Duyuruyorum; bu yazı nafaka üzerinedir!
Nafakayı sınırlamak, kadınları tamamen yoksulluğun kucağına bırakmaktan başka bir şey değildir. Nafakaya ilişkin yapmak isteneni kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Şimdi nereye şikayet ediyorsanız edin!

Buraya nafaka ile ne çok yazı yazdık. Ekmek ve Gül’ü takip edenler bilir, sitemiz nafaka tartışmasını tüm yönleri ile ele almaya çalışıyor. O yazılar yayınlanıp, sosyal medyada paylaşılınca ne oluyor biliyor musunuz? Bugün biraz bunları anlatayım diyorum.

Öncelikle duyuruyorum bu yazı nafaka üzerinedir. Zaten hiç kaçırmıyorlar ama nafaka düşmanı erkeklere söylemiş olayım, sakın ola atlamasınlar!!! Şöyle oluyor; özel olarak nafaka üzerine olmasına gerek yok, bir yazımızın içinde nafaka bir sözcük dahi geçtiğinde sosyal medyadan kendini çeşitli biçimlerde ifade eden “nafaka kaldırıcılardan” yorumlar gelmeye başlıyor. Bir kısmı bizi devlet ve hükümet düşmanı ilan ediyor. Emniyet Genel Müdürlüğüne, Cumhurbaşkanına şikayet ediyor. Bir kısmı hakaretlerle dolu oluyor. Bazıları çok kişisel, mesela benim ne kadar nafaka aldığımı merak eden yorumlar dahi var.

Mesele bu ülkede bir sorunun nasıl tartışılamayacağını da gösteriyor aslında bu yanıyla. Birileri nafaka kaldırılsın diyor ya da süreyle sınırlandırılsın, birileri ve asıl olarak bu sorunun en temel muhatapları milyonlarca kadın da diyor ki “olmaz, sıkıntılı sonuçlar doğurur, mevcut durumu geriye götürmek olur.”

BİZE SORMADAN YASA YAPILIRSA SUSACAK MIYIZ?
Aslına bakarsanız ne kadar basit değil mi? İki farklı görüş var, insanlar tartışsınlar, fikirlerini söylesinler. Sonra hukuki, bilimsel, sosyolojik, psikolojik her türlü bilimsel değerlendirmeler yapılsın. Mevcut durumu ilgili Bakanlıklar somut verileriyle ortaya koysun.

Konuşalım yani, fikirlerimizi söyleyelim. Neden Emniyet Genel Müdürlüğü’ne şikayet ediyorlar “nafaka kaldırılmasın” dediğimiz her yazıyı? Düşüncelerimi paylaşıyorum, ülkedeki milyonlarca kadın için çok olumsuz bir düzenleme yapılmasını eleştiriyorum. Bu çok doğal değil mi? Hiçbir şeye itiraz etmeyelim mi? Her şey birilerinin söylediği gibi mi olsun? Kapalı kapılar arkasında kadınların geleceğine ilişkin, kadınlara sorulmadan yasalar yapılsın ve biz susalım mı?

MEMLEKETİN PUSLU HAVASINDAN FAYDALANMAK
Çocukların kendilerine tecavüz edenlerle evlenmelerinin önünü açan, onlara af getirmek isteyen yasa da konuşuluyor bir yandan. Buna da karşı çıkmayalım, “bu ülkenin çocuklarını çocuk yaşta evlendirin arkadaş, tecavüz de yasal olsun, hepsi cezaevinden çıksın” mı diyelim bunu mu istiyorsunuz?

Elbette söylemeyeceğiz böyle şeyler, kadınların öldürüldüğü, çocukların tecavüze, istismara uğradığı ülkede yapılmak istenen her korkunç şeylere karşı çıkacağız.

Memleketin en puslu havasından faydalanmaya çalışmak böyle bir şey işte. Düşünce ve ifade özgürlüğünün en sınırlı olduğu zamanlarda, siyasi iktidarın uygulamalarına ilişkin en küçük bir itiraza bile müsamaha gösterilmek istenmediği bir ortamda nafaka tartışması tam da böyle yapılıyor işte.

