‘Ya öleceğim ya boşanacağım’ diyerek boşandım
Melis şiddete mahkum olmamış, boşanmak için nafakayı bırak kızının velayetinden vazgeçmiş, bir başına hayata tutunmuş bir kadın. Nafakanın gasbedilmesini değil kadınların güçlendirilmesini istiyor.

Melis Önsal, 2010 yılında 16 yaşında kaçarak evleniyor, yaşadığı şiddet yüzünden 4 yıl sonra onun tabiriyle “ya öleceğim ya boşanacağım” diyerek hiçbir şey talep etmeden, 2014 yılında boşanıyor. Şimdi 11 yaşında olan bir kızı var. “Kaçarak evlendim ama aslında 10 bin liraya satıldım ben” diye başlıyor anlatmaya Melis, babasının kumar borcuna karşılık dolaylı yoldan da olsa başlık parası almak için kaçmaya teşvik edildiğini söylüyor: “O dönemde kaçınca yaş küçük ya ailenin izni olmadan evlenemiyorsun. Biri aracı oluyor, aileler görüştürülüyor. Ailenin onayını almak için para teklif ediliyor. O dönem beni istiyordu, bu durumu da bilindiği için annem bilerek teşvik etti, göz yumdu kaçmama. Bizimkisi para ilişkisiydi, aşk değil” diye anlatıyor baştan bozuk olan evlilik ilişkisini.

3 KEZ ULAŞTIRMA, 2 BOŞANMA GİRİŞİMİ

Hem psikolojik hem fiziksel şiddet görmüş Melis, 4 yıl evli kalmış ama 3 kez uzaklaştırma kararı aldırmış, 2 kez boşanmaya çalışmış. “Üçüncüsünde zar zor boşandım” diyor ve devam ediyor; “İlkinde aldım çocuğumu ailemin yanına gittim. Kabul etmediler geri döndüm, ikincisinde çocuk zaten yanımda değildi tek başıma gittim gene istemediler. Üçüncüsünde ‘ya ben öleceğim ya da boşanacağım’ dedim. 3 yaşındaydı kızım, velayetini vermek zorunda kaldım, öyle boşandık. Nafaka falan hiçbir şey talep etmedim sadece ‘beni boşa yeter’ dedim”.

‘DAYAK YİYİP İŞE GİDİYORDUM’

Boşanırken işsiz olduğunu ama evliliği boyunca hep çalıştığını söylüyor Melis, “Evlenmeden önce de çalışıyordum, tarlada tapanda… Evlendim yine çalıştım. Kızım daha 7 aylıktı, çalış diye baskı yaptılar. Aldılar çocuğu babaannesinin dedesinin yanına, köye götürdüler. Plastik fabrikasında çalıştım, döküm fabrikasında çalıştım. Dayak yiyordum işe gidiyordum. ‘Ne oldu’ diyorlardı, eve geri gönderiyorlardı o halde çalışamam diye. Aynı fabrikada çalışıyorduk bir ara, vardiyalıydı fabrika. Aynı vardiyaya düştüğümüzde vardiyaları değiştiriyordum ki evde yalnız kalmayalım, şiddet görmeyeyim diye. Özellikle ikimiz de gündüz vardiyasına düşmeyelim diye elimden geleni yapıyordum” diye anlatıyor yaşadıklarını.

‘PARKLARDA BİLE YATTIM’

Ayrıldığında da çok zorluk çektiğini, hiçbir geliri olmadığını, ne devletten ne de ailesinden destek gördüğünü söylüyor Melis, o dönemi şöyle anlatıyor; “İşsizdim, elimde para yoktu. Kötü yola bile düşebilirdim o derece yani. Biliyorum laf söz olacak, dedikodu yapılacak, Balıkesir’den kalktım İzmir’e geldim. Hiçbir şeyim yok. Annemin evlenirken verdiği bir döşek vardı sadece. Parklarda bile yattım. Bir tane öğrenci evinde bir oda kiraladım. Ama olmadı, onlar genç ben evlenmiş boşanmış psikolojisi bozuk biriyim. Eve gelen giden oluyor ben kaygılanıyorum, bazen korkuyorum, dışarıda kalıyorum. Her işte çalıştım, evsiz kaldığım dönemde çalıştığım yerlerde kaldım bazen. Sonra hayatıma biri girdi onun da desteğiyle toparladım. İş buldum düzenli, çocuğumun ihtiyaçlarını ben karşılıyorum.”

