Eskinin tortularıyla hep mücadele içerisinde olan bir komünist: Rosaliya Samoylovna Zemlyaçka
Hayatını sosyalizm mücadelesine adamış, özverili, eskinin alışkanlıklarıyla da mücadele eden devrimci bir kadının biyografisi...

Rosaliya Samoylovna Zemlyaçka, 1 Nisan 1876’da Mogilyov kentinde varlıklı bir Yahudi ailenin kızı olarak dünyaya geldi. Kiev’de tamamladığı eğitiminin ardından Fransa’daki Lyon Üniversitesi’nde tıp eğitimi almaya gitti. Çarlık yönetimine karşı olan ağabeyleri, Rosaliya henüz çocuk yaştayken jandarma baskınlarıyla evlerinden alınarak tutuklandı. Ancak baskılar Rosaliya’yı devrimci mücadeleye katılmaktan alıkoyamadı. Aksine, henüz 17 yaşındayken devrimci faaliyete katılan Rosaliya, 18 yaşına geldiğinde RSDİP Kiev komitesi üyesi oldu.

O günlerde, 1 Mayıs çalışması yürütürken bir ihbar sebebiyle tutuklandı. Ağır tüberküloz hastası olması nedeniyle kefaret karşılığı serbest bırakılsa da devrimci mücadeleden vazgeçmeyişi, onun iki hafta sonra yeniden tutuklanmasına neden oldu. Üç buçuk yılını hapishanede geçiren Rosaliya’nın sağlığı hepten sarsıldı. Daha sonra Çarlık hükümetinin gözetimi altında Poltava’ya gönderilen Rosaliya, burada sosyal-demokratları bularak zaman kaybetmeksizin yeniden faaliyete başladı.

1901 yılında Lenin tarafından kendisine bir mektup gönderildi. Faaliyetlerine devrimin en önemli ayaklarından “Iskra”nın bir elemanı olarak devam etmesi istendi. Bu süreçle birlikte “Zemlyaçka” takma adıyla tanınmaya başlandı. Zemlyaçka, aynı yıl içinde, “Iskra”nın gidişatı ile ilgili bilgi alışverişi için yurtdışında Lenin ile bir görüşme gerçekleştirdi. Odesa, Ekaterinoslav gibi şehirlerde, büyük fabrikalardan işçilerin “Iskra” saflarına geçmesi için çabaladı.

Bolşevik Parti’nin örgütlenmesinin dönüm noktası olan İkinci Kongre hazırlıkları için görevlendirildi ve kongrenin ardından partinin Merkez Komitesine girdi. Ancak bir süre sonra parti içindeki uzlaşmacı tavırlar nedeniyle istifa etti. 1904 yılında 22 Bolşevik’in İsviçre’de gidişatı değerlendirdiği toplantının ardından partinin Üçüncü Kongre hazırlıklarını örgütlemek için Rusya’ya döndü ve çalışmalara başladı. Bu süreçte Bolşevik komitelerin üç bölgesel (Güney, Kafkas ve Kuzey) konferansını düzenledi. Partinin Londra’daki Üçüncü Kongresine RSDİP Petersburg delegesi olarak katıldı. Aralık ayaklanmasında Moskova komitesinin sekreterliğini üstlendi.

1906 yılında girdiği hapisten, Lenin’in Moskova’ya geldiği haberi kendisine ulaşınca kaçtı. 1907 yılında ihbar edilerek yeniden tutuklandı. 1909 yılında serbest kalınca başka bir sanayi merkezi olan Bakü’ye geçti. Fakat sağlığının giderek kötüleşmesi üzerine, yurt dışına çıkması önerildi. Bir buçuk yıl yurt dışında kaldıktan sonra Moskova’ya döndü ve entelektüeller arasında çalışmaya başladı.

1915-1916 yıllarına gelindiğinde hala Moskova’daydı ve Şubat Devriminin ilk günlerinde Moskova Komitesi Sekreteri seçildi. Bu dönemde askerler içinde çalışma, onun faaliyetlerinde önemli yer tuttu.

