
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı alındığı günden sonra Türkiye’nin her bir yerinde kadınlar karara tepki gösterdi. Bizler hâlâ İstanbul Sözleşmesi’nin kadınlar için hayati önemini hatırlatmaya ve sözleşmeden vazgeçmediğimizi söylemeye devam ediyoruz.
Aradan geçen dört senede yüzlerce kız kardeşimizi kaybederek sözleşmeden çekilmenin acı ve somut sonuçlarını görüyoruz. Bizler Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği olarak dokuz senedir hiç görmediğimiz kadar kadınların vahşice katledilmesinin canlı tanıkları olduk. Yanı başımızda, mahallemizde yaşanan kadın cinayetleri her geçen gün çoğalıyor ve vahşileşiyor.
Ağabeyi tarafından kafası kesilerek tüm mahallenin gözleri önünde balkondan atılan kız kardeşimizin ölümü hâlâ gözümüzün önünde. Evli olduğu erkek tarafından “Ben öldükten sonra sana bakan olmaz” diyerek hayatı elinden alınan kız kardeşimiz gibi birçok olayı İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldıktan sonra yaşadık biz. Şimdi dönüp baktığımızda İstanbul Sözleşmesi kaldırıldıktan sonra ortaya çıkan şiddet tablosunun daha da büyüdüğünü ve çoğaldığını yaşayarak görüyoruz. Derneğin son zamanlarda en çok kapısını çalanlar şiddet, istismar yaşayanlar. Bu yüzden “İstanbul Sözleşmesi uygulanırsa yaşatır” bizler için bir söz değil bir gerçektir. O yüzden sözleşmeden vazgeçmiyoruz. Öte yandan 6284 sayılı Kanun hâlâ yürürlükte ama onun da etkin uygulanmadığı ortada. Bizler 6284’ün etkin uygulanmasını ve İstanbul Sözleşmesi’ne takrar dönülmesini talep ediyoruz.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.