Çanakkale 8 Mart Kadın Platformu kadın cinayetlerine ve üniversitede yaşanan tacize karşı dün akşam saatlerinde İskele meydanında basın açıklaması yaptı. 

"Şiddetsiz yaşam, güvenli kampüs istiyoruz" denilen açıklamada kadına yönelik şiddet ve cinayetlerde cezasızlık politikalarının her gün kadınların canına mal olduğuna dikkat çekildi. 

"Çanakkale’de Zeynep Zan boşanma aşamasında olduğu Uğur Zan simli erkek tarafından sokak ortasında başından vurularak öldürüldü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun açıkladığı verilere göre sadece Nisan ayında 29 kadın cinayeti 14 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Kadınlar bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da şiddete, eşitsizliğe, baskılara karşı yılmadan mücadeleyi sürdürecek. Katilleri ödüllendiren değil, kadınları koruyan bir düzen ve gerçek adalet istiyoruz." denilen açıklamada, 

Çanakkale’de 16 Şubat 2024 tarihinde Biga’da Saliha Gizem Yıldızhan bir süredir ayrı yaşadığı boşanma aşamasındaki eşi Fırat Yıldızhan tarafından katledilmesi açıklamada hatırlatılırken, "12 Mart’ta Çanakkale’nin Gelibolu ilçesinde Canan K. Oğlu Furkan T. Tarafından bıçaklanarak yaşamını yitirdi. 30 Ekim 2024’te, Çanakkale’nin Hamidiye Mahallesi’nde, ÇOMÜ öğretim üyesi Tuğba Yavaş, 5. kattaki evinin balkonundan park halindeki bir motosikletin üzerine düşerek hayatını kaybetti. Aynı üniversitede akademisyen olan eşi Alptekin Yavaş cinayet şüphesiyle tutuklandı, yargılama devam ediyor." denildi.

"İstanbul Sözleşmesinin iptali, 'Aile Yılı' söylemi altında kadınları şiddetten koruyan yasaların hedef haline getirilmesi, eşitlik hakkına karşı yürütülen kampanyaların sonucu, kadınların her gün en yakınındaki erkekler tarafından şiddete uğraması, öldürülmesi, LGBTİ bireylerin ötekileştirilmesi, canavarlaştırılması, nefret suçları ve söylemlerinin meşrulaştırılması olarak toplumda karşılık buluyor." denilen açıklamada Çanakkale'de yurtların etrafındaki güvenlik sorununa dikkat çekildi:

'ÜNİVERSİTELERDE ŞİDDETE KARŞI ÖNLEM ALINSIN'

Binlerce öğrencinin yaşadığı bir kent olan Çanakkale”de gerek kampus gerekse yurtların etrafında yeterli güvenlik önlemleri alınmadığından kadınlara yönelik fiziksel ve sözlü taciz her geçen gün artıyor. Ancak bir çok kez korku ve kamu kurumlarına güvensizlik nedeniyle mağdur kız öğrenciler şikayette dahi bulunamıyor.  Daha 11 Mayıs Pazar günü bir kadın öğrenci kampüsteki yurduna giderken otobüste bir erkeğin tacizine uğramış, aynı tacizci elini kolunu sallayarak yurdun kapısına kadar çıkabilmiş ve burada da farklı öğrencilere sözlü taciz ve tekliflerine devam edebilmiştir.  Söz konusu öğrenci eylemleri, forumları olunca tüm yetkiye sahip okul güvenliğinin bu tacizlere ve tacizcilere karşı hiçbir önlemi ve tepkisi yoktur. Üniversitede ve yurtlarda kadına yönelik şiddet ve tacize karşı önlemlerin arttırılması için tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz. Kampüs içinde sadece öğrencilerin kullanacağı ring araçlarıyla toplu taşımanın sağlanmasını istiyoruz.

Okunan açıklamada kadınlar şiddetsiz, tacizsiz bir toplum için mücadele çağrısı yaptı: 

Üniversitede şiddet, cinsel taciz ve hak ihlallerinin önlenmesi, bu suçlara karşı gerekli yaptırımların uygulanması ve cinsiyet eşitliğini gözeten politikaların yaşama geçirilmesi için cinsel taciz ve şiddeti önleme birimi kurulmalıdır.  

Fotoğraf: Ekmek ve Gül