Merhaba Ekmek ve Gül okurları,

Ben metal sektöründe çalışan bir işçiyim. Eylül ayından itibaren sözleşme sürecimiz başladı. Sendikamızın attığı mesaj ile MESS’in 4. oturum itibariyle, kazanımlarımıza göz diktiğini görüyoruz. Görüşülen maddeler biz kadın işçilerin hayatında nelere sebep olacak bunu anlatmak istiyorum.

En can alıcı maddelerden biri ‘kistalyevm’ ile ilgili madde. Eğer bu madde geçerse MESS sadece çalışılan günlerin ikramiyesini ödeyeceğini, rapor ve izin alınan günler için ikramiye ödemeyeceğini söylüyor. Biz kadınlar adet dönemlerimizde bile ağır koşullar altında çalışırken, kimi zaman rapor almak durumda kalıyoruz. Çocuklarımız ya da eşimiz hasta olduğunda izin almak durumunda kalıyoruz. Mesela bizim fabrikada genellikle okulun ilk günü ve karne günü izin alabiliyoruz. Ayrıca ikramiyenin maaşlara bölünerek değil toplu olarak yıl sonunda verilmesini öneriyor. Bu açıkça, hakkımız olan ikramiyeye saldırıdır. Çıplak maaşımızın asgari ücretin çok az üzerinde olduğu ortada iken biz ev sahibine ne diyelim, kiraya yapılan zammı yıl sonunda toplu ödeyeceğimizi mi söyleyelim? Ya da dışarıda zam gelen her şeyi, üzerini yıl sonunda ikramiye ile ödeyeceğimizi söyleyerek mi almaya çalışalım?

Bir diğer madde ise hafif işlerde çalışılabilir raporu alanların kendilerine verilen işi kabul etmemeleri halinde ihbar tazminatı dahi verilmeden işten atılmalarının kolaylaştırılması. Hem evde hem işyerindeki çalışma yüzünden hepimiz üç beş yıl içinde bel-boyun fıtığı oluyoruz, ya da kadın hastalıklarına yakalanıyoruz, adet düzenimiz dahi bozuluyor. Bir kişi durduk yere hafif işte çalışabilir raporu alamaz zaten. Alan arkadaşlarımız da kendi istekleri ile çıkmaları için yine zor işlere veriliyor. Bizler için büyük bir tehdittir bu!

Bir diğer maddeye göre ise 5 günden fazla istirahat alanların 2 gününü işveren ödüyordu; artık bunu ödemek istemediğini söylüyor. Yani özel günlerimizde ya da herhangi bir rahatsızlık yaşamamız durumunda sürünerek de olsa işe gelmemizi, gelmiyorsak o günlerin parasını kesmeyi hedefliyor.

Bütün bu maddeler en çok biz kadınları tehdit ediyor. Sendikamız kadın işçiler kurulu kurmaktan bahsediyor. Bu saldırıyı püskürtmeden de tepeden inme bir kurulun çok bir işe yarayacağını düşünmüyoruz. Bugün çocuk parası alıyoruz, yarın buna da göz dikileceği kesin. Çünkü biz bir şeyleri garantiye almadıkça patronlar daha da saldırganlaşacak ve tüm haklarımızı elimizden almak için uğraşacak. Biz metal işçisi kadınlar olarak bunlara karşı bir araya gelelim, sesimizi birleştirelim.