‘ARTIK KIZININ TÜM İHTİYAÇLARINI KARŞILAYAN, KİMSEYE MUHTAÇ OLMAYAN BİR MELİS VAR’
Bütün zorlukların üstesinden gelerek, kendine bir hayat kurmuş Melis, ‘kızımın bütün ihtiyaçlarını karşılıyorum’ derken gururla anlatıyor bunu; “Çabuk büyüyor çocuklar, kıyafeti, harçlığı, kırtasiyesi her şeyi alıyorum. Neye ihtiyacı varsa yani. Onlar sadece karnını doyuruyor. Dört buçuk ay önce Kemalpaşa Belediyesinde işe girdim. Çay ocağında çalışıyorum. Daha güvenceli bir iş. Daha da rahatladım. Liseyi bitirdim bu sürede, dışarıdan üniversite okuyorum. Şimdi çocuğumun velayetini almak için dava açmak istiyorum. Babası Balıkesir Valiliğinde çalışıyor, dedesi çalışıyor. Evleri var, hayvanları var ama çocukla ilgilendikleri yok. 12 kilometre yol gidiyor okula ulaşmak için. Okul da sıkıntılı, biraz sorun çıkarıyor. Eğitimi ve geleceği için kaygılıyım. Daha önce de istedim yanıma almayı ama o istemedi. Yılbaşında ‘Anne ben seninle yaşamak istiyorum’ dedi. Artık o da hazır. O yüzden velayet davası açacağım” diyor.
‘KADINLARI BIRAKIN ÇOCUKLAR İÇİN NAFAKA DAHİ VERİLMİYOR’

Yoksulluk nafakasına yönelik saldırılara, nafaka mağdurları adıyla bazı erkeklerin ortaya attığı iddialara, bu iddialara dayanarak nafaka hakkının tartışmaya açılmasına tepkili Melis. Kadınların birçoğunun yoksulluk nafakasını bırakın çocukları için iştirak nafakası bile alamadığını dile getirerek, “Sadece ben mi bir sürü kadın biliyorum, hiçbir şey alamadan ortada kalan. Bir tane arkadaşım var. İki tane de çocuğu var. Eski eşinin 5. Sanayi Sitesinde bir iş yeri var, yani kazancı çok iyi. Adam sırf nafaka ödememek için kendisini sigortalı bile göstermedi. Çocuklarına bile nafaka vermiyor. Kadın dava açtı, alamadı. Çocukları çok küçüktü, o zaman tek başına ayakta kalması, çocuklarına bakması mümkün değildi. Başka biriyle evlendi. Şu an çok mutlu, huzurlu o başka ama bir yanıyla da mecburdu evlenmeye” şeklinde konuşuyor.

‘MADEM KADINLARI DESTEKLEYECEKLERİNİ SÖYLÜYORLAR KİRA YARDIMI YAPSINLAR, GÜVENCELİ İŞ VERSİNLER’
 “Bir kadın boşanmak için evlenmiyor bir yuva kurmak için evleniyor, mutlu olmak için evleniyor ama şiddet görüyor, emeği sömürülüyor, bedeni sömürülüyor. İtiraz edince ayrılmak isteyince kötü oluyor. Bütün zorlukları kadın yaşıyor. Evliyken de ayrılınca da” diyen Melis, “Şimdi arabulucu falan diyorlar. Kadınlar olduğu hayata mecbur kalsın istiyorlar. İster dayak olsun ister eziyet olsun ister sömürü olsun. Arabulucu ‘boşanmayın’ demenin başka bir yolu... Cemaat zihniyeti bunlar, Türkiye Cumhuriyeti’ni cumhuriyetlikten çıkarmaya çalışıyorlar” diye tepki gösteriyor. “Madem kadınları destekleyeceklerini söylüyorlar, nafaka hakkına göz dikeceklerine kadınlara iş garantisi olan kamuda güvencesi olan iş versinler. Misal 3 yıl kiramızı devlet karşılasın, kreş parası versinler” diyen Melis, “Artık herkes farkında niyetlerinin. Kimseyi kandıramazlar” şeklinde konuşuyor.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
18 yıl çalıştırmadı, nafaka vermemek için tezgâh k...

18 yıllık evliliği boyunca kocası izin vermediği için çalışamayan, şiddet gören, emeği ve bedeni söm...

Bir saha araştırmasının gösterdikleri: Nafaka işte...

Yoksulluk nafakası ile kadın bedeni ve emeği arasındaki ilişki ne? Devlet, erkek ve kadınlar için “a...

19 yıllık evliliği boyunca çalışamayan kadına nafa...

Perihan'ın boşandığı eşi, evleneceği, kredi borçları olduğu gerekçesiyle Perihan’a ödediği yoksulluk...