Anket çalışması dayanışma ihtiyacını bir kez daha gösterdi
Uludağ Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu sosyal medya adaleti ve yargıya güven konuları hakkında yaptıkları anket çalışmasının sonuçlarını anlatıyor.

Pandemi sürecinde okulların kapalı olması nedeniyle faaliyetlerimizi online gerçekleştirmeye devam ediyoruz.  Canlı yayınlar ve tartışmalar ile dayanışmamızı genişlettik. Yeni dönemde gündemde olan ifşa, sosyal medya adaleti ve yargıya güven konuları hakkında üniversite öğrencilerinin neler düşündüğünü öğrenebilmek için anket etkinliği yürüttük. 118 kişinin cevapladığı anketin üniversite içerisindeki etkileşiminin geniş olduğunu söyleyebiliriz.
Katılımcılara kamuoyuna yansıyan taciz, tecavüz ve şiddet olaylarından haberdar olup olmadıklarını sorarak başlıyoruz. Anketi cevaplayan öğrencilerin yüzde 81’i bu olaylardan haberdarken, yüzde 16’lık kesimi ise kısmen haberdar. Ankete katılanların yüzde 97.5’i bu haberleri sosyal medya üzerinden öğrenmiş. Katılımcıların yüzde 35’i ise sosyal çevre aracılığıyla öğrendiğini söylüyor. Gençlerin sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanmasının yanı sıra sosyal medyanın hem hızlı hem de birinci ağızdan öğrenebilme niteliği taşıması burada önemli bir nokta. Sosyal çevre oranının yüksek olması ise öğrencilerin yaşanılan olayları kendi içlerinde tartıştıklarını ve haber akışı sağladıklarını gösteriyor.

SOSYAL MEDYANIN YARGI ÜZERİNDEKİ GÜCÜ

Katılımcıların yüzde 83’ü takip ettiği davaların adil bir şekilde sonuçlandığına inanmıyor. Kısmen inananların oranı ise yüzde 16. Yargı sistemine ne kadar güvendiklerini sorduğumuzda katılımcıların yüzde 52’si neredeyse hiç güvenmediğini ifade ediyor. İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına yönelik girişimlerin, yargıya olan güvenlerini etkileyip etkilemediğini sorduğumuzda aldığımız cevapların yüzde 79’u evet oluyor. Bu, yargının aldığı tutumun öğrenciler üzerindeki etkisini gözler önüne seriyor. Öğrencilerin yüzde 83’ü sosyal medya adaletini daha önce duymuş. Bu öğrencilerin yüzde 58’i sosyal medya adaletinin yargı üzerinde etkili olduğunu düşünüyor. Yüzde 31’i ise buna kısmen inanıyor.

DEVLETE DEĞİL, KADIN PLATFORMLARINA GÜVENİYORLAR

Katılımcılara sorduğumuz diğer bir soru kadın platformları, sosyal medya, yargı, hükümet ve emniyetin yer aldığı seçenekler içerisinde hangisine güvendikleri. Katılımcıların yüzde 50’si bu soruya kadın platformları; yüzde 28.4’ü sosyal medya yanıtını veriyor. Hükümet ve yargıya olan güven ise neredeyse yüzde 9. Emniyete olan güven ise yüzde 13.
Katılımcılara kadınların sosyal medya üzerinden faillerini ifşa etmelerine iten sebebin neler olduğunu soruyoruz. Gelen cevapların çoğu adaletsizlik, adalet arayışı, fark edilmek ve çözüm bulabilmek; başvurulan kurumların kayıtsız kalması yönünde… Yaşadıklarını anlatma gücü bulan kadınlar, dayanışma ve destek mesajları ile sarmalanırken hükümet ve yargı tarafından hedef tahtasına konulmaya çalışılıyor. Kadınların şiddet uygulayan kocasını şikayet ettiğinde karakolda barıştırılmaya çalışılması, savcılıktan uzaklaştırma kararı alan kadınların evinin önünde öldürülmesiyle adalete olan güvensizlik verileri arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu söyleyebiliriz.

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ UYGULANSIN’

Anket sonuna katılımcıların düşüncelerini ekleyebileceği bir kutucuk ekledik. Katılımcılar bu bölümde “Yaşasın kadın dayanışması”, “Asla yalnız yürümeyeceğiz”, “Artık özgür olmak istiyoruz” mesajlarını paylaştı. Yargı bağımsızlığı, İstanbul Sözleşmesi ve 6284’ün etkin uygulanması talebi de değerlendirmeler arasında yer alıyor.
Katılımcıların talepleri üniversite içinde topluluğa duyulan ihtiyacı gösteriyor. Dayanışmanın önemini bu anketimizle bir kez daha temellendirmiş olduk.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Ekmek ve Gül Şubat 2021 sayısı

Umudunu kaybetme, kadınlarla yan yana gelmekten vazgeçme, örgütlü olmaktan korkmsa… Gel; hayatımızı...

Kampüslerde genç kadınların mücadele zemini...

İstanbul Aydın Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübü yaptığı çalışmalarla ve kurduğu dayanışma ağı...

Vahşileşen ve meşrulaşan şiddetin arkasında ne var...

Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri giderek vahşileşiyor, biçimi daha da fütursuzlaşan şiddet...