İşçiler artık ‘altın günü’ değil ‘erzak günü’ düzenliyor
İşçiler arasında altın günü yerini erzak gününe bırakmış durumda. Çünkü aldıkları ücretle geçinemiyor ve böyle bir yöntem buluyor işçiler. Ucuz erzak için toptancı araştırıyor.

Çoğu kadın 300 işçinin çalıştığı fabrikada sabah vardiyasıyla mesaiye başlayan, sonraki vardiyayla da 8 saati ‘deviren’ kadınlar var. Günde 16 saat fabrikada çalışmanın adı onlara göre ‘fedakarlık.’
Bunları anlatan kadın işçi “Ben artık dayanamadım” diyerek, devam ediyor: “Ne fedakarlığı? Senin zaten feda edecek bir şeyin kalmamış ki. Sen 8 saat çalışıyorsun, yetmiyor diye 8 saat daha çalışıyorsun neyini feda edeceksin? ‘Bir sorgula, düşün’ dedim. Ben babam dahi lüks içinde yaşasa geçer karşısına ‘Sen neden lüks içinde yaşıyorsun da ben niye böyle sefalet içinde yaşıyorum diye sorarım’ dedim...”

İŞÇİLER KADIN, USTALAR ERKEK
Çok uzun saatler çalışan kadınların, biraz olsun “Rahat çalışmanın yolunu aradığını” söylüyor sonra, “Bunu da ustalara yakınlık göstererek yapıyorlar” diyor. “Yakınlık derken?..” diye soruyorum, “Ustaların tacizine göz yumarak...” diye açıklıyor.

Fabrikada işçilerin ortalama ücreti 1850 lira, ikramiye de var. Ama hepsi erkek olan ustalar daha fazla alıyor. “Erkekler rahatça çıkıp çayını sigarasını içebiliyor, bize yok” diye yakınıyor.
Kadın işçilerin grev yasaklarına ilişkin görüşlerini ise “Erdoğan’ın bir bildiği vardır, diyorlar” şeklinde özetliyor. İşçilerin çoğunlukla ATV, A Haber gibi televizyon kanallarını izlediğini ve “Erdoğan giderse din elden gidecek”, “Yol yaptı, köprü yaptı...” gibi düşüncelerin sık sık ifade edildiğini, buna itiraz edenin ise “dinsizsin” diye suçlandığını aktarıyor.

SENDİKA YOK GİBİ BİR ŞEY
Kadınlar açısından ‘tasarruf yapmak’ da eskisinden daha zor artık. Eskiden düzenlenen ‘altın günü’ yerini ‘erzak günü’ne bırakmış. Kadın işçi şöyle anlatıyor:

Dayanışma için, para biriktirebilmek için bir şey yapıyor mu işçiler?

Güne giriyorlar. Bana da katıl dediler, “Kaç parasına” dedim. “Parasına değil, erzak alacağız” dediler. Toptancı araştırıyorlar, ucuz erzak almak için. Fiyat oluşturuyorlar, ona göre ayarlıyorlar. Ayda iki defa para toplanıyor. Ayın 25’inde avanslar yatınca toptancıdan erzak alınacak. Gidiyorlar en ucuz yerleri arıyorlar, buluyorlar...

Erzak mı? Gün denilen şey normalde para biriktirmek için yapılmıyor mu?

“Bizim erzak ihtiyacımız var” diyorlar.

Ek iş yapan var mı?

Yüzde 99’u fazla mesai yapıyor. Sabah vardiyasıyla geliyor 8 saat çalışıyor, tekrar 8 saat de bizim vardiyayla çalışıyor. Bir de AK Parti’ye oy verip, halimizden memnunuz diyorlar. Biz ise samimi olmaya çalışıyoruz. Ama samimi olmaya çalışsak da kendilerinden olmayanı dışlıyorlar.

1 Mayıs da geliyor... Konuşuluyor mu?

1 Mayıs konuşulunca “Ne yani gidip sağa sola taş mı atacağız” diyorlar. Bizim ne işimiz var öyle şeylerde. 1 Mayıs resmi tatil olmasın, biz çalışalım diyorlar.

Fabrikanızda Çimse-İş örgütlü, onların 1 Mayıs çalışması var mı?

Sendika yok gibi bir şey bizim orada. Sadece adı var. Bir de aidat alıyor bizden başka da bir şey yok.

Seçimler konuşuluyor mu?

Zaten fazla siyasete girmek istemiyoruz, girdiğimiz zaman kavga, ortalıkta birbirlerine bağırma çağırma... Bizi dinsiz diye kışkırtmaya çalışıyorlar. CHP’li bir arkadaş direkt dinden dalıyor olaya, kızışıyor.

İlgili haberler
Pazardaki kadınlar dertli: Onlar et yesin biz ot

Ekonomik gidişatı anlamak için Ankara’da pazarın yolunu tuttuk. Kadınlara ‘Ekonomi büyüyor, diyorlar...

‘Ekonomik kriz demek kadınları erkeğe bağımlı kılm...

‘Ekonomik kriz, kadının istihdamda yer bulamaması, kadını eve, erkeğe bağımlı kılarak emeğinin sömür...

Kadın işçiler çocuklarına telefonla bakabiliyor

İşçi kadınların en büyük sorunlarından biri çocuk bakımı. Tuzla’da bir işçi kadın kreşe göndermediği...