Ne kadar böyle gider, nereye kadar dayanabiliriz?
Akşemsettin Mahallesinde yaşayan kadınlar en temel ihtiyaca bile erişmekte güçlük çekmenin, geçim derdinin artmasının evde huzursuzluğu da artırdığını söylüyor.

Pandemi, ekonomik sıkıntı, işsizlik karabasan gibi üzerimize çöktü. Ülkede her zaman işsizlikle, geçim sıkıntısıyla karşı karşıyaydık ama hiç bu kadar yoksulluk ve açlıkla burun buruna kalmamıştık. Markete, pazara gidemez, en temel ihtiyaçlarımızı alamaz hale geldik. Kiraya, faturaya, gıdaya gelen zamlarla iyice eriyor maaşlar. Ne kadar böyle gider, nereye kadar dayanabiliriz? Eyüp Akşemsettin Mahallesinde yaşayan, kıt kanaat geçinmeye mecbur bırakılan kadınlar evde artan huzursuzluk, mutsuzlukla da baş başa, çocuklarının gelecek kaygıları, yarına dair endişeli bekleyiş hakim hanelerinde…Yine de şunda hemfikiriz; bizi bu sefalete sürükleyenlere karşı birlikte mücadele edersek değiştirebiliriz bize bu reva görülenleri.

EMEKLİ MAAŞI ZAMLARA YETİŞEMİYOR

Geçim sıkıntısını “Hiçbir şeyi yettiremiyorum” diye anlatıyor Hülya, “Daha önce emekli maaşımla ufak da olsa birikim yapabiliyordum ama artık yetmiyor. Pazarda peynire, zeytine, yumurtaya her hafta zam geliyor. Geçen mart ayından beri kendi ekmeğimi evde yapıyorum, Martta 7 lira 25 kuruş olan un şu an 12 lira 70 kuruş. Küçük çocukları olan ve asgari ücretle çalışıp aynı zamanda kira ödeyen biri nasıl geçinebilir bu hayat pahalılığında? Kış geldiğinden beri doğal gaz yakmıyoruz evde. Geçen kar yağınca birkaç gün açtık, buna rağmen 200 lira fatura gelmiş. Komşularımıza 400 - 500 lira geliyor, benim bu kadar faturayı ödemem mümkün değil. Emekli maaşıma 150 lira zam geldi, 40 lira olan yağ 70 lira oldu. Artık marketler pahalılık yüzünden gıda gramajlarını küçültmeye başladılar.”

‘HAYATIMIZ KREDİ KARTIYLA DÖNÜYOR’

Derya, “Markete her gittiğimde bir önceki aldığım ürün ya zamlı fiyatıyla ya da aynı fiyat ama daha düşük gramajlı olarak karşımıza çıkıyor. Gıda, fatura ve kiraya yapılan zammın yanında asgari ücret zammı komik kalıyor. Hayatımız kredi kartlarıyla dönüyor, Onun da asgari tutarını ödeyebiliyorum sadece. Evde üniversiteye giden kızımla iki kişiyiz. 1500 lira emekli maaşıyla kirayı ödeyebiliyorum yalnızca, çalışmama rağmen ay sonunu zor getiriyoruz. Ekmek 2 lira olmuş, ev kirası, fatura, kredi kartı ödemeleri ile elde hiçbir şey kalmıyor.”

‘EVDE HUZURSUZLUK, ÖFKE, CİNNET HALİ HAKİM’

Songül de ekonomik sıkıntıların ve işsizliğin ailede büyük bir huzursuzluk ve mutsuzluğa sebep olduğunu aktarıyor. “Hiç huzurumuz kalmadı, hep bir gerginlik var ailemizde, küçük bir marketimiz var yeni açtık, aylarca iş olmadı. Evde 4 çocuk, bir oğlum nişanlı, eve giren doğru dürüst bir gelir yok. Geçim sıkıntısından dolayı evde bir cinnet hali, huzursuzluk var. Büyük kızım tarih öğretmeni fakat atanamadı, iş de bulamıyor. Bu sebeple depresyonda, bir kez intihar girişiminde bulundu. Tüm bunların sorumlusu bizmişiz gibi bize karşı aşırı öfkeli. Tam bu çaresizlik içinde ayakta durmaya, çocuklarımıza destek olmaya çalışıyoruz ama elimizden bir şey gelmiyor.”

‘ÇOK YIPRANDIK, MUTSUZUZ’

Filiz, özel bir dershanede çalışıyor. Pandemiden dolayı kapatılınca kısa çalışma ödeneği ile yaşamaya başladı. “Devletten aldığım 1100 lira ile geçinmeye çalışıyorum. Eşim boyacı ustası, bu dönem işler yok, her zaman çalışamıyor bu sebeple. Bir kızımız var, onun ihtiyaçlarını elimizden geldiğince karşılamaya çalışıyoruz ama pek mümkün olmuyor.

Pazar fiyatları berbat, kilo ile hiçbir şey alamıyorsun, taneyle alıyoruz. İhtiyacımız olanların çoğunu da alamadan çıkıyoruz pazardan. Maddi manevi çok yıprandık. Sadece biz değiliz bu durumda olan. Karı koca işsiz olan arkadaşlarımız var, çocukları için ekmek alacak parası olmayan, kirasını ödeyemeyen arkadaşlarımız var. Yardım da edemiyoruz, bu durum ayrıca bizi yıpratıyor ve mutsuzluğumuzu ikiye katlıyor.”

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Ayaklarımda 3 kat çorap, kafamın içinde bir doğal...

‘Eyyy İGDAŞ, benim 1 aylık maaşıma karşılık 3 fatura göndermeyi nasıl başardın? Ayağımda 3 kat çorap...

Bu sıkışmışlığa katlanmamayı seçtim

13 yaşından beri tekstil işçisi Aliye, yokluğa, şiddete, sıkışmışlığa, ümitsizliğe katlanmamayı seçe...

Bu eller, yarınından endişe eden ev işçisi Ömür’ün...

Ev işçisi Ömür, ağızdan çıkacak bir söze bakılan, hastalıkların kol gezdiği, geleceksizlikle anılan...