Direncimiz direnenlere bir ışık olsun
Bir darbenin eşiğinden geçtik, darbe günlerini aratmayan zamanlar yaşadık. 12 Eylül darbesinde Mamak Cezaevinde yaşamları buluşan kadınlar kaleme aldı bu yazıyı. Dirençleri bir nebze ışık olsun diye.

12 Eylül askeri faşist cunta döneminde Askeri Mamak Cezaevinde yatan kadınlar 36 yıl sonra, yine bir eylül zamanı, 23-25 Eylül 2016’da Urla’da buluştular. 36 yıl önce, gelecek düşlerini darbeyle ezmeye çalışanlara kahkaha ve halaylarla yanıt veren Mamaklı kadınlara “Neden buradasınız?”diye sorduk.
Gördük ki yürekleri, beyinleri hiç ama hiç yaşlanmamış bu gencecik kadınların yıllar sonra olan buluşmaları sadece 36 yıl önceki yaşanmışlıkları yad etmekten ibaret değil. İstekleri, dünden bugüne, bugünden yarına ‘yaşanmışlıkları yaşamaya devam eden ortaklıklara’ dönüştürerek, ‘dirençlerini bugün direnenlere ışık’ etmek...

BAĞLILIĞIMIZI VE SEVGİMİZİ KAYBETMEYECEĞİZ
HİLAL ÜNLÜ: Beni 36 yıl aradan sonra bu kadınlarla buluşturan, orada birlikte insan olma değerlerini korumak yolunda verdiğimiz direnmeydi. Bu nedenle kardeşlerimle görüşebilmek için İspanya’dan buraya geldim. Bazılarıyla görüşmemiz ancak 36 yıl sonra burada oldu. Aramızdaki ilişki hiç değişmemiş, sanki o direnme zamanından kalan noktadan itibaren devam ediyor gibi.
BİRGÜL KAYA: Hollanda’dan geldim. Türkiye’deki mücadelenin hızlanmasında ve gelişmesinde çok emeğimiz oldu, yeniden bir araya gelelim o gücümüzü yükseltelim ve eski dostlarla bir arada olalım diye buradayım.
AYLA KÜRKÇÜ: Antalya’dan geldim. Dostlarla, arkadaşlarla, yılların birikimini paylaşmak ve birlikteliğin gücünü yeniden yaşamak... Mutluyum, sevinçliyim, çok duygulandım bir sürü anılar tekrar canlandı, tekrar bir sevgi ağı oluşturduk ve bu ağ hiçbir zaman kopmayacak. Bağlılığımızı ve sevgimizi yitirmeyeceğiz buna inanıyorum.
NESRİ ÖZKAN: 1980-83 arası Mamak’taydım. Acıyı sevinci birlikte yaşadığım insanlar hepsi, birlikte gülüp birlikte ağladığım insanlar, dayak yiyip halay çektiğimiz insanlar, oradaki mücadele gönlümde aklımda hep duruyor. Uzaklarda olsak da yıllar sonra bir araya geldiğimizde candan kucaklaştık, çok mutlu oldum.

