Ev işçisi kadınlar KÇÖ’den yararlanamadı, açlığa mahkûm edildi!
Salgında kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan ev işçileri için Gülizar Biçer Karaca’dan CHP MYK’sına ‘Değer’sizleştirilen Ev İşçiliği-Görünmeyen İşçiler Raporu.

“35 yıllık ev işçisiyim. 15 yaşından beri çalışıyorum. Okutulmadım. Babam tekel işçisiydi. Kızlar okumaz dediler okula göndermediler. Okuyabilseydim öğretmen ya da doktor olmak isterdim. Kendi ailemden 11 kardeşim var. Son 15 yılın içinde hiç mutlu çalışmadım. Son 7 yıldır çalıştığım işverenle davalığım. 1 ay denedik beğenmedik deyip haklarımı almaya çalıştılar. Sadece SSK yapmalarını istemiştim. 35 yıl çalıştım, elimde avucumda hiçbir şeyim yok. Oğlumu lise 2’ye kadar okutabildim. Pandemi yüzünden son 1 yıldır inanılmaz zorluklar yaşıyoruz. Şu anda gerçekten gittiğim 1-2 yer dışında gelirim yok.”

“Ev işçiliği çok yorucu bir iş. Biz bunun hakkını alamıyoruz. 3 senedir 4 katlı 650 metrekare bir evde çalışıyorum ve benim maaşımı pandemide allem edip kallem edip 800 TL indirdiler.”

“İzin almadan, izne gitmeden hep bizimle ve bizim belirlediğimiz düşük ücretten bizimle çalışın diyorlar. Ev hizmetlerinde çalışan bütün arkadaşlar adına söylüyorum. İnanın değerimiz yok. Bizim yaptığımız hiçbir şey göze görünmüyor”

“Kendimize ait özel bir alanımız yok. Çalıştığımız evlerde salonlarda kalabiliyoruz. Eşyalarımızı koyacağımız herhangi bir alanımız olmuyor. Bir dolabımız bile olmayabiliyor.”

Ev işçisi kadınların bu sözleri, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca’nın CHP MYK’sına sunduğu “Değer”sizleştirilen Ev İşçiliği-Görünmeyen İşçiler Raporu’ndan.

Fotoğraf: Unplash

RAPOR EV İŞÇİSİ KADINLARIN YAŞADIĞI SORUNLARA DİKKAT ÇEKİYOR

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Avukat Gülizar Biçer Karaca, “Değer”sizleştirilen Ev İşçiliği – Görünmeyen İşçiler Raporu’nu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP MYK’sına sundu. Salgında kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan, güvencesiz çalışan ve çok sayıda hak ihlallerine maruz bırakılan ev işçilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekilen raporda, Ev İşçileri Dayanışma Sendikası (Evid-Sen) üyesi ev işçileriyle yapılan çevrim içi toplantıda dile getirilen talepler ve CHP’nin çözüm önerileri yer aldı. CHP Emek Büroları tarafından hazırlanan kitapçıktaki tespitlerin de bulunduğu raporda, İş Kanunu kapsamı dışında olan ev işçileri ile ilgili yapılması gereken düzenlemelere de dikkat çekildi.

NE SOSYAL HAK, NE İŞSİZLİK ÖDENEĞİ… OLAN; PANDEMİDE AÇLIĞA MAHKUMİYET!

“Değer”sizleştirilen ev işçiliği, görünmeyen işçiler raporunda şu cümle dikkat çekiyor: “İş Kanunu kapsamına giremediği için ev işçileri tazminat ve başka haklardan faydalanamıyor. Pandemi sürecinde birçok arkadaşımız ne sosyal haklardan yararlanabildi ne de işsizlik ödeneği ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanabildi.”

Türkiye’de sayıları milyonlar ile ifade edilen ev işçilerinin, kısa çalışma ödeneğinden yararlanamadığına dikkat çekilen raporda, kadınların ayrıca gittiği ev sayısının düştüğüne dikkat çekiliyor. Ev işçileri ile yapılan toplantının ardından hazırlanan raporda tespit edilen sorun ve taleplerden bir kısmı şöyle:

■ Ev işçilerinin öncelikli olarak yapılacak yasal çalışmalar ile İş Kanunu kapsamına alınması gerekmektedir.

■ Resmi olmayan verilere bakıldığında; son 5 yılda 5 binden fazla iş kazası yaşanmış, 100’den fazla ev işçisi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında bulunmayan ev işçileri herhangi bir iş kazasına uğramaları durumunda ‘meslek hastalığı’ olarak kabul edilmemektedir.

■ 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda ev işçileri bakımından bir ay içerisinde bir iş yerinde 10 günden az-10 günden çok çalışan ayrımı bulunduğundan çoğu ev işçisi uzun vadeli sigorta kolunda yer almamaktadır.

■ Çoğu ev işçisi gündelik olarak farklı ev/işyerlerinde çalıştığından dolayı birçok ev işçisi için “bir ay içerisinde bir işyerinde 10 günden fazla çalışmak” kriterini karşılamak imkansız bir duruma gelmektedir.

■ Salgınla birlikte derinleşen sorunlar ve yoksulluk nedeniyle sigortalarını ödemek yerine, zor hayat şartlarında nakit olarak alacakları ücrete pratikte daha çok ihtiyaç duymaktadırlar.

■ Lisanssız çalışan danışman şirketlerinin denetimsizliği ciddi bir sorun alanı oluşturmaktadır.

