Bu gün ‘Altın Günü’ değil!
Pazar günleri bize hep temizlik günü diye öğretildi, sanki mecburmuşuz gibi... Bir sürü iş güç kendisini beklerken pazarını kendine ayırıp buraya gelen kadınlar, hepimiz bir teşekkürü hak ediyoruz.

Darıca ve Gebzeli kadınlar olarak yaklaşan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlamak için kahvaltıda buluştuk.

Bu buluşmanın bir arka planı da var elbette. Daha önce kendi aralarında yaptıkları günlerde bir araya gelen kadınlar dertler yığılınca ve o dertlere ilişkin kendi aralarında da tartışmalarda “ne yapmalı” soruları artınca, hele bir de evlerden çıkıp biraz olsun dışarıda nefes alma ihtiyacı da hasıl olunca yaklaşan 8 Mart’ı vesile yapıp bunları hep birlikte paylaşmak için düzenlediler bu kahvaltıyı. “Biz aslında günü altın için, para için yapmıyorduk zaten, biraz sohbet edelim, bir araya gelelim diye yapıyorduk. Sonra yalnızca 14 kadın olarak değil başka kadınlara da ulaşarak, onların da bizim gibi birlikte nefes almaya ihtiyacı olduğunu düşünerek böyle bir etkinlik planladık. Toplumun her alanında ayrımcılığa uğrayan biz kadınlar evlerimizde çıkmalıyız” diyerek 60 kadın kahvaltıda buluştuk.


Arkadaşımız Meral Süer hepimiz adına kadınlara seslendi. “Pazar günleri bize hep temizlik günü diye öğretildi, sanki mecburmuşuz gibi... Bir sürü iş güç kendisini beklerken pazarını kendine ayırıp buraya gelen kadınlar, hepimiz bir teşekkürü hak ediyoruz. Buluşmamıza 8 Mart vesile oldu.” diyerek 8 Mart’ın tarihini anlattı bizlere. İlgiyle dinledi herkes.

Sonra bizim toprakların işçi kadın hikayelerini anlattı.

“30 Aralık 2005’te Uludağ ile ünlü Bursa kenti yılbaşına hazırlanırken Nilüfer ilçesine bağlı Yaylacık köyündeki Özay Grup Tekstil Fabrikası işçileri yılbaşı gecesine bu heyecandan uzak yurtdışına ürün yetiştirme telaşıyla giriyordu. Çoğunluğu kadın olan 100’ü aşkın işçi fabrikada yatak, yatak kılıfı ve baza üretiyordu. 30 Aralık 2005 gecesi 10 kadın işçi talimatla ve zorla gece mesaisine bırakıldı. İşin yetişmesi için sabah 8’e kadar çalışacaklardı. Üzerlerine kapı kilitlenmişti. Gece yarısı birden siyah bir duman fabrikayı sarmıştı. Kadın işçilerden Dilek çığlık atarak ‘Bir şeyler yanıyor’ diye bağırdı. Zehirli duman tüm fabrikayı sararken 10 işçi idari bölüme koştular, kapı kilitliydi. Artık fabrika içinde can pazarı yaşanıyordu. 5 kadın işçi duman ve alevlerin içinden geçerek dışarı ulaşabildi. Birden fabrika içinde büyük bir patlama oldu. İçeride daha 5 kadın işçi vardı. Gülden Çiçek, Sevgi Akpınar, 17 yaşındaki Sadife Düdüş, 15 yaşındaki Ayşe Denizalan ve Necla Özveren... Manzara korkunçtu. 17 yaşındaki Sadife ve 15 yaşındaki Ayşe fabrikada sigortasız olarak çalıştırılıyordu. Sevgi Akpınar yangında can verdiğinde 3 aylık hamileydi. Dünyaya yatak üreten fabrika kadın işçiler için çivili yataktan farksızdı. Fabrika patronu 12 yıl hapis cezası almasına rağmen duruşmadaki iyi hali nedeniyle cezası önce 10 yıla, daha sonra da para cezasına çevrilip salıveriliyordu. Bir kadın işçinin canı 36.500 Lira idi. Kazanan adalet değil para oldu. Ve geriye Bursalı Necla’nın kömüre dönmüş cesedinde parlayan bir kolye kalmıştı 8 Mart’ta New York’ta 150 yıl önce çıkan yangından 150 yıl sonra.”

Kadınlar Meral’in konuşmasından çok etkilendiler. Etkinlikte söz alan kadınlar ise toplumun her alanında eşit, özgür, şiddetsiz bir yaşam istediklerini, son dönemde oldukça artan cinsel istismarların, tacizlerin, tecavüzlerin acilen çözülmesi gereken en büyük sorun olduğunu, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, her mahalleye, iş yerlerine ücretsiz, güvenilir kreşlerin açılmasını talep ettiler. Ve bundan sonra ancak daha fazla bir araya gelerek bu sorunların üstesinden gelebileceklerini belirttiler.

Sadece kahvaltı yapıp konuşmadık, sonrasında halay da çektik. Velhasıl hem eğlendik hem sohbet ettik hem de güçlendiğimizi hissettik...

İlgili haberler
‘Başka çocuklar ölmesin’ diyen kadınları duyun!

İki çocuğu, boşanmak üzere olduğu kocası tarafından öldürülen Dilek Çakır ile dayanışmak için Gülsuy...

Savaşa, sömürüye, şiddete karşı YAŞASIN 8 MART!

8 Mart içi boş laflarla ‘vitrin’ yapılacak bir ‘Kadınlar Günü’ değildir. 8 Mart hem evde hem işyerin...

Birlik ve dayanışma için 8 Mart’ta buluşalım

Birbirimize sadece dertlerimizi anlatmıyoruz, çözüm önerileri de sunuyoruz. Anlattıkça çoğalıyor, ço...