ÇOCUKLARIMIZ BİLE BU İZLERİ TAŞIYORLAR
BANU ASENA TORUN: İsviçre’den geldim, 6,5 yıllık cezaevi hayatımın 4 yılını Mamak’ta geçirdim. Gerçekleştirdiğimiz bu buluşmadan mutluluk duyuyorum. Bugün direnlere de bir mesajımız olsun; direncimiz direnenlere bir ışık olsun.
DİLVİN AKAR SEMİZER: Oradaki arkadaşlarımla çok özel anıları paylaştık, yüreğimiz aynı şekilde çarpıyordu. Yıllar sonra bir araya gelince şunu hissettim, hala o dönemlerdeyim ve hala yürekler bende. Bundan sonra yapacaklarımızda da mutlaka geçmiş dönemde paylaştıklarımızın izleri olacak. Çocuklarımız bile bu izleri taşıyorlar.
NERMİN ŞAHİN: Mamak Cezaevinde birlikte direnişler yaşadıklarımızla tekrar bir araya gelerek anılarımızı tazeledik. Şu anda da çok benzeri şartları yaşıyoruz. Yine omuz omuza, el ele vererek, birlikte olabilmek düşüncesi ile buradayım.
ÇİĞDEM TEZEL: Beni buraya getiren hem geçmiş, hem bugün, hem de geleceğe dair bir şeyleri paylaşmak. Bu paylaşımın sonucunda belki kendimi yenilemek, daha güvenli hissetmek, daha mutlu hissetmek... Uzun zamandır hiç dokunamadığım insanlara burada dokundum.
SERAP TURGUT: Bugünkü buluşmaya duygularım getirdi. Geçmişimi tekrar yaşadım; dostluklar, sevgiler, tutkular, mücadele azmi... O güzel yürüyüşü tekrar yaşamak için geldim.
SERPİL TURGUT: Beni buraya getiren şey geçmişte bu kadın arkadaşlarımla yaşadığım o ruhu tazelemek.
EYLEM UZUN: O dönem bir çok şeyi paylaştığım arkadaşlarımla bir arada olmak gerçekten heyecan verici. Bu kitap yazma sürecinde başlamıştı. Bunu sürdürmek istiyorum çünkü bu değerler çok çok önemli.

12 EYLÜL’DEN BETER GÜNLER YAŞIYORUZ
SÜKUN ÖZTOKLU: Tekrar kızlarla bir araya gelmek, o anları anmak, onlarla kucaklaşmak çok iyi geldi bana. Giderek yalnızlaştığımız, gericileşmeyi 12 Eylülden bile beter yaşadığımız bu günlerde bu dayanışmaya çok ihtiyacımız vardı.
FATMA SUBAŞI: Buraya gelinceye kadar ağrılar, sızılar otuz yılın biriktirdiği sıkıntılar vardı bedenimde. Birden bire kapının önünde o kadınları görünce ağrılarım, sızılarım son buldu...
NAZİK YAKUPHANOĞULLARI IŞIK: Beni buraya bu arkadaşlarla yaşamış olduğum onca şeyin bende bıraktığı, sevgi, dostluk ve ortak yaşadığımız her şeye duyduğumuz saygı getirdi. Daha iyi bir Türkiye isteği ve bunun için mücadele etmiş bu kadınların bugün saçları bembeyaz olan gencecik kadınlarken yaptıkları...
ZEHRA SEYREK: Mamak’ın mücadeleci kadınlarıyla birlikte olmak bana iyi geldi. Hem geçmişi hem geleceği nasıl daha güzel kılarız geçmişten ders alarak, onu yaşamak istedim. Umutlarım biraz daha fazlalaştı.
ZELİHA TANSEL OKTAY: Beni buraya getiren temel neden o dönemde birlikte mücadele ettiğim arkadaşlarımın şu anki konumlarını merak ediyor olmak, dostlukları tekrar yaşamak, birlikte yeniden bir şeyleri yapabilmenin umudunu pekiştirmek.
SERPİLAY OKTAY: O zamanlar on altı, on yedi yaşlarındaki bizlerin en küçüğünün yaşları elliyi geçmiş, çoğumuzun torunları olmuş. Çoğunu hemen tanıyamadım, ama gözler hiç değişmemiş, aynı canlılıkla, aynı hayata bağlılıkla sevinçle baktık. İsimlerimizi hatırlamasak da gözlerimizle birbirimizi tanıdık, anladık.

