‘Biz sadece sendika hakkımızı aradık’
CT Otomotiv’den sendikalaşmak istedikleri için mobbinge maruz kalan ve sonunda haksızca işten atılan işçilerden Gamze Kömür yaşadığı süreci anlattı.

Merhaba ben Gamze Kömür, CT Otomotiv firmasına 2015 yılında girdim. 2015 yılından beri çalıştığım CT Otomotiv’de, hakkımızı aramak için sendikalaşma sürecine gittik. 3 yıla yakın zamandır sendika yetkisi konusunda yasal sürecimiz devam ediyordu. Bu süreci beklerken doğum iznine ayrıldım. Hamileliğimin dördüncü ayında boyutundan dolayı çocuğu taşımakta zorluk çekiyordum. Ara sıra rapor aldığım için beni içeri çağırarak, “Senin hakkını verelim. İşsizlikten de yararlan işi bırak” dediler. Beni her zaman işten çıkartmak istiyorlardı. Ancak performansımın yüksek olması, devamsızlığımın olmayışı gibi nedenlerle bahane bulamıyorlardı. Hamilelik sürecimi böyle değerlendirmek istediler. Sendikalaşma sürecinin en başından beri içinde olduğumu ortaya koydum, hiçbir zaman geri çekilmedim ve sendikalaşma için arkadaşlarımıza bilgi verdim. Buna dayalı olarak işten çıkartmak istediler ben de kabul etmedim. Daha önce sendikalı işyerlerinde çalıştığım için bazı haklarımızı biliyordum. “Hamile olduğum için çıkartamazsın” dedim kabul etmediğimi ve yasal olmadığını söyledim. Hiçbir şey yapamadılar. Daha sonra doğum iznine ayrıldım. 26 Kasım’da geri döndüm ve döner dönmez genel müdürü gibi bazı şeylerin değiştiğini gördüm. Ama değişen her şey fabrika içindi işçi için hiçbir değişim olmamıştı. 2016 yılında yüzde 10’luk bir zammımız vardı onu geri çektiler. Biz de doğal olarak, “Fabrikanın ileri gittiğini söylüyorsunuz, yeni fabrika kuracağımızı ifade ediyorsunuz bunlara rağmen yüzde onluk hakkımızı vermediniz” diye düşündük. “Tuvaletleri düzenlemek, makineleri arttırmak bizim için değil. Bize verdiğiniz ekstra bir şey var mı? Yok. Bize asgari ücret...” Bunu işçilere aşılamak için çok çaba sarf ettim. Yılbaşında bir arkadaşımla konuşurken karar verdik. Banka promosyonları denilen bir olay var çoğu fabrikada veriliyor. Biz de arkadaşımla birlikte fabrikada bulunan şikayet ve öneri kutusuna, “Banka promosyonlarımızın bize verilmesini istiyoruz” diyerek yazdık. Şuan tabii ikimiz de işimizden olduk!

Baktık ki gelişme yok bu öneriyle ilgili bize dönüş olmadı. Biz de imza toplamaya karar verdik. Ben de bu imza toplamayı tüm arkadaşlarla konuştum. Herkese mantıklı geldi. Çünkü senede 400-500 lira bir para almak varken, bunu banka vermesi gerekiyorken neden işverene kalsın diyerek 180’e yakın imza topladık. Bunu genel müdürümüze sunduk ve değerlendireceğini söyledi. Ama bize geri dönüş yapıp “biz bunu almıyoruz” demedi. Ama ben bunu araştırdım, bunu kendileri almıyorlar ama İngiltere’den alınan bir para var yani ana firma tarafından.

Bu hakkımız onları işverenin cebinden çıkacak bir şey olmamasına rağmen vermediler. Bu onların cebine giren dört senelik paranın en azından yarısını işçiye verebilirlerdi. Ama bunu bile yapmadılar. Daha sonra 28 Şubat’ta süt iznimi kesmeye karar verdiler. “Benim bildiğim ve araştırdığım kadarıyla süt izni çocuğun doğduğu güne kadar kullanılıyor. Yaptığınız yasal değil” dedim. Benim iznimi kesemeyeceklerini söyledim ve kanuni haklarımı kullanacağımı da ifade ettim. “Git nereye istersen şikayette bulun” dediler! İnsan kaynakları müdürümüz çok insancıldır! Bende 170’i arayarak şikayette bulundum. O gün şikayette bulundum diğer sabah dönüş yaptılar. Saat 11’de bölüm sorumlum gelerek, “Gamze süt iznini uzatıyoruz. Nisan’ın 14’üne kadar kullanacaksın ama bundan sonra bir buçuk saat olarak kullanacaksın” dedi. Normalde firmada haftada bir gün kullanılıyordu. Bana, “Sen bizi böyle şikayet edersen biz de sana böyle ceza veririz” dediler! “Eee peki ben nasıl gideceğim? Fabrika oturduğum mahalle olan Darıca’ya çok uzak” dediğimde bana, “kendi imkanlarınla gideceksin” dediler. “Şikayet etmeden önce düşünecektin” dediler. Ben de yeniden şikayette bulundum ve şikayetim tekrar onaylandı ve cuma günlerini kullanmaya başladım Mart’ın 25’ine kadar. 2015’ten beri bu firmada çalışırken tek bir tutanağım bile yokken şikayette bulunduğum için insan kaynakları önce tutanak sonra ihtar ile geldi. Hakaret ettiğimi, bağırıp çağırdığımı bahane ettiler. Hakkını aramak hakaretse herkes birbirine hakaret ediyor! Ben sizin şahsınıza, kişiliğinize bir şey söylemediysem hakaret olamaz! Bu süre zarfında beni o kadar daralttılar ki, strese bağlı sütüm geri gitti. Öğleden sonra iş akdimi tek taraflı fesh ettiğimi söylediler. Hangi maddeden çıkarttığımı sorduğumda ise 22. Madde olduğunu söylediler. 22. Maddeyi bize iş daralması olarak açıkladılar ama sonra öğrendik ki, “22. Madde diğer nedenler” olarak geçiyor. Bu diğer nedenler ne? Biz sadece sendika hakkımızı aradık.

Ben sendikaya üye olduktan sonra üç bant gezdim, oradan oraya verdiler ortada gezdirdiler. Ne dedilerse yaptık. Şimdi işsizlikten yararlanamıyoruz. Sadece hakkımızı istiyoruz...


İlgili haberler
Chinatool işçisi kadınlar: Sendikamızı kendimiz se...

Gebze’de kurulu fabrikada ağırlıkla kadınlar çalışıyor. Patronların istediği sendikaya değil, kendi...

Sarı sendika istemiyoruz

Ordu'daki bir kot fabrikasında çalışan işçi, sendikalaştıkları süreçte yaşadıkları zorlukları anlatt...

Kadınlar olarak kötü çalışma koşullarına mahkum de...

İşimizi geri istiyoruz. Ekonominin zor olduğu bugünlerde iş bulmak kolay değil. Var olduğumuz fabrik...