Migros Depo İşçisi Sevda: Biz kazandık, sıra direnişteki diğer işçilerde
Direnişin kendilerine yeni şeyler öğrettiğini söyleyen Migros Depo işçi Sevda Kırca: ‘Kadın kadının kurdudur diye bir söz vardır, direnişin bize öğrettiği ise kadın kadının kurdu değil yurdudur oldu.’

Türkiye’nin dört bir yanında işçi direnişleri sürüyor; kimi kazanımlarla sonuçlanıyor, kimi patronların her türlü saldırılarına rağmen işçilerin kararlılığıyla sürdürülüyor, bu cesaretin bulaşıcılığıyla da kimi yerlerde yenileri başlıyor. Esenyurt’taki Migros Depo işçilerinin de direnişleri kazanımla sonuçlandı. Direniş sürecini konuşmak üzere buluştuğumuz Sevda’nın gözlerinden mutluluğunu, heyecanını, mücadele edip kazanmış olmanın hazzını okumak hiç zor olmuyor.

Sevda Kırca, yaklaşık 9 ay Migros’un Esenyurt Deposunda çalışmış. İlk başta eylemi desteklemeyenlerden olduğunu söylüyor Sevda. Sonra bakmış 80’i aşkın işçi bir anda işten çıkartıldı vicdanı el vermemiş ve arkadaşlarına destek vermiş. Ailesinin direnişin bir parçası olmasına normalde çok karşı olacağını ama onlara işten çıkarılan işçiler olduğunu söylediğinde “girip çalışırsan vicdansızsın, asla böyle bir şey yapma” yanıtıyla karşılaştığını, bunun da ona bir dayanak olduğunu söylüyor. Arkadaşlarının darp edilerek gözaltına alındığı günün ertesi, erkenden gitmiş işyerine ve idari izne çıkarıldığını öğrenmiş. Sonra da Migros’un işten çıkarttığı 257 işçiden biri olmuş.

‘AYNI YOLDA YÜRÜYORUZ’

“Biz içeriyle de hiçbir zaman bağımızı koparmadık” diyen Sevda, içerideki yani çalışmaya devam eden kadın işçilerin direnişe destek veremediği için yaşadığı kaygıları da anladığını ifade ediyor. Ve içerideki arkadaşlarına kırgınlıkları olmadığını, bu kazanımı birlikte kutladıklarını çünkü bu kazanımın tüm depolardaki işçilerin kazanımı olduğunu şu sözlerle vurguluyor: “Pazartesi kutlama yaptık, içerdeki arkadaşlarımızı da çağırdık, biz direndik ama hepimiz ücretli çalışanlarız. Biz kazanınca onlar da kazanmış oldu. Dargınlık kırgınlık olmasın aramızda. Hepimiz aynı gemideyiz, aynı yolda yürüyoruz.”

Patronların gözünde işçilerin çok farklı bir yerde olduğunu ifade ediyor Sevda. Bunu Divriği’de iş bırakan madenciler de, Antep’teki tekstil işçileri de, Farplas’ın eşit işe eşit ücret alamayan kadın işçileri de farklı şekillerde ifade ediyor: İşçiyi insan yerine koymuyorlar. “Bizi muhatap alamayacak kadar büyük görüyorlar kendilerini. Biz onların gözünde çok farklı bir yerdeyiz” diyen Sevda, zenginliği üretenlerle, zenginliğe sahip olanlar arasındaki korkunç makasa işaret ediyor: “Yasemin Özilhan 45 bin liralık krem kullanıyor. Şu gelir eşitsizliğine bakar mısın? Ama biz 4 liranın peşindeyiz. Ve o 4 lirayı da fazla görüyorlar.”

Sevda Kırca| Fotoğraf: Ekmek ve Gül’ün Migros depo işçisi kadınlarla yaptığı video röportajdan ekran görüntüsü alınmıştır

HİÇBİR ŞEY BİTMEDİ!

DGD-SEN üyesi işçilerin direnişi sonucunda işten atılan 257 işçinin geri alınması, net ücretlere 325 lira zam yapılması, prim sistemiyle ilgili yaşanan sorunların giderilmesi ve işçi sağlığı iş güvenliği önlemlerindeki eksikliklerin giderilmesi üzerinden anlaşmaya varıldı. Ancak Sevda “Hiçbir şey bitmedi” diyor: “Evet Migros işçileri kazandı ama daha Farplas var, Yemeksepeti var, maden işçileri, Antep’teki tekstil işçileri var…Hepsinin kazanmasını bekliyoruz.”

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı da olan Migros’un sahibi Tuncay Özilhan’a karşı kazandıklarını belirten Sevda, “Biz 50-100-150 kişiydik ve biz kazandık. Biz kazandıysak Farplas neden kazanmasın, Yemeksepeti neden kazanmasın?” diye konuşuyor.

