‘Mültecilere sıra gelene kadar neler var biliyor musunuz?’
Samimi bir sohbetle yıkılan önyargılar, sorunun esas kaynağına dair tartışmanın açtığı parantezler, doğru olanı yanlış yerde aramamak için yapılan bir buluşmanın öğrettikleri...

Yükselen ırkçılık, halkın her açıdan zorlaşan hayat koşulları ve içinde bulundukları geleceksizlik, öfkeyi kolay yoldan göçmen ve mültecilere yönlendiriyor. Artık kendi ülkesinde demokratik teamüllerin yok edildiği her gün; her yerin ötekisi olan vatandaşlar, kendilerinden daha öteki gördükleri mültecilere, öfkelerini kusarak rahatlayabildikleri bir paratoner gibi davranıyor.

İşsizliğin, hayat pahalılığının, sokakta rahatça yürüyememenin sebebi her zaman, 'Suriyeliler' diye aynı potada eritilmeye çalışılan mülteciler oluyor ne yazık ki! Hangi tartışma açılırsa açılsın konu hiç sekmeden buraya geliyor. Peki, dayanışmanın nasıl hayatta tuttuğunu en iyi bilen biz kadınlar bu tartışmanın neresindeyiz?

MASAMIZDA MEMLEKET VARDI

Bu soruya yanıtı Meral’le bir akşam yemeğinde birlikte aradık. Meral, üniversite yıllarında part-time çalışırken tanıştığımız sonrasında arkadaş olduğumuz, kendi ayakları üzerinde durabilmek için çalışan bir kadın. Hep çok güçlü, renkli ve yaşamayı da seven biri. O akşam yemeğinde, masamızda bütün bir memleket vardı. Önce artık sinemaya gidemeyişlerimiz, alışveriş yaparken fiyatları didik didik etmemiz, TV dizilerinin bile bunaltan, itaat etmeyi salık veren satır araları, iktidarı, muhalefeti ve gittikçe sokaklarını insanların yaşam tarzlarına kapatan Ankara... Bunların hepsini geçmiş yaşantımızla kıyaslayarak koyduk masaya. Daha çok konuşmalıydı; çünkü Meral kendini yalnız hissediyor herkesin tüm olumsuzlukları sineye çektiğini düşünüyordu.

‘KARANLIĞIN SEBEBİ SURİYELİLER OLMASA GEREK’
“Sokaklarda bile rahatça yürüyemiyorum artık. Her yer Suriyeli. Kıyafetim çok açık olmamasına rağmen çıplak geziyor muşum gibi hissettirdiler bana.”
“Meral onlar Suriyeli miydi?” diye sordum. Bilmiyordu ama o an önemli de değildi onun için. Sonuna kadar dinledim. Doğru, sokaklarda bile yürüyemez olmuştuk. “Sana böyle sadece Suriyeliler mi hissettiriyor?” diye sorduğumda ise düşünmeden “hayır” yanıtını verdi. Meral anlattı yaşanan kadın cinayetlerini, karakoldan geri gönderilen kadınları, pandemide salınan failleri, şort giydiği için darp edilen gençleri, İstanbul Sözleşmesi'ni savunan kadınların polisler tarafından saçlarından sürüklenerek gözaltına alınmalarını, istismara uğrayan çocukların akıbetini ve daha çoğunu. Ardından “Bir ülkede iktidar, güvenliği sağlaması gereken memurlar, yargı kadını korumadığı gibi karanlığa istiyorsa sebebi Suriyeliler olmasa gerek” dedi.
‘ARKADAŞIM PROFİL RESMİNİ ÜMİTCAN UYGUN YAPMAK İSTEDİ’

Masada karşımda oturan ve daha sekizinci sınıfa giden kızı girdi sohbete. “Siz neler diyorsunuz? Ne mültecileri, ne sokaktaki insanları? Benim sınıfımda erkeklerin hepsi bıçak taşıyor. O bıçaklarla birbirlerine hava atıyor. Bir tanesi Whatsapp’ta profil resmini Ümitcan Uygun yapmak istedi. Ona benzemek için soyadını değiştirmek istiyor. Bunların hepsi okuldayken böyle rahat, yarın ne olacak? Sınıf arkadaşlarıma dahi güvenmiyorum. Bu yüzden bu ülkeden gitmek istiyorum. Mültecilere sıra gelene kadar neler var biliyor musunuz? O sokakta bizi rahatsız edenler yabancı diye değil, suç işledikleri için cezasını çekse böyle olur mu? Kadınlara şiddet uygulayanlara kolaylık sağlayanlar olmasa arkadaşlarım bu katile özenir mi?” diye ağlayarak kalktı. Sekizinci sınıf öğrencisi bu kız çocuğu masada açtığı parantezle taşları çoktan yerine oturtmuştu.

Meral, “Gelecek dediğimiz gençler bu haldeyken biz doğruyu yanlış yerde arıyoruz. İşte bu yüzden daha çok görüşmeliyiz. Sıkıştıkça daha çaresiz, güçsüz belki de hepimizin kolayca yargılayacağı insanlara cezayı kesiyoruz” diyerek kapattı parantezi. O parantezde bizim hayatımız gizli.

Fotoğraf: İnanç Yıldız/Evrensel

İlgili haberler
Bu yara hepimizin, ya kanatacağız ya iyileştireceğ...

Afganistanlı M. ve ağabeyine, M.’nin sınıf arkadaşlarının velilerinin uzattığı dayanışma elinin deği...

Mülteciler gidince şiddet azalır mı?

AKP’nin ürettiği yanlış politikaların sorumluluğu da sonucu da göçmenlere yıkılmamalı. Çözüm düşmanl...

Şoven saldırıların bugünkü görünümü: Florya sahili...

Florya sahilinde çok sayıda mültecinin gözaltına alındığı anlara tanıklık eden Sevda Karaca, izlenim...