İÇİMİZDEN BİRİ
Smart Solar işçisi Birgül Ünsal, düşük ücret dayatmasına karşı grevde özgürlük ve adalet için direnen kadınların sesi oluyor: ‘Korkmamız gereken tek şey, hakkımızı aramamak.’
Dokuz yaşından beridir çalışan Sema Dilovası'nda yaşanan iş cinayetini değerlendiriyor: 'İş güvenliği için harcanacak para, o çocukların canından daha mı kıymetliydi?'
Asgari ücret tartışmaları, bütçe görüşmeleri, vergi adaleti… Hepsi Eski Tekstil İşçisi Gülcan’ın mutfağında, ödenmemiş faturaların arasında duruyor.
‘Meral’in bu çektikleri biter mi? Sanmam çünkü bu düzende Meral sadece yaşadıklarını anlatabilmiş biri.’
Divriği’de 12 kadın esnaf tarafından işletilen dükkanlarıyla bir ilki başardıklarını belirten kadınlar, ahilik geleneğini de yaşatıyor: ‘Biz açtıktan sonra bütün çay ocakları kadın oldu.’
BELLEK
1913’te New York’ta 200 bin kadın ve çocuk işçi, sefalet ücretlerine ve sağlıksız koşullara karşı greve çıktı. Dönemin haber analizlerinden kesitlerle…
Ekmek ve Gül'de, 1944’te Tanin gazetesinde yayımlanan Neriman Hikmet’in Cibali Tütün Fabrikası çocuk yuvasına dair yazısını yeniden gün yüzüne çıkarıyoruz.
122 yıl önce, 7 Ağustos 1903'te Crimmitschau tekstil işçilerinin grevi başladı.
Ravensbrück Nazi kampı, sıradan kadınların nasıl işkencecilere dönüştüğünü gösteren korkunç bir örnek olduğu kadar kampta tutsak edilen kadınların hayatta kalmak için yürüttüğü mücadelenin de örneği.
1933’te Los Angeles’ta Rose Pesotta ile kadın terziler adil ücret ve çalışma koşulları için grev yaptı; bu direniş, kadın işçilerin sesini duyurduğu tarihi bir an oldu.
MEKTUP
"Yıllardır kadınlara savunma dersleri veriliyor: 'Şöyle tut, böyle kaç, şöyle kurtul.' Peki ya üç kişi saldırırsa? Hepimizin bir anda Jackie Chan’a dönüşmesi mi bekleniyor?"
'Hiç insanlığınız kalmadı mı diyesim geliyor ama sonra düşünüyorum, diyorum ki patronun zaten insanlığı falan olmaz, onun sadece parası olur!'
'Yeni yıla girerken, bize dayatılan karanlığa rağmen umudumuzu büyüten şey yine birbirimizin sesine kulak vermemiz, omuz omuza durmamız oldu.'
‘Görünmeyen her şiddet biçimi sürer; fark edilen her şiddet ise sorgulanır, konuşulur ve değişmeye başlar.’
‘O gün orada yalnız değildim hissiyatının ne kadar güçlü olduğunu anladım. Baskılara karşı miras bırakılmış bir mücadelenin parçası olmak, tarifi imkansız bir güven ve aidiyet duygusuydu.’
DERGİMİZDEN
2025'in son sayısında kadınlar, sermaye ve devletin işbirliğini teşhir etmeye devam ederken 2026’ya ışık tutuyoruz...
Öfkemiz binse umudumuz binlerce... Haydi hediyeleşelim kız kardeşim; bir umudum sen, bin umudum ördüğümüz mücadele.
2026 yılına yaklaşırken bütçe kreşe, sığınmaevlerine, kadınlara mı ayrılacak; asgari ücret insanca yaşanılabilecek bir düzeye çıkarılabilecek mi soruları kadınların kafasında.
Eğitimi aşama aşama sanayinin ve sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillendiren hamleler çocuk emeğini sömürü çarklarına her gün biraz daha fazla sürüklüyor.
Dergimizin bu dosyasında çocuk emeğinin nasıl örgütlü ve bilinçli bir tercihle iktidarın politikaları ile yaygınlaştırıldığını ele alıyoruz.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN










