ARAMIZDA OLUŞAN BAĞ YOK EDİLEMEZDİ
MÜBECCEL: Bir araya gelip oluşturduğumuz kitabın , demokrasi mücadelesinde çok ciddi bir tecrübe aktarımı olduğunu düşünüyorum. Bu birliktelik hakikaten nasıl örüldü, birbirinden farklı sosyal yapılardan gelen bu kadar insan nasıl bunu ilmek ilmek bu hale getirdi? Bu benim için çok önemliydi. Herkesin kitaba bu gözle bakmasını isterim.
SEZA MİS HOROZ: Çoğu arkadaşımla yaşam kaygısı, ekmek mücadelesi, belli sebeplerle görüşemiyordum. Bugün arkadaşlarımla olmak, o günleri anımsamak güç verdi bana.
SERPİL ZORBOZAN: Mamak benim için aile, dostluk demek. Evet zorluğu oldu fakat onu hiç düşünmedik bile. Otuz altı yıl sonra bir arada olmak bana o kadar iyi geldi ki. O küçük yaşlarda yaşadıklarımızla bugün ayakta duruyorsak o günlerin dayanışmasındandır.
NERMİN KÖYLÜ: Beni buraya getiren sevgi, dostluk, arkadaşlık direnen arkadaşlarımı görmek. Şu an çok mutluyum, sevinçliyim.
NURSEL AKUSTA: Buraya otuz altı yıl önce acıları bal eylediğimiz dostlarımı görmeye geldim. Dilerim tekrarı olur.
ZEHRA KÜRKÇÜ: Bugün burada olmak için bir sürü neden sayabilirim ama en önemlisi o dönemin karanlık günlerinde kardeşlik, dayanışma duygumuz ve otuz altı yıl sonra bu duyguyu yeniden yaşamak isteğim... Öyle de oldu.
ZELİHA ŞALCI: Hepimizin ortak paydası ezilenden, insandan, yoksuldan yana, dünya halklarının yanında olmaktı. Bunun karşılığı ise halk düşmanlarının, sömürüden yana olanların ve onun uşaklarının bizi yok etme çabasıydı. Biz bu çaba karşısında yeniden yeniden ayağa kalktık. Aramızda oluşan bağ yok edilemezdi, işte ispatı.

YAŞANMAYA DEVAM EDEN ORTAKLIKLAR VAR
MERAL BEKAR: Çeşitli illerde ve yurt dışında yaşayan bir çok arkadaşımızla bir aradayız. Çok ihtiyacımız var, özellikle bu günlerde böylesi bir arada duruşa. Çok mutluyum.
SELMA GÜRKAN: Bu bir araya gelişin arkasında direnç var, umut var, ortak mücadele var, dayanışma var. Her şeyden önemlisi sadece yaşanmışlık değil aynı zamanda yaşanmaya devam eden ortaklıklar var. Ben bu yaşanmaya devam eden ortaklıklarla kazanacağımızı düşünüyorum.
FATMA PALA: Buraya gelmemin sebebi 36 yıl sonra aynı duyguları yaşamak ve o gözlerdeki aynı ışıltıyı ve güzelliği görmek.Bunu burada gördüm ve benim hayatımda bu kavuşma çok önemli.
GÜNSELİ KAYA: O günlerde yaşadıklarımızın uygulamaları hala devam ediyor. O gün dayanışma halinde hep birlikte yaptığımız mücadelenin bugün devam etmesi gerektiğini söylemek için, geçmişteki inançlarımızı, siyasal görüşlerimizi bugün de savunduğumuzu hissedebilmek için, köklerimizin geleceğini görebilmek için ve bunun mesajını alabilmek için buraya geldim.
GÜLŞEN BEKTAŞ: Ben başka ortamlarda asla karşılaşamayacağım, tanışamayacağım insanlarla Mamak Cezaevinde tanıştım ve kopmadık, kopmayacağız. O dönemde, 36 yıl sonra tekrar bir arada olacağımızı, bu günlerin yaşanacağını bilseydim, eminim ki o süreç benim için daha kolay geçerdi.

İlgili haberler
UnutaMAMAK

Mamak Cezaevinde yolları buluşmuş kadınlar anlatıyor. ‘Kaktüsler Susuz da Yaşar’dan sonra UnutaMAMAK...