Bu kazanımlarının sadece direnişteki işçileri değil diğer işyerlerindeki işçiler üzerinde de büyük bir etkisi olduğunu düşünüyor Sevda: “Bizim yolumuzu açanlar vardı, biz onların yolundan gittik; şimdi birçok kişi bizim yolumuzdan gelecek. Yemeksepeti kazanınca onların yolundan gidilecek, ben büyüyerek devam edeceğine inanıyorum.” Cesaretin bulaşıcı olduğunu söyleyen Sevda, “Bugün ya da yarın Türkiye’deki bütün işçilerin ayağa kalkacağını düşünüyorum. Sıra hepimizde. Biriz, birlik olmalıyız” diyor.

Migros Depo direnişçisi kadınlar| Fotoğraf: Ekmek ve Gül

KADIN KADININ KURDU DEĞİL YURDU!
Çalıştıkları depo Türkiye’nin en büyük depolarından biri. Bu ister istemez işçiler arası ilişkileri de etkiliyor. Bazen çalışırken arkadaşlarını hiç göremediğini söyleyen Sevda, direniş sırasında çok samimi ve güç veren bir ortam oluştuğunu anlatıyor: “Kadın kadının kurdudur’ diye bir söz vardır, dedikodu vs. vardır. Dışarı çıktığımızda o ambiyans tamamen kayboldu. Tüm kadınlar sıkı fıkı oldu. Aslında kurdu değil yurduyuz. Konuşmayan abiler vardı, birlikte oturuyorlar, halaylar çekiyorlar… Asla fikirlerimiz bir değil dediklerimle şimdi el eleyiz. Türkiye’de tüm işçiler bir olursa, bu bağı kurarlarsa hepsi aynı şekilde kazanır. Hepimiz el ele verirsek o bağ zaten kurulacak aramızda. O kıvılcımı yaktığımızı düşünüyorum.”
Tüm işçilerde kazanmanın güveninin oluştuğundan bahseden Sevda, “Birbirimize güveniyoruz. Bizim için çok büyük bir şey” diyor. Çalışmaya başladıklarında da bu güvenin, direnmenin yarattığı yakınlığın değişmeyeceğini “Kadınlarda ‘Artık işe gittiğimde arkamda bir sürü insan göreceğim’ güveni var. Dedikodunun önünü de kapatmış olduk. Herkesin iki yüzü olur, hepsi kalktı ortadan, artık dümdüz bir cam var bizim önümüzde. İçerdekilerle de aynı şekilde olacağını düşünüyorum” diye ifade ediyor.
SEN KİMDENSİN?
Sosyal medyadan yapılan “Onlar bize destek vermediler ben de onlara vermem” şeklinde yorumlara da yanıt veren Sevda, “Biz hiç sormadık sen kimdensin senin dinin ne ırkın ne diye. Bana ne hangi partiye oy vermiş, ben ekmeğimin davasındayım. Ha kapalı ya da açık ha küpeli, ekmek davası peşindeyiz” diyor.
‘İŞÇİLERE BUNU REVA GÖRENLER UTANMALI’

Migros’un sahibi Tuncay Özilhan’ın Beykoz’daki evinin önünde yaptıkları eylem sırasında darp edilerek gözaltına alınmalarına dair “Kimsenin kapısı önüne gitmek istemezdim ama gelin görün ki gitmek zorunda kaldım hakkımızı aramak için. Yaklaşık 80 arkadaşımla villaya gittik ve 250’den fazla polis var. Sokakta anayasal hakkımı kullanıyorum, kimsenin malına zarar vermiyorum, kimseye hakaret etmiyorum, orada çıkıp açıklama yapıyorum, derdimi anlatıyorum. Bir anda etrafımızı çevirdi polisler” diye anlatmaya başlıyor. Polisler etraflarını çevirince çok kötü hissettiğini belirten Sevda, “Sonuçta ezilen biziz, zengin olan taraf her şeyi yapabilecek potansiyelde. O adamı, bir kişiyi korumak için 250-300 kişiyi koymuşlar bizim önümüze. Türkiye için bence utanç kaynağı o tablo. İşçilere bunu reva gören herkes utanmalı.”

Manşet fotoğrafı: MA

İlgili haberler
Migros depo işçisi kadınlar: İnanıyoruz, biz kazan...

Yüzde 8’lik ücret artışına karşı eylem yapan ve işten atılan Esenyurt Migros depo işçisi kadınlar, ç...

Migros depo işçileri TÜSİAD önünde eylem yaptı

Kocaeli Şekerpınar Migros depoda çalışan ve ücretsiz izne çıkartılan işçilerin direnişi sürüyor. İşç...

Migros depo işçisi: 700 işçi iki lavaboyu kullanıy...

Migros depo işçisi iken sendikalaşan işçiler ücretsiz izne çıkarıldı. Görüştüğümüz İşçi kadınlar ücr...