İAÜ Kadın Araştırmaları Topluluğu olarak kadınlarla bir araya geldiğimizde yaşadığımız sorunları, uğradığımız sözlü ve fiziksel tacizleri paylaşıyor, çözüm arayışına giriyoruz.

Farklı fakültelerden genç kadınların benzer sorunları hepimizi derinden etkilemekle birlikte yan yana gelmenin önemini bir kez daha bize gösteriyor.

Bu sene yaşanan kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin belirli oranda arttığı, üniversitelerde fiziksel ve sözlü tacizlerin de öne çıktığı bir dönemin olması hepimizi derinden sarstı.Özellikle bizim okulda geçen dönem Mimarlık ve iletişim fakültesindeki öğretim görevlilerin fiziksel ve sözlü tacizin üstü kapatılmaya çalışıldı ve açıklama bile yapılmadı.

Okul tarafından gereken açıklamanın yapılması ve okulumuzda tacizi önleme komsyonunun kurulması kadınların en ısrarcı oldukları talepleri arasında bu dönem açısından.

Dersim Munzur Üniversitesinde okuyan kız kardeşimiz Gülistan Doku’dan 4 ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamaması, en temel hakkımız olan yaşam hakkımızın risk altında olduğunu gösteriyor. En temel haklarımızın gasp edildiği bu dönemde birlikte harekete geçmenin aciliyeti artıyor.

Geçen dönem okul tarafından açılmasına onay verilmeyen kulübümüze topluluk olarak devam ettik, yan yana gelmeye devam ettik kadınları bir arada olmaya davet ettik ve sonunda okul kulübümüzün açılmasına onay Verdi. Yüksek moralle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yaklaşırken, bu günü dünyanın dört bir yanındaki kadınların taleplerini ve mücadelelerini ortaklaştıracağı bir gün olarak tanımlıyoruz. Mücadelemiz ısrarımız, inadımız ve bir aradalığımızla kazandık bu kulübü. Yine bu mücadeleyle diğer taleplerimizi de kazanacağız.

Üniversiteli kadınlar olarak “Güvenli üniversite” talebimizi yenilemekle beraber, kadın arkadaşlarımızı bir araya gelerek tüm alanlarda hakları için birleşip mücadele etmeye davet ediyoruz.