Yeşil Sol Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu, sığınmaevlerine ilişkin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi verdi.

Soru önergesinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı başta olmak üzere belediyeler ve ilgili kamu kurumlarının sığınmaevleri ile ilgili çalışmalar yürütüyor olsa da yetersiz kaldığını söyleyen Kordu, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı açıklamasını hatırlatarak “Üç büyük kentin büyükşehir belediyelerinin bile henüz sığınağı olmadığını, üstelik Ulusal Eylem Planı’nda da bu konu öncelikler arasında yer almadığını” dile getirdi.

‘CİNSİYETÇİ BAKIŞ AÇISI KADINLARIN YAŞAMINA MAL OLUYOR’

Bu konuda etkin bir sonuç alınması için yasaların cinsiyetçi bir bakış açısıyla uygulanarak kadınların yaşamına mal olan sorunlu uygulamaların düzeltilmesi, kadın politikalarının uygulanması için toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin oluşturulması, hakim, savcı başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarındaki personellerin toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve erkek şiddetine dair eğitimlerinin etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi, STK’ların, ilgili kurumların ve meslek odalarının bu konuda harekete geçirilmesini teşvik edici çalışmaların yapılması gerektiğini vurgulayan Kordu, “Özellikle yasaların cinsiyetçi bakış açısıyla uygulanmasından dolayı pek çok kadının yaşamına mâl olmaktadır.

‘KADINLAR GÜÇLENDİRİLMELİ’

Kadın sığınmaevlerinin kadınların sığındıkları, kendilerinin güvende hissettikleri mekanlar olması gerekiyor. Dolayısıyla kadın sığınmaevlerinin özellikle engelli kadınların ihtiyaçları gözetilerek, erişilebilir hale getirilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte sığınmaevleri engelli çocukların anneleri ile birlikte kalabilecekleri şekilde planlanmalı, sığınmaevleri ve annelerin ihtiyaç duydukları zaman aralıklarında hizmet verebilecek gündüz destek merkezleri kurulmalıdır. Şiddete maruz kalan kadınların sığınmaevlerinde 6 ay kalabilmeleriyle sınırlı olması kadınların 6 ayın sonunda ya baba evine ya da şiddete maruz kaldığı kocasının yanına dönmeye mahkum edilmektedir. Bu nedenle sığınmaevlerinde kalan kadınların ekonomik ve sosyal olarak yaşamını sürdürecek politikaların üretilmesi ve uygulanması gerekmektedir” dedi.

Kordu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın yanıtlaması istemiyle şu soruları sordu:

1- Türkiye genelinde kadın sığınmaevlerinin sayısı ve illere dağılımı nedir? Kadın sığınmaevlerindeki kapasite sorunun çözüne yönelik bir planlamanız var mı? Sığınmaevlerinde çocuklarıyla birlikte kalan kadın sayısı kaçtır?
2- Kadın sığınmaevlerinde kalan kadınların meslek edinmeleri ve hayatlarını devam ettirebilmeleri için meslek edinme seminerlerinden yararlanmaları hususunda bakanlığınızca ne tür projeler, kurslar ve eğitimler düzenlenmektedir?
3- Yerel yönetimlerin şiddet yaşayan kadınlara yönelik ücretsiz olarak, uzun süreli hukuksal yardım ve tıbbi tedavi desteği verecek barınma, mesleki eğitim ve iş olanaklarına kavuşmalarını sağlayacak, çocuklar için kreş ve eğitim olanakları sağlamalarına yönelik bir politikanız var mıdır?
4- Kadın sığınmaevleri engelli kadınların kalabilecekleri şekilde dizayn edilmiş midir? Engelli kadınların çocuklarıyla veya kadınların engelli çocuklarıyla birlikte kalma imkanı var mıdır?
5- Kadın sığınmaevlerinde kalan engelli kadın sayısı kaçtır? Kadın sığınmaevlerinde engelli çocuklarıyla birlikte kalan kadın sayısı kaçtır?
6- Kadın sığınmaevlerinde çalışan personel sayısı ve niteliği hakkında bilgi verebilir misiniz? Personelin eğitimi ve desteklenmesi konusunda süreklilik arz eden bir uygulamanız var mıdır?
7- Kadın sığınmaevlerindeki güvenlik önlemleri ve kadınların mahremiyetinin korunması konusunda nasıl bir denetim ve düzenleme mekanizması bulunmaktadır?
8- Kadın sığınmaevleriyle ilgili veri toplama ve izleme süreçleri nasıl yürütülmektedir? Bu süreçlerin etkinliği ve şeffaflığı nasıl yürütülmektedir?
9- Başta Kürtçe (Kırmancki (Zazaki) ve Kurmanci) dilini konuşanlar olmak üzere Türkçe dışında dil bilmeyenler için kadın sığınmaevlerinde tercüman var mıdır?

Fotoğraf: Ekmek ve Gül