KADINLAR ŞEYMA SUBAŞI’NIN ALDIĞI NAFAKAYI ALMIYOR
Hoş ortada bir tartışma da yok aslında. Yasa yapanlar kadınları dinlemiyor, dikkate bile almıyor. Duymuşsunuzdur ikinci yargı paketi hazırlanıyor ve paketin içine nafakaya ilişkin bir düzenlemenin de yer alması hedefleniyor. Kime sordu Bakanlık bu çalışmaları yaparken, kiminle konuştu? Nafaka mağduru babalar, boşanmış erkekler gibi gruplarla. Tek bir kadın örgütünün dahi görüşü alınmıyor. Barolar açıklama yapıyor, çalıştaylar, paneller düzenliyor. Ama Adalet Bakanlığı ve içinde aile de olan uzun isimli bakanlık bunlar yokmuş gibi davranıyor.

Mağdur olduğu iddia edilen bazı gruplar üzerinden yasa yapılır mı? Sadece kim oldukları, kaç kişiden oluştukları belirsiz gruplarla nafaka gibi hayati bir konuda sınırlandırma adımları atılabilir mi? Bakın bir kez daha söyleyelim; halen tek bir bilimsel veri paylaşılmış değil. Kaç erkek nasıl bir mağduriyet yaşıyor? Şu çok iddia edilen, bir günlük evlilik nedeniyle ömür boyu nafaka ödeyen kaç erkek var, ne kadar nafaka veriyorlar? Sözü edilen nafaka kadınlara ödenen yoksulluk nafakası mı, yoksa çocuklar için verilen iştirak nafakası mı?.. Bu soruların hiçbirine cevap verilmeden, bir veri sunulmadan tamamen manipülasyonla yasa yapılmak isteniyor. Peki neden aslında nafakanın çoğunlukla tahsil edilemediğinden hiç söz edilmiyor? Nafaka miktarlarının 200 TL ile 300 TL arasında olduğundan bahseden niye yok? Kadınlar Şeyma Şubaşı’nın aldığı nafakayı alıyor sanki!!!

NE YAPIYORSUNUZ!
Tam olarak bunu yapmaya çalışıyorlar şimdi. Bu ülkede kadınlar boşanmak istediği için, boşandığı için öldürülüyor sayın yetkililer. Kadına yönelik şiddet sayenizde ülkenin gerçeği oldu, sizler bile inkar edemiyorsunuz artık. Bütün bu tablo için ne yapıyorsunuz? Şiddete uğrayan kadınları korumak için nasıl bir çalışmanız var? Bu ülkenin her ilinde sığınak açılması için çaba harcıyor musunuz? Bu konuda yasal düzenlemeleri daha da geliştirmeyi neden gündeminize almıyorsunuz? “İstanbul Sözleşmesi tartışılmaz kardeşim, kadınların öldürüldüğü bir ülkede olur mu öyle şey” neden demiyorsunuz?

Bütün bunları yapmayan bakanlar ve her açıdan yetkili olanlar, şimdi memleketin en önemli sorunu buymuş gibi nafakayı kaldırmak için kolları sıvadı. Gerçekten aklın mantığın alacağı bir şey değil.

Nafakayı süreyle sınırlamak yani esasen kaldırmaya çalışmak, kadınları tamamen yoksulluğun kucağına bırakmaktan başka bir şey değil. Şiddetin, yoksulluğun, cinayetlerin pençesinden kadınları kurtarmak yerine bu düzenlemenin yapılmak istenmesi kadın düşmanlığından başka bir şey değil. O yüzden nafakaya ilişkin yapmak isteneni kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.

Şimdi gidin nereye şikayet ediyorsanız edin.


İlgili haberler
Nafaka ile ilgili bilmeniz gereken 5 gerçek!

‘Kadınlar nafaka ile yan gelip yatıyor’, ‘nafakayı ödeyemeyen koca böbreğini sattı’, ‘kadınlar nafak...

Kadın örgütleri: Kadınların nafaka hakkına dokunma...

Kadın örgütleri, yoksulluk nafakası hakkındaki haberlere ilişkin açıklama yaptı. Nafaka hakkının med...

Mesele 3-5 kuruş nafaka meselesi değil

Hangi kadın üç kuruş nafaka için mahkemelerde sürünmek, kendi ayakları üzerinde yaşamak dururken baş...

‘Şanslı azınlığın’ ödediği yüksek nafakalar toplum...

Sadece boşanmak bile kadını toplumsal olarak birkaç sınıf aşağı iterken, nafakanın elinden alınmak i...

Yargı paketinde ‘nafaka’ düzenlemesi!

‘Yoksulluk nafakasıyla ilgili tartışmaları sona erdirmeye yönelik düzenleme, ikinci pakette yer alac...

Nafaka hakkına göz diken devlet bu tabloyu normall...

5 kadın, 5 farklı hikaye ama ortak bir nihayet... Boşanmak istedikleri kocalarının baskı ve şiddetin...