MEKTUP

‘Biz kadınlara düşen görev her zaman birliğin ve dayanışmanın yaşattığına dair olan inancımızı kaybetmeden yaşamak olmalı.’

'Biz kadınlar yediden yetmişe şiddet görüyoruz ve hayatlarımız mücadele ile geçiyor. Ben cesaretimi asla kaybetmedim, kendime olan inancım ile mücadele etmekten de hiç vazgeçmedim.'

'35-40 kişinin yemeğini yapmak, bulaşıklarını toplamak, mutfağın hijyeni için yıkamak ve temizleyip kurulamaktan canım çıkıyor. Artık ağrıdan geceleri uykuda sayıklıyorum.'

'Genç kadınlar öfkeli, kinli, cesur... Bu öfkelerini, kinlerini kime yönlendireceklerini bilecek kadar da akıllılar.'

'İnsanca yaşam koşulları, çocuklarımıza daha özgür, eşit ve emeğinin karşılığını alabildiği bir yaşam bırakabilmek için haykırdı emekliler, emekçiler, gençler.'

'İki kişi bir araya gelsek ilk konumuz illa ki geçinememek ama bitmiyor. Düzen bozuk bir kere, sağlam çark bulmak ne mümkün?'

'Daha çok dertleşmek, sorunları konuşmak ve çözümü tartışmak lazım ancak sistem bizi, özellikle de kadın emekçileri koşuşturma döngüsüne sokuyor.'

'Eğitim emekçileri olarak eşit, özgür bir yaşam, emekçiler için bir bütçe talebi ile mücadelede birleşiyoruz. 30 Kasım’da Tandoğan'dan sesleneceğiz.'

'Konservatuvara adımınızı attığınız anda karşınıza çıkan tartı, size bir okul serüveni boyunca eşlik edecek tek arkadaş oluyor maalesef.'

'İşte bu yüzden ağız dolusu diyoruz ki; 'susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz.''

Gebze'de kadınlar 25 Kasım öncesi buluşarak 'Peki Şimdi Nereye?' filmini izledi. Film sonrası kadınlar savaşa karşı kadın dayanışmasının önemini konuştu.

Sokağa çıkınca bir şeyler değişir mi? Belki hemen değil. Ama sesimiz yankılanır, orası kesin. Adı ezberimize kazınmış, bir türlü unutamadığımız, unutmamamız gereken her kadının sesi.

İşçiler birbirine güvenmeyi seçtiğinde güçleniyor. Ancak şiddete karşı mekanizmaları işletmeyenin, Yıldız’ı korumayanın devlet olduğunu da tartışmaya çalışıyor.

'Biz aynı fabrikada çalışan ve şiddet gören iki kadınız. Kim bilir yara izlerini fondötenle kapatan daha kaç kadın var. Yaralarımızı gizlememeliyiz, birlikte sarmalıyız.'

'25 Kasım’a giderken sizlere kadın dayanışmasının ve mücadelenin beni nasıl hayatta tutuğunu anlatayım…'

'Uzun yıllardır taleplerimiz görmezden geliniyor. Çocuğu olan kadın öğretmenler için okullarda açılamayan kreşler büyük bir sorun olmasına rağmen, devlet taleplerimize kulak tıkıyor.'

'Artık sadece politik ve trans bir Kürt değildim, politik trans Kürt bir göçmendim. Uyum sürecim boyunca birçok homofobik ve ırkçı tutumla karşılaştım.'

'Elimizi yıkayacak sabun yok' dediğimizde 'Bu ortamda elini yıkamasan ne olacak ki' diyorlar. İşte tasarruf denenin bize etkisi bu.

'Soruyoruz: Bu tasarruf neden sadece işçiye uygulanıyor? Bakıyoruz bize tasarruf dayatanların hayatlarından hiçbir şey eksik olmuyor.'

Özellikle 'kemer sıkmalıyız' söylemleri ve kamuda tasarruf tedbirleri gündeme geldikten sonra patronlarımıza fırsat doğdu. İlk işleri bizim gece servislerimizi iptal etmek oldu.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.