Devrimci faaliyetlerine devrimin ardından da devam etti. İç savaş yıllarında Kızıl Ordu’da politik çalışma yürütmek için görevlendirildi. İç Savaş sırasındaki militanca faaliyeti Parti’nin ve Sovyet hükümetinin büyük takdirini kazandı. 23 Ocak 1921 tarihli emir ile Kızıl Yıldız Nişanı ile ödüllendirilmesine karar verildi. Bu nişanı alan ilk Sovyet kadını oldu.

İç Savaşın ardından yeniden Moskova’ya dönen Zemlyaçka, hayatının geri kalanında da işçiler, köylüler, kadınlar içerisinde çalışmalarına devam etti. “Devlet aparatının iyileştirilmesi ve basitleştirilmesi alanındaki ve aparatın Sovyet ve idari organlarındaki bürokratizmle, israfçılıkla, sorumsuzlukla mücadele alanında başlayan yaygın sosyalist girişimlere uyarlanması problemi karşısındaki istisnai hizmetlerinden dolayı” 1936 yılında Lenin Nişanı ile ödüllendirildi. 1937 yılında SSCB Yüksek Sovyeti’ne vekil olarak seçildi. 1939 yılından başlayarak İkinci Dünya Savaşı yıllarında SSCB Halk Komiserleri Temsilci Yardımcılığı görevini yürüttü. Savaş sırasında “Moskova Savunması” ve “Savaş Zamanındaki Parlak Emek” madalyalarını aldı. Hayatının son yıllarında RKP(B) MK bünyesindeki Parti Kontrol Komisyon Temsilcisi Yardımcısıydı. 70. Yaşında devrime ve sosyalist anavatana katkılarından dolayı ikinci kez Lenin Nişanı ile ödüllendirildi. 21 Ocak 1947’de hayatını kaybettiğinde ardında inatçı, disiplinli ve canlı bir hayat bıraktı.

Zemlyaçka, eski sistemin alışkanlıklarını taşıyan ve bunları sürdürmekte ısrarcı kimseler tarafından hiç sevilmedi. Ancak sadeliği, duyarlılığı ve yardımseverliği onu Sovyet halkı gözünde önemli bir yere taşıyordu. Hakkında yazılan bir şiirde şöyle denilmektedir:

“Kapı kulluğu ve kış uykusundan
Sıyırmak için kendini tastamam
Portresini yoldaş Zemlyaçka’nın
As, dostum duvarına”

Yine 60. doğum gününde Pravda’da hakkında yazılan bir yazıda şöyle denir:

“Zemlyaçka gibi yoldaşlara kimi sevgi kimi kin besler. Komünizm için özveriyle, sadakatle mücadele edenler sevgi besler. Yoldaş Zemlyaçka’nın köklü ilkeliliğini, sımsıkı iradesini, Parti’ye sınırsız bağlılığını iyi bilen ve kendi üzerinde tadan bütün tortular, işçi sınıfının düşmanları, dönekler, kaçaklar ise kin besler.”

Kaynak:

Ünlü Bolşevik Kadınlar, Sorun Yayınları

https://futuristdolmen.wordpress.com/2016/07/24/zemlyachka-an-incomplete-biography/

Fotoğraf: WikimediaCommons

İlgili haberler
GÜNÜN ŞARKISI: Working Class Hero

John Lennon’un bir klasik olan şarkısını Emily Loizeau’nun piyanosuyla dinleyin bir de.

Ekim Devrimi’nin kadın portreleri

Emeği, özverisi, çalışkanlığı ve militanlığı hayranlık uyandıracak devrimin kadın karakterlerinden K...

Ekim devriminde Doğu’nun kadınları

Ekim Devrimi sadece Rus kadınlarına değil Doğu kadınlarına da eşitlik getirdi. Çürümüş düzenin en çu...