan iki çocuk annesi Hasret’e "Çocukların okul alışverişini yaptın mı?" sorusunu sormamla birlikte başlıyor derdini anlatmaya. Bu yıl ortaokul son sınıf öğrencisi olan ve mahalle dışında bir okulda okuyan oğlunun servis ücretiyle başlıyor onun sorunu: "Oğlumun son yılı, servis ücreti için şoförü aradığımda ‘Abla tarife belli olmadı ama 6 bin 400 lira şu an için öngördüğümüz. Tarifeler açıklanıp ara tatilde de zam yapılınca 10 bin lirayı bulacak muhtemelen’ cümlesini duyunca beynimden vurulmuşa döndüm. Ben bu çocuğun sadece servisine bu parayı verirsem gerisini ne yaparım." 

Geçtiğimiz yıl bir tost ve ayranın 120 lira olduğunu, bu yıl 200 liradan aşağı çocuğuna harçlık verirse çocuğun aç kalacağını söyleyen Hasret, "Kahvaltısını evde hazırlıyorum zaten fiyatlar aldı başını gidiyor. Bir su 10 lira, bu koşullarda ne yapacağız, çocukları nasıl okula göndereceğiz? Önünde sınav var, liseye nasıl hazırlanacak bilmiyorum." diyor. Küçük oğlunun ihtiyaçlarını almadığını, abisinin okulunda dağıtılan kırtasiye malzemeleriyle onu idare edeceğini söyleyen Hasret, "Düşününce belediyeler ya da ilgili kurumlar okullar da böyle yapsalar. Servisleri ücretsiz yapıp kırtasiye malzemelerini kendi bütçeleriyle karşılasalar mesela. Bunu yapabilirler, örneğini yaşıyoruz. Benim gibi diğer aileler de bu kadar zora düşmez. Benim tek avantajım evimin kira olmaması. Bir de küçük oğluma abisine verdiklerinden okul eşyası ayırabilmem. Ben böyleyken öteki aileler ne yapacaklar nasıl karşılayacaklar bu masrafları bilmiyorum. Arkadaşımla konuştum, oğlunu sabahları arabasıyla götürüp getirecekmiş. Servis parasından bu yıl bu şekilde kurtulmuş oldum ama o olmasaydı ne yapardım bilmiyorum" diyor.

Fotoğraf: Volkan Pekal/Evrensel

İlgili haberler
Okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek haktır...

Üç yıldır kadınların memleketin dört bir yanında haykırdığı okullarda 1 Öğün Ücretsiz Sağlıklı Yemek...

Veliler beslenme çantalarını doldurmakta zorlanıyo...

Okullarda bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek kampanyasından haberdar Zekiye. ‘Ülkede bir şey olduğu a...

‘Bütün çocuklara okulda aynı yemek verilse…’

Bir çocuğun muz yiyebilirken diğerinin ona bakması ne kadar can yakıcı bir durum. Çocuk sormaz mı, ‘...