Bir iş arama deneyimi: İş görüşmelerinde özel hayat soruları, iş arayana kölelik koşulları
Yaklaşık 6 aydır işsizim. Sayısız iş başvurusunda bulundum, kimse asgari ücret vermiyor sigorta yapmıyor, veren firmalar da yaş sınırlaması koyuyor. Peki biz nasıl yaşayacağız, nasıl geçineceğiz?

Ben Adana’dan Aynur, 36 yaşındayım. Özel bir firmada sekreter olarak çalışıyordum. Firmada toplam 2 personeldik. Yaklaşık 6 yıldır bu firmada çalışıyordum. 2020 mart ayında kapanma süreci yaşandığı dönemde bile hiç ara vermeksizin çalıştık.

Devlet kapanma döneminde evde kalıp, çalışmayanlar için bin 600 lira destek vermişti. Patronumuz işe gelmemizi ve o parayı çekip kendisine vermemizi istedi. İşsizlik sorunu ile karşı karşıya kalmamak için kabul ettik.

Her ay devletin bize verdiği bin 600 lirayı bankadan çekip patrona veriyorduk. Devletten teşvik aldığımız için primimizi yatırmadı. O dönemin asgari ücreti olan 2.825 lira maaş aldık. Bir yıl böyle geçti, biz artık primimizin yatmasını talep edince patron bize isterseniz böyle çalışın “İsterseniz bin lirayı alıp evinizde oturun” dedi. Zaten pandemi sürecinde geçim sıkıntısı çekiyorduk bir de maaşın yarı yarıya düşmesi evi geçindirmekte bizi çok zorlayacaktı, yine işsiz kalmamak için kabul ettik, tam 1 buçuk yıl bu şekilde çalıştık.

Bu 1 buçuk yılın sonunda ısrarlarımız neticesinde primimiz yatmaya başladı. Aradan 3-4 ay geçtikten sonra patron beni ofisine çağırıp “Artık seninle yollarımızı ayırıyoruz, senin yerine eşim gelip çalışacak” dedi ve beni işten çıkardı.

GENÇ YAŞTA ‘TECRÜBESİZ’ DİYORLAR, TECRÜBELİYE YAŞINIZ İLERİ BAHANESİ SÜRÜYORLAR…

İşten ayrıldıktan sonra işsizlik maaşına başvurdum, bin 160 lira işsizlik maaşı bağlandı. İşsiz kalınca hemen iş aramaya başladım. Bazen İŞKUR yönlendirmesi bazen de eş, dost, akraba aracılığıyla iş başvurularında bulundum. İlk gittiğim görüşme bir inşaat firmasıydı. Görüşme randevusu almak için aradım. Görüşme saatine 18.30 dediler, ne olur ne olmaz diye ilk görüşmeye erkek kardeşim ile gittim. Biz gittiğimizde tüm ofis çalışanları gitmişti. Patron beni bekliyordu. İlk görüşmede firmanın çalışma faaliyetlerini anlattı. Sonra da “Sigara kullanıyor musun? İçki kullanıyor musun? Hayatında biri var mı? Arkadaş grubun var mı? Çok gezer misin?” gibi sorular sordu. Bu sorulara çok anlam veremesem de konuyu geçiştirdim. Kardeşimle çıktık, her şey çok saçmaydı.

Bir iki gün sonra yine 18:30’da görüşmeye gelmemi söylediler. Ben de işe alınacağımı düşünerek gittim. İkinci görüşmede yine ofiste kimse yoktu, ısrarla “Hayatında biri var mı, evlenmeyi düşünüyor musun?” diye sordu. Bu sorular karşısında ben işi kabul etmeyeceğimi söyleyip oradan ayrıldım.

İlk görüşmede yaşadıklarımdan dolayı moralimi bozmamaya çalıştım, yine aynı hevesle iş aramaya devam ettim. İkinci iş görüşmem bir emlak ofisiydi. Asgari ücret 4.250 lira olmasına rağmen bana en fazla 3 bin lira maaş verebileceğini ama sigorta yapmayacağını söyledi. Bu işi de kabul etmedim, çünkü yemek ve yol parası çıkınca elime sadece 2 bin lira kalıyordu. Bu para ile geçinmek neredeyse imkânsız, bu maaşlarla nasıl insanca bir hayat sürdüreceğiz. Bize bu maaşı teklif edenler bu paralarla mı geçiniyorlar?

İş arayışım devam etti. İŞKUR yönlendirmesi ile gittiğim iş yerleri görüşmeye gidince “Biz daha genç arıyoruz” deyip beni gönderdi. Birçok iş görüşmesinden elim boş döndüm. Genç yaşta iş ararken “Tecrübesizsiniz” diyorlardı. Bu yaşta iş tecrübem var, şimdi de “Yaşınız ileri” deyip işe almıyorlar.

Yaklaşık 6 aydır işsizim. Sayısız iş başvurusunda bulundum, kimse asgari ücret vermiyor sigorta yapmıyor, veren belirli firmalar da yaş sınırlaması koyuyor. Kime iş aradığımı söylesem herkes ekonomik krizden dolayı işyerlerinde sürekli işçi çıkarıldığından, hiçbir fabrikanın işçi almadığından bahsediyor. Peki biz nasıl yaşayacağız, nasıl geçineceğiz?

Görsel: Freepik

İlgili haberler
Bir kâbus süreci: İş aramak…

İş görüşmelerinde evlilik, çocuk yapmayı düşünüp düşünmediğimiz, erkek arkadaşımızın olup olmadığı s...

Kadın mühendisin iş görüşmesi notları: Mesleğim ‘e...

Bir iş görüşmesi anısı, hâlâ ‘erkek mesleği’ diye düşünülen mesleklerde kadınların ayakta kalma çaba...

Bu hukuk bürosunda ayağa kalkmak bile yasak

Hukuk bürosunda adaletsizlik olur mu diye soramıyoruz bile çünkü, bir büro çalışanının anlattıkları...