Artık ıspanak yemeyecek miyiz?
Ispanak nasıl zehirledi, diğer gıdalarda risk var mı, sağlıklı gıda için ne yapılmalı? Gıda Mühendisi Yekbun Sevdalı anlatıyor.

İstanbul’da ıspanaktan zehirlenme şikayetiyle vatandaşların hastanelere başvurmasının ardından başlayan tedirginlik sürüyor. İlk olarak Esenyurt’ta ortaya çıkan ve İstanbul’un birçok noktasında görülen zehirlenme vakalarının sayısı İl Sağlık Müdürlüğü tarafından dün öğle saatlerinde 44 olarak açıklanmıştı. Ancak sayının arttığı belirtiliyor. İstanbul’un ardından Tekirdağ’da da 22 kişi hastanelere başvurdu.

İstanbul Tarım ve Orman Müdürlüğü, “Zehirlenmeye ıspanaklara karışan yabancı otların neden olduğu analizlerle ortaya çıkmıştır” açıklaması yaptı. Tarım İl Müdürlüğü ekipleri Bayrampaşa’da bulunan yaş meyve ve sebze halinde günlük rutinin dışında ıspanak numunesi aldı. Alınan numuneler Tarım İl Müdürlüğü tarafından incelenecek.

Bu gelişmelerin ardından sorularımızı yanıtlayan Gıda Mühendisi Yekbun Sevdalı gıda güvenliğinin Türkiye’de uzun zamandır tartışma konusu olduğunu hatırlatarak “vatandaşın aklına ilk anda gıda zehirlenmesi ve pestisitin gelmesinin bir nedeni var. Bu, devlet kurumları tarafından dikkate alınmalı” dedi.

ISPANAĞA NE OLDU?
Üç iddia konuşuluyor şu anda; Gıda zehirlenmesi diyenler var, pestisit yani tarım ilacından kaynaklı olduğunu söyleyenler var, bakanlığın açıklaması ise yabancı otların karışmasından kaynaklı olduğu yönünde.

Bu ve bunun dışındaki iddiaları değerlendirelim:

- Hastaların şikayetlerine ve bu zehirlenmenin boyutuna bakıldığından çok gıda zehirlenmesi gibi durmuyor. Çünkü ortak şikayetleri barındıran bu toplu zehirlenmeler tek elden üretim veya toplu tüketim yerinden çıkan gıda zehirlenmesi değil. Yine botulismus kaynaklı gıda zehirlenmesi deniyor. Fakat botulismus taze ürünlerde değil konserve ürünlerinin bozulması nedeniyle zehirlenmeyi ortaya çıkarmaktadır.

- Pestisit olarak da organofosfat olabileceği konuşuluyor. Pestisitin insanların aklına gelmesinin haklılık payı var. Çünkü uzunca bir süredir ihracattan ülkemize geri dönen pestisit içeriği yüksek olan birçok türde yaş meyve sebze ürününe ait haber basına yansıyor. Fakat pestisit zehirlenmeleri genelde çok yoğun oranda pestisite maruz kalan çiftçilerde ilaçlama sırasında görülüyor. Yani aldığımız, yediğimiz ıspanaktaki ya da gıdalardaki tarım ilaçları anlık bir zehirlenme etkisi yaratmıyor, ama yıllar içerisinde vücudumuzda belli bir birikime ulaştığında tehlikeli boyutlara ulaşıyor, daha çok da çeşitli kanser türlerine neden oluyor.

- Bu arada ıspanağın başka bir özelliği de var, ıspanak yediğimizde ağzımızda bıraktığı buruk tada ve “nitrat zehirlenmesi”ne neden olan etken maddeler barındırıyor. Ama bunun ortaya çıkabilmesi içinde kilolarca ıspanak yememiz gerekir. Dolayısıyla şikayetler bununla da bağlantılı gibi görünmüyor.

- Şikayetlerin ağırlıklı olarak mide bulanması, baş dönmesi, halüsinasyon, bulanık görme, kas güçsüzlüğü ve ağız kuruluğu şeklinde olduğunu görüyoruz. Bunların da ıspanağa karışan yabancı otlardan kaynaklı olduğu düşüncesini pekiştiriyor. Ispanağa çok benzeyen ve karıştığı düşünülen adamotu ve avratotu tıpta göz muayenesinde, anestezide uyuşturucu olarak kullanılan bitkiler. Atropin ve scopalamin* kimyasal maddeleri içeren bu otların yenmesi halinde şimdiki şikayetlere benzer durumlar ortaya çıkar. Dolayısıyla Bakanlığın yaptığı açıklama tatmin edici görünüyor.

ZARARLI OTLAR NEDEN ŞİMDİ KARIŞTI?
Zehirli otlar kasten mi karıştırıldı ıspanağa yoksa bir tesadüf mü, bu konuda, nedenleri konusunda bakanlığın daha tatmin edici açıklamalar yapması gerektiğini düşünüyorum. Burada bir noktaya daha değinmek gerekir; örneğin dün yine toplu şekilde yenen tavuk dönerden zehirlenmeler yaşandı. Resmi kurumların bu konudaki yaklaşımları caydırıcı, açıklayıcı, ikna edici olmalı. Kimsenin aklında soru işareti kalmamalı, kimse de kasten böyle bir işe cesaret edememeli.

