Geçen hafta bu panoda Mirabal Kardeşler vardı, mor renkler vardı, hayatta kalma mücadelesi veren kadınların sesi vardı. Hepimiz durup baktık, bir şeyler değişmeli dedik. Ama kadına şiddeti konuşmak, o gerçekle yüzleşmek ağır gelmiş olacak ki hemen aile yılı vitriniyle üzerini örtmüşler. Daha bir iki hafta önce bu panonun önünden geçerken yüzü kızaranlar bugün aile güzellemeleri önünde poz veriyor.

Hayretle izliyoruz 25 Kasım panosu sanki bir dekorasyon hatasıymış gibi alelacele kaldırıldı.

Neden? Çünkü kadına yönelik şiddetin o sert çıplak ve rahatsız edici gerçeği, süslü aile yılı konseptinizin havasını bozdu değil mi? Şimdi sormak lazım: Siz hangi aileden bahsediyorsunuz? Kadının sadece hizmet edince sevildiği, sesini çıkardığında ayıp diyerek susturulduğu, yediği dayağın bile kutsal aile hatırına saklandığı o düzenden mi? Eğer buysa, anlattığınız panoyu değiştirince sadece kendinizi kandırırsınız. Biz orada kanayan bir yarayı gösterdik, siz ise sadece birkaç defa üzülüp geçtiniz.

En komiği de bu değişikliği proje diye alkışlayanlardı. Bu mücadeleyi sadece bir haftalık bir ödev, bir yılın teması sanıp işiniz bitince çöpe attınız. Sizin o pürüzsüz aile tablolarınızın arkasında kaç kadının hayallerinin çalındığını biz çok iyi biliyoruz. 25 Kasım panosu gerçekti, can yakıyordu. Sizin yeni panonuz ise sadece bir vitrin süsü, boş bir imaj çalışması. Okulun koridorunda bir haftadır bir onur mücadelesi vardı; 25 Kasım panosu bu ülkenin bu dünyanın en sert gerçeğini suratımıza çarpıyordu. Ama bakıyoruz ki birilerine gerçekler çok ağır gelmiş. Şimdi size şu soruyu sormak istiyoruz: Bizim günlerdir uğraştığımız emek harcadığımız o panoyu sökmek aile yılı kutlamalarınızın neşesini mi kaçırdı? sizin o dillerden düşürmediğiniz o aile yılında kadın tam olarak nerede? 

Eğer kadının sesini, isyanını ve haklarını o süslü panoların arkasına saklayabileceğinizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Bizi en çok kızdıran şeyse yaptığımız 25 Kasım panosunu bir proje, sosyal sorumluluk ödevi gibi görenlerdi. Biz bu panoyu ödev diye yapmadık. Biz o panoyu bu hayattan koparılan kadınların çığlığını belki biriniz duyarsınız diye hazırladık. Sizin için vakti dolan o pano, bizim için her gün devam eden bir mücadele. 

Aile yılı panosunu beğenenler, alkışlayanlar gerçekten neyi alkışladığınızı biliyor musunuz? Bir farkındalığın üstünün örtülmesini mi? Yoksa AKP rejiminin dayatmaları mı? Şunu unutmayın 25 Kasım bir gün değil bir kavgadır. Ve bu kavgayı projelerinize kurban etmeyeceğiz.
Biz söküp attığınız o gerçeklerin arkasında durmaya, o cümleleri savunmaya devam edeceğiz.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül