Yan yana oldukça şiddete mahkum değiliz
Eskişehirli kadınlar 25 Kasım’a giderken planlarını yaptı ve uygulamaya başladı: ‘Ulaştığımız her kadının gücümüze güç katacağını ve hâlâ çok işimiz olduğunu biliyoruz.’

Eskişehir’de KESK, DİSK, TTB ve TMMOB üyesi kadınlar olarak; şiddetin her geçen gün daha da artan korkunç boyutlarıyla karşı karşıya kaldığımız bugünlerde, mücadeleyi bir adım daha ileri taşımak için kesintisiz bir çalışmanın içinde olmamız gerekliliğinin bilincindeydik. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü öncesi neler yapabileceğimizi tartıştık ve bir dizi çalışma koyduk önümüze.

Şiddetle mücadelenin belki de içinde bulunduğumuz koşullar nedeniyle en önemli kilometre taşlarından biri ne yazık ki kadın dayanışması. “Ne yazık ki” diyoruz çünkü işi kadını korumak, şiddeti önlemek olan mekanizmalar sağlıklı çalışmadığı için kadınların yine birbirlerinden ve dayanışmadan başka çareleri kalmıyor. Bu nedenle hem kadın dayanışmasının güçlenmesi hem de şiddete mahkûm olmadığımızı anlamak ve anlatabilmek için haklarımızı öğrenmemiz gerektiğini düşündük. Özellikle bir kısım medya organları ve siyasilerin hedef tahtasına oturttuğu 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair kanun ve ülkemizin de ilk imzacılarından olduğu İstanbul Sözleşmesi ile ilgili bir bilgilendirme çalışması yapmanın yakıcı bir gereklilik halini aldığını gördük. Kadınların mücadele azmi ve birikimleri sonucu elde ettikleri, tüm eksikliklerine rağmen kazanım olan bu yasalar neden saldırı altındaydı ve aslında kadınlara ne kazandırmışlardı gibi sorular vardı aklımızda.


HER KADIN GÜCÜMÜZE GÜÇ KATIYOR
Örgütlerimizdeki kadınları bir araya getirdiğimiz ve haklarımızı öğrendiğimiz bir söyleşi ile başladık işe. Bunu sadece bir başlangıç olarak gördük ve tüm emekçi mahallelerinde, sokaklarda, kadınlara ulaşabileceğimiz her yerde haklarımızı konuşmaya, öğrenmeye devam edebilmenin yeni yollarını aradık. Merkez ilçe belediyeleri ile görüşüp kadınların kurs ve atölye gibi etkinlikler için sık sık bir araya geldiği beldeevi, halk merkezi gibi alanlarda kadınlarla haklarımızı konuşmanın programlarını yapmaya başladık. Kâh bir köy derneğinde kâh kadınların bir araya geldiği bir ev oturmasında kısacası kadınlar nerede yan yanaysa orda olmaya ve yalnız olmadığımızı anlatmaya devam edeceğiz. Bizler her gün bir yenisini yaşadığımız kadın cinayetlerinden biliyoruz ki, bu yasalar bizi korumaya yetmiyor ama daha iyisini talep etmenin ve yasaların uygulanırlığını sağlamanın yolu da omuz omuza bir mücadeleden geçiyor.

Ulaştığımız her kadının gücümüze güç katacağını ve hâlâ çok işimiz olduğunu biliyoruz. Asla vazgeçmeden, mücadeleden yılmadan sesimizi yükseltmenin yollarını aramaya devam edeceğiz. Hiçbir kız kardeşimizin şiddete uğramadığı güne kadar susmayacağız ve yan yana duracağız.

İlgili haberler
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ HEDEFTE: ‘Kadınların yükselen...

Kadına yönelik şiddete karşı mücadele etkin bir uluslararası sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi, Cumh...

İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa: Kadınlar...

İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun, şiddetle mücadele için kadınların elindeki en önemli yasal...

Eskişehirli kadınlar: Yaşamak ve yaşatmak için ses...

Eskişehir'de kadınlar, 6 ay önce boşandığı Yalçın Özalpay'ın satırlı saldırısında ağır yaralanan ve...