Suriyeli tekstil işçileri anlatıyor
Savaş nedeniyle Türkiye'ye gelmek zorunda kalan Suriyeli mülteciler için aradan geçen onca yıla rağmen yaşam hâlâ çok zor. Adana'da tekstilde çalışan işçi kadınlar çalışma koşullarını anlatıyor.

Dünya ve Haliye... Savaş nedeniyle ülkelerini terk edip 5 yıl önce Türkiye’ye gelmek zorunda kalan iki kız kardeş.
Türkiye’ye geldiklerinde Dünya 13 yaşındaymış, Haliye 18. Kendilerinden önce erkek kardeşleri gelmiş Türkiye’ye, burada kalacak bir yer ayarladıktan sonra da ailesini yanına almış. Dünya ve Haliye de Türkiye’ye geldikleri zamandan bu yana tekstil atölyelerinde çalışıyorlar.

HAFTALIK 150 LİRAYA SİGORTASIZ ÇALIŞIYORLAR
Türkçe’yi yeni öğreniyorlar, bu yüzden çok zorluk yaşamışlar tabii. Ülkelerinde okula gidiyorlarmış; Dünya ressam, Haliye doktor olmak istiyormuş.
Şimdi ikisi de tekstil atölyesinde çalışıyorlar. Sabah 8’de başlıyorlar çalışmaya akşam 7 buçuğa kadar sürüyor mesai. Dünya temizlik işlerini yapıyor atölyede ve haftada 150 lira alıyor. Haliye de ortacı olarak çalışıyor, o da 200 lira haftalık alıyor. Yani aylık 600-800 lira. Sigortaları da yok tabii, üstelik öğle yemekleri de kendilerine ait. Patronla konuşmuşlar ücretlerin çok düşük olduğunu söyleyip zam istemişler ama patron “bu hafta, gelecek hafta” diye hep başından savmış.
Atölyede onları en çok üzen şey ise sürekli ustabaşı ve patron tarafından azarlanmaları. “Hep Suriyelileri çalıştırıyorlar, çok az Türkiyeli var. Ama Suriyelileri hep azarlıyorlar, çok bağırıyorlar” diyor iki kardeş. “Neden size bağırıyorlar” diye sorulduğundaysa “Bence Suriyelileri sevmiyorlar” diyor Dünya. Ama yine de Türkiyeli işçi çalıştırmak istemiyorlarmış, çünkü asgari ücretin bile altında, sigortasız, tüm haklardan yoksun işçiyi tercih ediyor patronlar.

BİR KARDEŞ YAŞAMINI YİTİRMİŞ, BİRİ GÖZÜNÜ
Başlarına bir sürü şey gelmiş ailelerinin. Abileri bir trafik kazası sonucu bir gözünü kaybetmiş. Mahkemeye gitmişler ama olay anına ilişkin kamera kayıtları silinmiş ve davadan da bir sonuç çıkmamış. 2 kez ameliyat olmuş abisi, ameliyat parasını da kendileri ödemişler. Ama iyileşmemiş, belki 3. ameliyat da gerekebilir.
Ablaları yaşamını yitirmiş... Türkiye’deki koşullara dayanamadığı için Avrupa’ya gitmeye çalışmış bir erkek kardeşiyle birlikte ama yolları Yunanistan’da son bulmuş. Yunanistan’da geçirdiği bir trafik kazasında yaşamını yitirmiş. Cenazesini Türkiye’ye getirebilmeleri ise 3 ay zaman almış. “Ablamın cenazesi geldiğinde çürümüştü” diyor Dünya gözleri dolarak. Babaları ablasının cenazesini almak için Yunanistan’a gitmiş ama o da bir daha geri dönememiş, “Suriye’ye geri göndeririz” demişler. Ablalarıyla birlikte Yunanistan’a giden bir kardeşleri ve babaları geri dönemiyor, ailenin Türkiye’de kalanları da Yunanistan’a gidemiyor. “Telefonda konuşuyoruz, onlar orada biz burada böyle zor” diyor Dünya.

HAYALLERİ ‘HER ŞEYİN ESKİSİ GİBİ OLMASI’
En büyük hayallerini soruyoruz Dünya ve Haliye’ye. Çok fazla beklentileri kalmamış yaşamdan bu genç yaşta, “her şeyin eskisi gibi olmasını istiyoruz” diyorlar. Bir an önce savaşın bitmesini ve ülkelerine dönmek istiyorlar.


İlgili haberler
Vardiyalı çalışırken haklarımız var!

Vardiyalı çalışma, özellikle de gece vardiyası, kadın işçilerin hem fiziksel, hem ruhsal hem de topl...

Milyonlarca mevsimlik tarım işçisi yine unutuldu

Mevsimlik tarım işçisi kadınlar: Sabahın köründe tarlada başlayan, gece yarısına kadar bitmeyen mesa...

Kıdemde fon: Tazminat hakkı ve güvenceye son!

Kadın işçilerin çoğunluğu küçük işyerlerinde çalışıyor ve çoğunun tek güvencesi kıdem tazminatı. İşt...