■ Danışman şirketlerden bazıları, aracılık yaptıkları ev işçilerinin görev almak istedikleri iş kollarına riayet etmemektedir. Örneğin temizlik konusunda çalışmak isteyen bir ev işçisi danışman şirketin “bakıcılık da yapar, yemek de yapar” şeklinde tanıtımına ve alacağı ücretin ötesinde ekstra iş yapmaya maruz bırakılabilmektedir.

■ Ev işçileri arasında herhangi bir ücret standardı yoktur.

■ Çalışma saatleri belli değildir.

■ Sendikaların verdiği bilgiye göre ev hizmetlerine giden her 10 kadın işçiden 3’ü cinsel-fiziksel şiddete ve işyerinde mobbinge uğramaktadır. Birçok ev işçisi evlerde uğradığı mobbing ve taciz gibi suç içeren fillere maruz bırakılabilmekte ve konut dokunulmazlığından dolayı bu tür filleri ispatlamak imkansız olabilmektedir.

■ Ev işçileri, izin ve dinlenme haklarını yeterince kullanamamaktadır.


Fotoğraf: Evid-Sen

‘10 GÜNDEN AZ-10 GÜNDEN ÇOK’ ÇALIŞMA AYRIMI KALDIRILSIN!
Ev işçisi kadınların taleplerinin başında, 4857 sayılı İş Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamına alınmak var.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’ndaki “10 günden az-10 günden çok” çalışma ayrımının da kaldırılmasını istiyorlar.
Ev işçilerinin İş Kanunu kapsamına alınması tek başına yeterli olmayacağı için 30 işçi ve üstünde işçi çalıştıran yerler için geçerli olan iş güvencesi konusunda da değişiklik yapılmasını talep ediyorlar.
Ev işçilerine lisanssız danışman şirketlerinin aracılık yapmasına son verilmesi, güvencenin devlet denetiminde sağlanması da talepler arasında.
Ayrıca talepler şöyle devam ediyor:
■ Ev işçilerinin istihdamının İŞKUR ve özel istihdam büroları aracılığı yapılması sağlanarak hem kayıt dışılığa son verilmesi ve dolayısıyla etkin veri toplanması ile ev işçilerinin uğrayabilecekleri mağduriyetin en aza indirilmesinin sağlanması
■ TÜİK’in ev işçileri ile ilgili topladığı verinin diğer faaliyet kollarından ayrılarak hesaplanmasının sağlanması
■ Yapılacak yasama çalışmaları neticesinde ev işçilerinin; ücret standardı, izin ve dinlenme hakkı, çalışma saatlerinin netleştirilmesi gibi niteliklere kavuşmasının sağlanması
■ ILO’nun 189 sayılı “Ev İşçileri için İnsana Yakışır İş hakkında ILO Sözleşmesi” ve 201 sayılı “Ev İşçileri için İnsana Yakışır İş hakkında ILO Tavsiye Kararı”na taraf olunması için gerekli çalışmaların yapılması
■ Salgında kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan ev işçilerinin yaşadığı yoksulluk, işsizlik ve gelir kaybı telafisi ve insan onuruna yakışır yaşam koşulları için, ekonomik tedbir paketlerinde ev işçilerinin yer alması çağrısının yapılması
■ KOBİ’ler, esnaflar, öğretmenler, apartman görevlileri, EYT’liler gibi toplumun farklı kesimlerini kucaklayan CHP’nin “ev işçileri” için ekonomik destek paketini dillendirmesi, sorunları görünür kılması, sayıları milyonları bulan ev işçileri için güvenceli iş vurgusunu farklı platformlarda dile getirmesi
CHP: GÜVENCESİZLİĞE SON VERECEĞİZ!

Raporda CHP ise ev işçileri için çözüm olarak kendi iktidarlarında ev işçilerinin güvenceye kavuşacağını söyledi. Ev işçilerinin; güvencesiz ve kayıtdışı istihdamına, düşük ücretlerle uzun saatler çalıştırılmasına ve yasal güvenceden yoksun olmasına son verecekleri ifade edildi.

MİLYONLARCA EV İŞÇİSİ AYNI SORUNDAN MUZDARİP!
■ İmece Ev İşçileri Sendikasının (İmece-Sen) verilerine göre yaklaşık 1 milyon 300 bin ev işçisi bulunuyor.
■ ILO’nun verilerine göre dünyada bulunan 67 milyon ev işçisinin yüzde 75’i kayıt dışı olarak çalışıyor.
■ ILO’nun verilerine göre ev işçileri ortalama ücretin yüzde 25’i kadar kazanmakta ve yüzde 10’unun sosyal güvenliğe erişimi bulunmuyor.

Manşet fotoğrafı: Freepik

İlgili haberler
Ev işçisi Medine: Pandemi yoktan var etmeye çalışa...

İnternetten iş ararken, Ekmek ve Gül’ün telefonunu arayıp ‘Ev işi için aramıştım’ diyen Ankara Altın...

Bu eller, yarınından endişe eden ev işçisi Ömür’ün...

Ev işçisi Ömür, ağızdan çıkacak bir söze bakılan, hastalıkların kol gezdiği, geleceksizlikle anılan...

Ev işçisi: ‘Toplu taşıma kullanmamı istenmiyor ama...

Çoğunluğu tatile gidip gelen ev sahipleri bana hastalık taşıdığım kesinmiş gibi yaklaşıyor. Geçinmek...