ISPANAK YİYENLER ENDİŞELENMELİ Mİ?
Yakın zamanda ıspanak tüketen ama zehirlenme yaşamamış kişilerin endişelenmesini gerektirecek bir durum yok. Gıda zehirlenmesinin belirtileri 72 saat içerisinde ortaya çıkar. 72 saat içerisinde herhangi bir belirti ortaya çıkmadıysa endişelenmeye gerek yok. Tabii zehirlenmeler bireyin vücudunun o maddeleri tolere edip edememesiyle de ilgili, dolayısıyla bağışıklık sisteminin güçlülüğü ya da alerjik direnci etkili olur ama burada güçlü etken maddelerden bahsediyoruz. Herhangi bir sorun olsaydı şimdiye kadar ortaya çıkardı.

NE ZAMAN ISPANAK YİYEBİLİRİZ?
Tarım Bakanlığı yaptığı açıklamada ıspanaklardan alınan numunelerin inceleneceğini açıkladı. Bu inceleme yapılıp kesin nedenler ortaya koyulana kadar bakanlığı takip etmekte ve en azından bu süre dikkatli olmakta yarar var. Güvendiğiniz, kaynağını bildiğiniz ürünler tercih edilmeli. Bir süre sadece ıspanak değil, diğer yeşillikler için de özen göstermek gerekir. Doğru yıkama ve ayıklama yöntemleri kullanılmalı.

TÜKETİCİ NE YAPMALI?
Gıda güvenliği konusunda tüketicilerin daha hassas olması gerekir. Alınan etiketli ürünlerde Tarım Bakanlığının kayıt kodunun olmasına dikkat edilmeli. Açık besinlerin güvenilirliği, tazeliği, saklama koşullarının güvenilirliğine dikkat edilmeli. Ama tüm bunların bir sınırı var, örneğin tüketici laboratuvar ortamında yapılacak bir analizle ortaya çıkabilecek şeyleri göremez. Ancak yine de tüketiciler elinden geldiğince dikkat ederken asıl olarak kurumlar üzerinde baskı yaratmalı, bu önemli bir nokta. Resmi kurumlar zorlanmalı. İlgili resmi kurumların da doğru muhataplarla doğru adımları atması gerekiyor. İnsanların aklına ilk olarak gıda zehirlenmesinin ve pestisitlerin gelmesinin çok haklı nedenleri var; çünkü bu durumlar çok yaygın. Devlet kurumları da bu hassasiyeti ve tepkiyi gözetmeli. Tarladan sofraya, gıda güvenliği zincirinin her aşamasında kontrollerin yeterli düzeyde olması gerekir.

Öte yandan kooperatifler de burada önemli bir alternatif olabilir. Eski ve doğal yöntemler kullanarak tarım yapan kooperatif sayısı gittikçe artıyor hem bir dayanışma hem de güven ilişkisi kurabilmek açısından önemli bir yerde duruyorlar.

KADIN VE ÇOCUKLAR ÇOK ETKİLENİYOR
Evde tencereyi kaynatma görevi yüklenen, çocuğun beslenmesi ve gelişimiyle doğrudan muhatap kılınan yaygın olarak kadınlar olduğu için gıda güvenliği konusu da kadınların daha fazla gündeminde oluyor. Kadınlar doğru, güvenilir gıdaya ulaşmak için çok fazla çaba sarf etmek durumunda kalıyorlar. Ama bebek mamalarında bile GDO’ya rastlanan bir dönemden geçiyoruz. Bu durumda da ortaya çıkan sıkıntılardan en çok etkilenen kadın ve çocuklar oluyor. Tüm bunlar da kapitalizmin kâr hırsı dışında her şeyi görmezden gelen bir yaklaşımla, insan sağlığını gözetmeksizin kâr uğruna üretip yapması sonucunda ortaya çıkıyor.

* ATROPİN NEDİR, ETKİLERİ NELERDİR?
Atropinle zehirlenmiş kişilerde ağızda kuruluk, midriyazis, taşikardi, deride sıcaklık ve kızarma, ajitasyon ve siklopleji görülmektedir. Yaklaşık bir hafta içerisinde bilinçte bulanıklık görülür. Vücut sıcaklığı yükselir. Çocuklar atropinin etkilerine daha duyarlıdır.
Atropin, tıpta çok değişik alanlarda kullanılmaktadır. Örneğin, göz dibinin muayenesinde göz bebeğinin genişletilmesi için, ayrıca anesteziden önce üst solunum yollarında salgıların azaltılması için kullanılır.


İlgili haberler
Gıda paketlerinin üstünde yazan bu şeyler de ne?

Hazır gıdaların üstünde yazan o yüzdeler, o garip kelimeler, o bilmediğiniz dildeki ifadeler var ya....

GÜNÜN BİLGİSİ: Balkonda meyve sebze yetiştirmenin...

Toprakla uğraşmak insanı en rahatlatan şeylerden biri. “Üretim çok olmasın balkonda tadımlık tadımlı...

Mahallemizin sütçüsünün sütü ne kadar sağlıklı?

Sokak sütü tamamen ‘kötü’ ya da raflarda gördüğümüz süt tamamen ‘iyi’ diyemeyiz. Ancak şu bir gerçek...

GÜNÜN BİLGİSİ: Bu gıdaları buzdolabından uzak tutu...

Yazın sıcağında her meyveyi ve sebzeyi soğuk soğuk tüketme isteğinizi anlıyoruz ancak bazı gıdaları...

Mutfaktaki tehlike: Pestisit

Tarım ilaçlarının (pestisit) bilinçsiz ya da gereğinden fazla kullanılması hayatımız tehlikeye atıyo...

Hangi gıdaya ne kadar güvenebiliriz?

Dünya Gıda Gününde yiyip içtiklerimize gelin birlikte göz atalım...