İstanbul Sözleşmesi için eğitim emekçilerinin de söyleyecek sözü var!
Ankara’dan 50 eğitim emekçisi kadının katıldığı araştırma; eğitim emekçisi kadınların İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine dair ortak tepkilerini, mücadele önerilerini ortaya koydu.

Eğitimci kadınlarla Türkiye’nin tek bir kişinin imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmasını ve kadın mücadelesini konuştuk. Belirlediğimiz sorulara birer cümleyle yanıt aradık. 50 kadınla yaptığımız bu çalışmada katılanların önemli bir bölümü sendikalı kadınlardı. Farklı sendikalara üye kadınların yanı sıra hiçbir sendikaya üye olmayanlar da vardı. Sendikalı kadınların üye durumunu belirtmesini istemedik. Çünkü amacımız kadınların İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine dair ortak tepkilerini, mücadele önerilerini ve tutumlarını belirlemekti. Sorulara kadınların verdiği cevapların bir kısmını sizlerle de paylaşmak istedik…

SÖZLEŞME ŞİDDETE KARŞI BİR DAYANAK OLARAK GÖRÜLÜYOR

İlk sorumuzda İstanbul Sözleşmesi’ni bir cümle ile anlatmalarını istediğimiz kadınlar, genelde kadınları koruyan ve önemli bir Sözleşme olduğu konusunda ortaklaştılar. Cevaplardan bazıları şöyle: “Yaşamak”, “Kadınları koruyan önemli bir sözleşme”, “Kadın mücadelesinin sözleşmesi” , “Kadına şiddetin ve aile içi şiddetin önlenmesi sözleşmesi”, “Kadın hak ihlalleri çok, kadına şiddeti azaltır”, “Çok kadın öldürülüyor”, “Kaldırılmasın, genel olarak şiddete uğrayan kadınları koruyan sözleşme”…

‘BOŞANMAYALIM DA ÖLELİM İSTİYORLAR’

Diğer bir sorumuz ise “Sizce İstanbul Sözleşmesi neden feshedildi?” oldu. Kadınların bazıları bunun seçim yatırımı olduğunu, kimisi erkek egemen sistemden kaynaklandığını söylerken “Bize uygun değil” diyen kadınlar da oldu. Cevaplardan bazıları şöyle: “Gerici zihniyetin tezahürü”, “Seçim pazarlığı”, “İdeolojik bir durum”, “Erkek egemen ataerkil sistemden dolayı”, “Kadın-erkek eşitliğine inanmıyorlar”, “Aileye karşı olduğunu düşünüyorlar”, “Boşanmayalım da ölelim istiyorlar”, “Bazı maddeleri bize uygun değil”, “İşlerine gelmiyor, güçlü kadın istemiyorlar”, “Yakında bunlar insan haklarını da yok sayarlar”, “Kadının değeri yok”, “Tarikat, cemaatler için.”

‘BİLMEYENLERE ANLATMALIYIZ’

Tepkilerini nasıl göstereceklerini sorduğumuz kadınlar arasında umutsuz olanlar olsa da çoğunluğu sokakta, iş yerinde ya da sosyal medyada mücadele edeceklerini işaret etti. Kadınların sözleri şöyle: “Sokaklarda kız kardeşlerimle”, “Sendikamın katıldığı eylemlere katılarak”, “Sosyal medyadan tepkimi gösteriyorum, çok önemli”, “Çevremde sürekli anlatıyorum, sonuna kadar direneceğiz”, “Ben eylemlere katılamam ama destekliyorum”, “Öğrencilerimize, öğretmen arkadaşlara sürekli anlatıyorum. Kadın haklarını ve İstanbul Sözleşmesi’nin önemini bilmeyenler var”, “Bilmiyorum, bizim gücümüz yetmez”, “İstanbul Sözleşmesi’ni her yerde savunacağım.”

ŞİDDET VE KADIN CİNAYETLERİ ARTACAK KAYGISI…

İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin kadınlar açısından sonuçları hakkında kadınlar, kadın cinayetlerinin ve şiddetin artacağını düşünüyor. Cevaplar şöyle: “Çekilmenin sonuçları daha çok kadın cinayeti olarak gelmeye başladı”, “Kadına yönelik şiddet artacak, devlet değer vermezse erkekler cesaret alacak”, “Daha çok şiddet göreceğiz”, “Bunlar daha iyi günlerimiz insan bile sayılmayacağız bu gidişle”, “Gericilere gün doğdu”, “Kadınlara yönelik şiddet ve tecavüz vakaları artacak”, “Daha güvensiz sokağa çıkacağız”, “Zaten uygulanmıyordu ama caydırıyordu, şimdi kalkmasının psikolojik etkisi ile kadın cinayetleri arttı”, “Ben halen niye kadınları koruyan bir Sözleşme’den çekiliyoruz, anlamıyorum”, “Bu erkeklere ‘istediğinizi yapın’ demek oluyor, sonuçlarının vebalini kim karşılayacak”, “Kol kırılacak yen içinde kalacak”, “Yakında boşanmak da yasak derlerse şaşırmayın”, “Kadınlara yönelik vahşi katliamları artacak.”

UMUTSUZ OLANLAR OLSA DA ‘MÜCADELE’ DİYEN ÇOK

“Nasıl bir mücadele tek kişinin imzasını geri aldırır?” sorusunda ise kadınlar örgütlü mücadelenin önemi konusunda ortaklaşıyordu. İster kadın örgütlerinde ister sendikalarda olsun mücadele edilmesi gerektiğini söyleyenler oldukça fazlaydı. Elbette içlerinde umutsuz olanlar ve bu karardan dönülmeyeceğini düşünenler de vardı. Kadınların cevaplarından derlediklerimiz: “Kadın mücadelesi ile”, “Sokaklarda kadın örgütlerinin çağrısı ile süren eylemlerle”, “Sendikaların kadın örgütlerinin çağrıları ile yapılan eylemlerle”, “Kadın erkek ortak mücadele gerekli, sadece kadınları ilgilendirmiyor. Birleşik mücadele gerekir, bu demokrasi mücadelesi”,” Her yeri eylem alnına çevirerek”, “Kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden asla vazgeçmezler”, “Geri çekileceğine inanmıyorum”, “Bize uymayan maddelerin çıkarılması sonucunda tekrar imzalanmalıdır”, “Sokaklarda mücadele ile”, “İstanbul Sözleşmesi kadınlarındır, imzayı biz attık geri dönmeyeceğiz”, “Gücümüzü birleştirmekten başka çaresi yok.”

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Ekmek ve Gül Nisan 2021 sayısı

Ekmek ve Gül'ün yeni sayısında kadınlar İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararına öfkelerini dile ge...

Her gün bize yaşatılan korkulara artık son

20 yaşında üniversite öğrencisi genç bir kadın, harçlığını çıkarmak için çalıştığı işyerinde, bir mü...

Tek başımıza değil! Yalnız hiç değil!

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını mahallelerindeki ka...